Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Beyoğlu’nda Atlas 1948 İstanbul Sinema Müzesi’nin açılış programına katıldı.
Programda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beyoğlu Kültür Yolu Projesi’nin en önemli eserlerinden biri olan Atlas 1948 İstanbul Sinema Müzesi’nin hayırlı olmasını diledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin turizm sektöründe dünyanın lideri olmaya giden bir ülke olduğunu vurguladı.
“Atlas sinemamız aynı zamanda yaşayan bir müze olacak”
Atlas Sineması’nın Yeşilçam’da çekilen filmlerle bir devrin sembolü ve herkesin gönlünde taht kuran ustalarla özdeşleşmiş bir mekân olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Atlas Sineması’nın Sultan Abdülaziz döneminde 1870’lerde inşa edilen tarihi binasıyla da İstanbul’un en güzel mimarı eserlerinden biri olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1948 yılından beri İstanbullulara hizmet veren Atlas Sineması’nı sahnesinden koltuğuna, ses sisteminden fuayesine kadar aslına uygun şekilde yenilediklerini kaydetti.
Artık Atlas Sineması’nda gala ve prömiyer gösterimleri dahil sinema sanatının en nadide eserlerinin seyircisiyle buluşacağı müjdesini veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Tarihi geçmişi ve modern alt yapısıyla Atlas Sinemamız aynı zamanda yaşayan bir müze de olacak. Türk sinema tarihinin tüm bilgilerini içeren dijital hafıza havuzu da yine bu eserin bünyesinde yer alıyor. Elbette ülkemiz sinemasının kazandığı tüm önemli ulusal ve uluslararası ödüller de burada sergilenecek. Beyoğlu Kültür Yolu Projemizin önemli duraklarından biri olan Atlas 1948 İstanbul Sinema Müzesi’nin şehrimize ve ülkemize kazandırılmasında emeği geçen herkesi tebrik ediyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kültür ve sanat alanında sahip olunan köklü birikimi tüm insanlığın hizmetine sunmanın en başta gelen görevlerinden biri olduğunu dile getirerek, “Bu bakımdan dünyada yıldızı giderek parlayan bir ülke olduğumuzun en önemli göstergesi misafir ettiğimiz özellikle yabancı turist sayının 52 milyonu bulmuş olmasıdır.” açıklamasında bulundu.
“Ülkemize yönelik rezervasyonlarda adeta patlama yaşanıyor”
Salgın nedeniyle turist sayısında yaşanan düşüşün normalleşmeyle daha yüksek sayılara ulaşacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Nitekim seyahat kısıtlamalarını kaldıran veya hafifleten her yerde ülkemize yönelik rezervasyonlarda adeta patlama yaşanıyor. İnşallah hep birlikte yeniden sağlıklı ve bereketli günlere kavuşacağımız vakitler yakındır.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İstanbul hep olduğu gibi bugün de en büyük turizm, kültür ve sanat değerimizdir. Bir İstanbullu olarak bu güzel şehri hâlâ hakkıyla değerlendiremediğimize inanıyorum. Tarihi ve tabi güzellikleri, insani zenginlikleri, kültür ve sanat iklimi bakımından İstanbul ile kıyas dahi edilemeyecek yerler çok yüksek rakamlarda turist çekiyor. Bu tabloya baktığımızda İstanbul’un tek başına 50 milyonluk, hatta 100 milyonluk bir turist ağırlama potansiyelini barındırdığını söyleyebiliriz. Hiç şüphesiz bunun için hem İstanbul’da hem de ülkemizin her köşesinde tarih, kültür, sanat, tabii güzellik ve insan hazinesi potansiyelimizi hareket geçirmemiz gerekiyor.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 18 yılda Türkiye’nin turizm potansiyelini ortaya çıkarmak için önemli yatırımlar yaptıklarına işaret ederek, “Kültür, sanat faaliyetlerinin gerçekleştirildiği mekân sayımızı, bu ifade çok önemli, 858’den 4 bin 139’a çıkarırken etkinlik sayımızı 34 binden 110 bine yaklaştırdık. Bu etkinliklere katılan izleyici sayısı da 114 milyonu buldu.” bilgisini paylaştı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tiyatro, sinema, kültür merkezi, müze, ören yerleri, sanat merkezleri, opera salonları ve tarihi yapılar gibi nice kültür varlığının vatandaşların ve tüm insanlığın hizmetinde olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beyoğlu Kültür Yolu’nun Atlas 1948 Sineması’nın yanı sıra Galataport, Galata Kulesi, Galata Mevlevihanesi, Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi, Narmanlı Han, Mehmet Akif Ersoy Müze Evi, Serkildoryan Binası, Taksim Camii ve Atatürk Kültür Merkezini de içeren dev bir proje olduğunu anlattı.
