Sol menşeli medyanın ‘skandal' ile başlayan haberlerine sıklıkla rastlamışsınızdır.
Her fırsatta ‘skandal' haberler yaparak gerçek yüzlerini ve murdar niyetlerini ortaya koymaktadırlar.
‘Skandal' haberlerinin çoğunda İslam'a ve Müslümanlara yönelik karalama, saldırı ve düşmanlık söz konusudur.
Bu düşmanlığı saklamaya gerek bile duymadan yaptıkları haberleri abonelerine servis ederek algı oluşturmak, dini ve dindarları toplum nezdinde küçük düşürmek istemektedirler.
Bu sinsi uygulamaları yeni değil, bir asırdır dine ve dindarlara karşı düşmanlıklar sergilemektedirler.
Geçmişlerine bakıldığında, şu an yaptıklarından çok daha fazla hakaret içeren haberler servis ettikleri görülecektir.
Hatta bir zamanlar mütemadiyen İslam'ı ve Müslümanları aşağılayan karikatürler çizip yayınlamaktaydılar. Bu sanatı da düşünce özgürlüğü adı altında icra ettiklerini ifade etmekteydiler.
Anlayacağınız; geçmişte ne yapıyorduysalar, bugün de aynısını yapmaktadırlar.
‘Hayırdır, ne oldu; yine hangi düşmanlığı yaptılar da bunları söylüyorsunuz' diye sorduğunuzu duyar gibiyim.
Daha fazla bekletmeden dün okuduğum haberin detayını hemen açıklayayım:
Dini ve dindarları karalamayı ilke edinmiş sol menşeli bir gazetenin haberine göre;
Skandal görüntüler varmış. Gerici bir İslamî kuruluşta dört yaşındaki çocuklara gerici söylemlerin yer aldığı ‘İslam Yemini' ettiriliyormuş. Yemin tekrar ettirilerek çocuklara ezberlettiriliyormuş ve bu uygulama İslamcı militan yetiştirmeye uygun bir eğitimmiş.
Peki, neymiş çocuklara okutulan sözler acaba?
(Sözde) Gerici söylemlerin yer aldığı yemin şöyle: (aslında yemin değil, yemin olduğunu da gazete uydurmuş)
“Aleyküm selam, bu ne güzel kelam. Yaşasın İslam, elimizde Kur'an, kalbimizde iman, bir Allah'a inanan Müslüman'ız Müslüman. Ayrılmayız bu yoldan, hep doğruyu arayan. Kitaba sünnete sarılan, emirlerini yapan, yasaklardan kaçınan Müslüman'ız Müslüman.”
Evet, çocuklara okutulan sözler bunlar. Sözlerde, ne gerici bir söylem var ne de yanlış bir ibare. Ehl-i iman bütün herkesin de altına imza atacağı hakikatler.
Sorun çocuklara okutulan bu sözlerde değil, zihinleri kararmış ve ön yargılarından kurtulamamış kimselerde.
Bu kimseler, ellerindeki imkânları kullanarak yıllardır İslam'ı karalamak ve Müslümanları baskı altına almak istemektedirler.
Savaşları; Müslümanlar ile, İslam terbiyesiyle yetişen nesil ile… Yani savaşları bizlere karşı…
O halde, bizlere karşı savaş veren ve gözlerini İslamî terbiyeyle yetişen çocuklarımıza diken kesimlere şunu diyebilmeliyiz:
“Tarihe bir bakın; İslam'a ve Müslümanlara karşı düşmanlık yapan toplulukların sonlarından ibret alın, dersler çıkarın! Dini ve dindarları karalamak hiç kimseye fayda sağlamamıştır, size de sağlamayacaktır.
Yaşam tarzınıza müdahale edildiğinde kıyametleri koparıyorsunuz, sesinizi yükseltiyorsunuz. ‘İstediğimiz gibi yaşarız, kimse yaşantımıza müdahale edemez' diyebiliyorsunuz.
Öte taraftan, Rabbimizin emri gereği İslamî eğitimle yetiştirdiğimiz çocuklarımızı hedef göstermekten ve karalamaktan geri kalmıyorsunuz!
‘Elinde Kur'an, kalbinde iman, bir Allah'a inanan ve yaşasın İslam' diyen Müslümanlar olarak çocuklarımızı istediğimiz şekilde yani İslamî bir terbiyeyle yetiştirmeye devam edeceğiz. Bundan size ne!
Çocuklarımızı nasıl yetiştireceğimiz konusunda esas alacağımız kaideler ve besleneceğimiz kaynaklar bellidir. Toplumun ihyası ve neslimizin dini değerlerden bihaber kalmaması için mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğimizden ve oluşturmak istediğiniz mülevves algıları kırmaya devam edeceğimizden şüpheniz olmasın.