Şehirlerin merkezindeki büyük camilerin etrafında genellikle hac ve umre malzemesi satıcılarının bulunduğunu hepimiz biliyoruz. Onlardan birisine selam verdim, hal hatır ve genel durumlarını sordum. Çoktandır boş oturduklarını, ne yapacaklarını bilemediklerini söyledi, birisi de “yanlış bir yatırım yapmışız” dedi.
Elbette şu salgın nedeniyle işleri azalan, tamamen duran ve kapanan çok kesimler var. Çarşılarda boşalan ve üzerinde satılık veya kiralık yazan iş yerlerinin sayısı hiç bu kadar çoğalmamıştı.
Bazen söz konusu boş yerlerin önlerinden geçerken “acaba burada ne iş yapılabilir?” diye ister istemez insanın aklından geçiyor.
İşte bu noktadan itibaren Covid’i hesaba katarak düşünmemiz gerektiğini hatırlıyoruz. Mesele varıp yanlış bir yatırım yapıp yapmamaya dayanıyor. İyice düşündüğümüzde Covid bize nelere yatırım yapmamız gerektiğini de öğretiyor.
Aynı zamanda bir tüketici olarak da böylesi zamanlarda neleri terk edeceğimizi, nelerden vaz geçebileceğimizi, daha çok nelere ihtiyacımızın olduğunu da öğreniyoruz.
Yine dikkatinizi çekmiştir, Covid evlere yapılacak yatırımları da etkilemiş durumda, insanlar şimdi köylerine, bahçelerine, bağ evlerine yönelmiş durumdalar.
Ben meseleyi sadece dükkan ve ev bazında dile getirdim, artık siz bu yatırımları büyük fabrikalar ve üretim merkezleri olarak genişçe düşünün.
Önceki gün temas ettiğimiz İsa Aleyhisselam’ın buyurduğu “Hazineniz neredeyse yüreğiniz oradadır” gerçeğine bir daha dönmek istiyorum.
Çünkü bu Covid bize ölümü de gösterdi, ölümü hemen yakınımıza getirdi, ölümün sıcak nefesini ensemizde hissettirdi, artık bundan sonraki hesaplarımızın içinde ölüm de var. Dünyevi bir meselemizi masaya yatırdığımızda; “Peki bu arada ölebilirim de. O zaman bu meseleyi nasıl düşünmeliyim?” şıkkını da masada bulundurmamız gerekiyor, bakalım bu durumda işin ucu nerelere varıyor.
O andan itibaren ahiret için yapmamız gerekenler devreye giriyor, öncelik kazanmış oluyor.
Fakat burada bile seçici davranmak zorundayız. Nasıl ki Covidli bir dünyada yatırım yaparken seçici olmayı, çabucak kâra dönüşecek şeyleri tercih ediyorsak uhrevi hayatımız için de vardığımızda hemen karşımızda bulabileceğimiz yatırımlara ağırlık vermemiz gerektiğini anlıyoruz.
Her yıl başında tavsiyelerimizden birisi en azından geçen bir yılın muhasebesinin yapılması olurdu. Ama Covid daha değişik, daha büyük ve somut hesaplar çıkardı önümüze. Bu anlamda Covid bir nimet olarak da görülmeli değil mi?