Erdoğan, “Taksim Camii’nin ibadet yanında kütüphanesi, geleneksel sanatlar atölyeleri, sergileriyle de bir kültür ve sanat merkezi olarak da faaliyet göstereceğini dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Tabi Serkildoryan Binası ve bünyesindeki Emek Sineması 1983 yılında çıkan bir yangında adeta mahvolmuştu. Biz bu güzel eseri restore ettik ve 2016 yılında yeniden İstanbul’umuza kazandırdık. Bugün Emek Sineması şehrimizin kültür sanat faaliyetlerinin en önemli adreslerinden biridir. İstiklal Marşımızın şairi Mehmet Akif Ersoy’un hayatının son günlerini yaşadığı Mısır Apartmanındaki evini müzeye dönüştürüyoruz. Projesi hazır, inşallah bu müzeyi de 12 Mart’ta yani İstiklal Marşımızın kabulünün 100’üncü yılında hizmete açıyoruz. Narmanlı Han İstiklal Tünelinin girişinde 1831 yılından beri nice ünlü ismi ağırlamış bölgemizin sembol imkânları arasındadır. Burası da özel sektör girişimiyle restore edilerek yeniden hayat buldu. Geçtiğimiz Haziran ayında kapılarını tekrar açan Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi bünyesindeki tiyatro salonları ve aynı amaca hizmet eden birimleriyle İstanbul’un sanat damarlarından biridir. Aynı şeklide merkezin sinema salonları sektörün her kesiminden insana destek olan etkinlikleriyle müzik salonları da konserleriyle İstanbul’a nefes vermeyi sürdürüyor. Galata Mevlevihanesi 1491 yılından beri tasavvuf dünyamıza ışık tutan, bunun yanında kültür ve edebiyat alanında pek çok önemli isme ev sahipliği yapan bir ibadethanedir.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul siluetinin ayrılmaz bir parçası Galata Kulesinin de restore edilerek yeniden şehre kazandırılan eserler arasında yer aldığını açıkladı.
“Galataport dünya çapında bir projedir”
Galataport projesinin de çok önemli bir proje olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tamamlandığında İstanbul’un hem kültür, sanat hayatına hem turizmine çok büyük katkılar sunacak bir atılımdır. Dev turizm gemilerinin yanaşacağı bir yer haline gelecek. Sadece turizm sektörüne 5 milyar dolarlık ilave katkı sağlaması beklenen Galataport, 25 milyon ziyaretçi, 7 milyon turist ve 1,5 milyon gemi yolcusu potansiyeliyle gerçekten dünya çapında bir projedir.” değerlendirmesinde bulundu.
Dünyanın tüm önemli markalarının Galataport’ta yer almak için şimdiden arayış içinde olduğunu anlatan Erdoğan, proje içindeki tarihi Tophane Saat Kulesi’nin de yıl boyunca pek çok ulusal ve uluslararası etkinliğe ev sahipliği yapacağını bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tabi bunları bu kadar böyle iştahlı anlatırken bir derdim var; bu mekân benim doğup büyüdüğüm bir mekân ve buranın dili olsa da bize anlatsa veya biz ona anlatsak, böyle bir durumumuz var. Bir Beyoğlu çocuğu olarak burada doğdum, burada büyüdüm, burada yetiştim ve dolayısıyla da heyecan biraz da buradan geliyor.” ifadelerini kullandı.
Nisan ayından itibaren Galataport’un faaliyete geçmesini beklediğini belirten Erdoğan, salgın şartlarına rağmen sadece bu yıl 350 bin yolcu taşıyan 200 kurvaziyer gemisinin Galataport’a demirlemek için rezervasyon yaptırdığını söyledi.
“İstanbul ve Türkiye için belirlediğimiz tüm hedeflere ulaşacağız”
Beyoğlu Kültür Yolu’nun, Galataport’un tarii yarımadaya çekeceği ilave ilgiyi bölgenin diğer güzellikleriyle buluşturma amacıyla geliştirildiğini sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah şehrimizin hâlâ geliştirilmeyi bekleyen nice güzelliklerini de yeni projelerle hizmete alarak İstanbul ve Türkiye için belirlediğimiz tüm hedeflere ulaşacağız.” diye konuştu.
Türkiye’nin turizm sektöründe dünyanın lideri olmaya giden bir ülke durumunda olduğuna vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tarihi ve kültürel zenginliklerimizi ne kadar iyi korur ve geliştirirsek, millet olarak o kadar çok kazanırız. Aynı zamanda bu bizim hem medeniyet birikimimize hem coğrafi mirasımıza sahip çıkma sorumluluğumuzun da gereğidir.” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kültür meselesini önceliklerinin en başına alarak maddi altyapı atılımlarını güçlü bir içerikle de tahkim edeceklerini belirtti.