Cenneti dünyada aramak derken, bizim iman ettiğimiz cennete inanmayan ve onun yerine kendilerine göre bu dünyada en iyi bir şekilde yaşamayı hedefleyerek cennetlerini bu dünyada arayan kişiler, toplumlar olagelmiştir.
Bir araştırmayla buna bol bol örnekler verebiliriz. Müslümanlar olarak biz; “Dünya kafirin cenneti, müminin zindanıdır” nebevi tespitiyle de meseleyi özetlemeye çalışırız.
Fakat ben bu konuya girmeyeceğim ve muhatap olarak onları almayacağım.
Ben müminlerin bu dünyada bile gerçekten cennet hayatını tadabileceklerinden söz edeceğim.
Malum, Rabbimiz Kitabında bizlere çokça cennetini anlatmakta, cennetten tasvirler ve sahneler sunmakta, (teşbihte hata olmaz) günümüz diliyle ifade edecek olursak cennetini sevdirmek ve hak etmeye teşvik için reklamını yapmaktadır.
Peki, en çok cennetin neyini bize sunmakta? Köşklerini, saraylarını, ırmaklarını, yiyeceklerini, içeceklerini tasvir etmekte.
Bütün bunları küçümsemiyoruz ama Rabbimiz bize cennetini tanıtırken en çok cennetteki insanları, varınca buluşup arkadaş olacağımız cennet insanlarını ön plana çıkartmaktadır.
Cennette peygamberler olacağını, sıddîkler olacağını, şehidler ve salihler olacağını ve bunların ne güzel arkadaş olduğunu müjdelemektedir
Cennet hayatını anlatırken sık sık tertemiz eşlerden söz etmektedir.
Ve bütün bunlara ilave olarak cennette asla yalan söz olmayacağını, boş söz, kötü söz olmayacağını, oraya giren müminlerin kin adına, buğz ve düşmanlık adına kalplerinde ne varsa çıkarılıp temizleneceği bildirilmektedir.
Kısacası cennet denilince adam gibi adamlar, en şerefli ve erdemli insanlar akla gelir.
Peki, cennete gidecek o insanlar bu dünyadan gitmiyorlar mı? Onları şimdiden burada bulmak, onlarla şimdiden birlikte olmak mümkün değil mi? Elbette mümkündür ve arayanlar bulurlar, bu bir tercih meselesidir. Herkes aradığı insanı bulur.
Cennet ehli kişileri teker teker bulabileceğimiz gibi, cenazeler, düğünler konferanslar ve benzer etkinlikler vesilesiyle de Rabbimiz bir araya getirmektedir.
Evet hiç abartmıyorum, cennet ehli kardeşlerimiz bunlar, bakınca bilirsiniz, tereddütsüz kabul edersiniz. Rabbim bizleri cennet ehlinden ayırmasın, cennette birlikte olmak için çırpındığımız kardeşlerimizle şimdiden beraber eylesin.
Ne güzel arkadaşlardır onlar. Onlardan ne bir kötü söz, ne bir günah söz, ne bir boş söz, ne bir yalan çıkar ağızlarından. Sadece sözlerin en güzeli, selam ve selamet çıkar.
Not: Annemizin vefatı dolayısıyla bizzat gelenlere, telefonla ve internet üzerinden taziyelerini bildiren bütün kardeşlere yürekten teşekkür ediyorum, Rabbimden sıhhat, afiyet, salih amellerle dolu uzun ömürler niyaz ediyorum.