Çınar: "Gömleğimizin Arkadan Yırtıldığı Ortaya Çıktı"

28 Şubat sürecinde cami imamı iken Kur'an dersi verdiği için zulme maruz kalan HÜDA PAR Hilvan Belediye Başkan Adayı Cemal Çınar, gelinen süreçte gömleklerinin Hz. Yusuf'un gömleği gibi arkadan yırtıldığının ortaya çıktığını söyledi.

ŞANLIURFA - Hür Dava Partisi’nin birçok belediye başkan adayının 28 Şubat sürecinde İslami faaliyetlerinden dolayı zulümlere maruz kalması dikkat çekiyor. 28 Şubat sürecinde iftira ve işkencelere maruz kalanların belediye başkan adayı olması akıllara Hz. Yusuf’un kıssasını getiriyor.

Şanlıurfa’nın Hilvan Belediye Başkan Adayı Cemal Çınar da, 28 Şubat sürecinde cami imamı iken Kur'an dersi verdiği için birçok zulme maruz kaldı.

Yaşadıklarını İlke Haber Ajansı’na anlatan Çınar, zamanında kendilerine çok kötü iftiraların atıldığını ama gelinen süreçte Hz.Yusuf’un gömleği gibi kendilerinin de gömleklerinin arkadan yırtıldığının ortaya çıktığını söyledi.

28 Şubatçıların hışmına uğramasının hayırlara vesile olduğunu belirten Çınar, ''İyi ki 28 Şubatçıların zulmüne maruz kalmışım. Yaptığım hizmetim bu insanların zihniyetiyle çeliştiği için, bu insanların zulmüne maruz kaldığım için Allah’a hamd ediyorum. Yıllarca mahkemelerde ve cezaevlerinde dolaştırıldım ama hepsinden beraat ettim. Karşı karıya kaldığım tek suçlama Kur'an-ı Kerim dersi vermek idi.'' diye konuştu.

28 Şubat postmodern darbesinin hemen ardından ilçe müftüsünün kendisini makamına çağırdığını belirten Çınar, ''İlçe Müftüsü Mart ayında beni çağırdı, ‘Batı Çalışma Grubundan geldiler benden bir kurban seçmemi istediler. Ben de senden daha yakışıklı bir kurban göremiyorum’ dedi. Bu sözler üzerine ben de zalimlerin, zorbacıların gözünde kurban edilmeye layık görülmüşüm bunun için Allah'a hamdolsun.” dediğini belirtti.

Çınar, imamlık yaptığı caminin avlusu dâhil her zaman dolu olduğunu ifade ederek halkın yaptığı hizmete büyük bir teveccüh gösterdiğini söyledi.

Kur'an dersi vermek dışında hiçbir suçunun olmadığının altını çizen Çınar, öncelikle başka bir yere tayininin çıkarıldığını hemen ardından ise tutuklandığını ama çıkarıldığı ilk mahkemede beraat ettiğini ifade etti.

Hiçbir suç işlemediği halde Diyanet tarafından görevine son verildiğini hatırlatan Çınar, “Daha ben yeni tutuklanmıştım. Bunun hemen ardından Diyanet benim görevime son verdi. Hem de itikadı bozuk diye. Bunu da ayrıca bir hakaret olarak kabul ediyorum. Acaba ben itikadımın bozulması için ne yaptım. Ve müracaat etmeme rağmen görevime bir daha geri dönemedim.'' diye konuştu.

O dönemde yaşadığı bazı mağduriyetleri dile getiren Çınar, “Bize elbise verilmeden namaz kılmak zorunda kalıyorduk. Ben o günü hiç unutmuyorum. Bize abdest bile aldırtmıyorlardı, abdestimizi duvarlarla veya bize verdikleri battaniyelerle almak zorunda kalıyorduk. Bize bu işkenceleri yapan birisini İstanbul’da gördüm. Ona dedim ki elini uzat bana beş vakit namazla beraber Kur'an okuma sözünü ver Allah mahşer gününde davacı olarak çağırdığında senden şikâyetçi olmayacağım. İşte böyle enteresan şeyler yaşadım.” ifadelerini kullandı.

Hz Yusuf'un hasedçi kardeşlerinin yırtık olmayan gömleği getirerek Yusuf’u kurtların parçaladığı yalanını söylediklerine dikkat çeken Çınar, zamanında kendilerine çok kötü iftiraların atıldığını ama gelinen süreçte Hz. Yusuf’un gömleği gibi kendilerinin de gömleklerinin arkadan yırtıldığının ortaya çıktığını söyledi.   (Osman Gülebak - İLKHA)

 

 

 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Siyaset Haberleri

HÜDA PAR’dan İslam âlimi Şeyh Said için soru önergesi
HÜDA PAR'dan TV dizilerindeki pervasızlığa tepki
HÜDA PAR: Kürt meselesinin araçsallaştırılmasına artık müsaade edilmemeli!
HÜDA PAR, siyonistlerle ticaretin devam ettiği iddialarına ilişkin Meclis'e soru önergesi verdi
CHP'nin bize karşı yapıp ettiklerine karşı onlara yapılana 'oh olsun' demeyiz!