Elbette isteyen istediği yere gider, hatta isteyen ikisine birden de gidebilir, bizi hiç ilgilendirmez.
Fakat dikkat ettiniz mi CHP'nin hangi zamanlarda Anıtkabir'e hangi zamanlarda camiye gittiğine?
Hatırlayacağınız gibi CHP bazı zamanlarda Anıtkabir'i kendisine yol edinir, bir o kadar da Anayasa Mahkemesine gider.
İşte biz bunun zamanlaması üzerinde durmak ve dikkatinize sunmak istiyoruz.
CHP ne zaman bu halkın dinine, inancına ve Müslümanca hayat tarzına karşı savaş vaziyeti alsa, kendine göre ne zaman laikliğe bir halel geliyor olsa onu ve bütün Kemalistleri Anıtkabir'de görürsünüz. Ne zaman dindarlar gasp edilmiş haklarından birine kavuşsalar, çeke geldikleri zulümlerden birine son verilecek olsa bir de bakmışsınız CHP Anıtkabir'de veya Anayasa Mahkemesinin kapısında.
Orada kendi itikatlarını tazelerler, biatlarını bir daha yenilerler. Anıtkabir'e ilaveten daha kesin bir sonuç almak için bir de Anayasa Mahkemesinin yolunda görürsünüz. Böylece aynı zamanda dindar kesimi tehdit etmiş olurlar.
Fakat ilginçtir ki ne zaman bu halktan rey isteme zamanı gelse hemen camilere koşarlar, türbelere dadanırlar.
Bir bakar mısınız şu Hacı Muharrem'in camiden camiye, türbeden türbeye koşuşturduğuna, aşk olsun ardından yetişene.
Fakat bütün bir millet biliyor ki CHP'nin asıl kimliği Kemalizmdir ve en kutsal mekanları da Anıtkabir'dir.
Durum böyle olunca CHP ve bilumum Kemalistlere sesleniyoruz; Şu seçim çalışmalarınızı da Anıtkabir'den başlatsanız ya. Hatta sadece başlatmak değil, seçim çalışmalarınızın merkezini Anıtkabir yapsanız ya.
Hatta seçimler için hazırladığınız seçim beyannamenizi, parti manifestonuzu baştan sona Kemalist ilkelerle doldursanız ya! Niçin bir defacık olsun adı geçmiyor?
Seçim meydanlarında niçin bir defacık olsun Kemalist ilkelerden bahsetmiyorsunuz?
Siz de biliyorsunuz ki bu halkın nezdinde söz konusu ilkelerin hiç bir değeri ve karşılığı yoktur.