Cumhurbaşkanı Erdoğan: Trump yönetimi kur hareketleriyle ülkemizi hedef alıyor

​Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trump yönetimine işaretle, "Ülkemiz için iki kat artırılan demir-çelik vergileri, yaptırımlar, soruşturmalar ve tabii ki kur hareketleri, mevcut yönetimin ülkemizi hedef alan adımlarından bazılarıdır." dedi.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu görüşmeleri için bulunduğu New York’ta temaslarını sürdüren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-ABD İş Konseyi (TAİK) ve Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi tarafından düzenlenen Türkiye Yatırım Konferansı’na katıldı. Gotham Hall’da gerçekleşen konferansta Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının başında, Türk-Amerikan İş Konseyi’nin Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi’yle birlikte düzenlediği toplantının, Türkiye ve Amerika arasındaki ekonomik ilişkilerin geliştirmesine katkı sağlaması temennisini dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerinin devamında, İran, Suriye, Kuzey Kore, Orta Doğu gibi siyasi krizlerin, ticaret savaşlarının, Brexit müzakerelerindeki aksaklıklar tarzı pek çok gelişmenin aynı anda yaşandığı, küresel düzenin parametrelerinin sarsılmasına neden olan bir süreçten geçildiğine işaret etti.

Firmaların, gerek mevcut ticari faaliyetlerinde, gerek yatırımlarında gerekse gelecek tahminlerinde ciddi belirsizliklerle karşılaştığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, böyle bir dönemde yapılan toplantının; tarafların birbirini daha iyi anlamasına ve Türkiye ekonomisi hakkında daha doğru bir resmin çizilmesine vesile olacağına inandığını kaydetti.

"ABD yönetimindeki kimi çevrelerin olumsuz tavrı müttefikleriyle ilişkilerde erozyona yol açıyor"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Son birkaç yıldır FETÖ, Suriye, terörle mücadele, Kudüs, yaptırımlar ve ekonomi alanında mevcut yönetim ile yaşadığımız fikir ayrılıklarının Türk-Amerikan ilişkilerini test ettiği bir gerçektir. Kimi hususlarda belli bir anlayış birliğine varsak da bilhassa FETÖ ve PYD-YPG terör örgütüyle ilişkiler bağlamında, ilişkilerimizde kapatmamız gereken ciddi bir mesafe bulunuyor. Mevcut yönetimdeki kimi çevreler, görüş ayrılıklarımızı tehdit, baskı ve şantaj diliyle çözebileceklerini zannediyor. Ancak bu olumsuz tavır, hem müttefiklerle ilişkilerde hem de Amerika’nın dünyadaki konumunda ciddi bir erozyonu yol açıyor."

ABD ile Türkiye arasındaki ticaret hacmi ve yatırım oranlarına ilişkin istatistikleri aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ülke arasındaki ticaret dengesinin Amerika’nın lehine, Türkiye’nin aleyhine olduğunu dikkat çekerek, bu tabloya rağmen, Amerikan yönetiminin Türkiye menşeli bazı ürünlerine karşı korumacı adımlar attığını ve ek gümrük vergileri getirdiğini ifade etti.

"Kur hareketleri, mevcut yönetimin ülkemizi hedef alan adımlarından bazılarıdır"

Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Trump Yönetimi’nin, genel olarak siyasi hedeflerine ticari konuları araç olarak kullanarak ulaşmak istemesi, ekonomik iş birliğimizin ilerlemesinin önündeki engellerden birisidir. Ülkemiz için iki kat artırılan demir-çelik vergileri, yaptırımlar, soruşturmalar ve tabii ki kur hareketleri, mevcut yönetimin ülkemizi hedef alan adımlarından bazılarıdır. Tüm bunlara rağmen, Amerika ile olan siyasi ve ticari ilişkilerimizin geleceğine umutla bakıyoruz."

Türkiye olarak serbest ticaretten yana bir dış ticaret politikası benimsediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, uluslararası mal ticaretinin 18 trilyon dolara ulaştığı dünyada korumacı politikalarla hiçbir yere varılamayacağını söyledi. Ticaret savaşlarının kazananının olmadığını da kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Özellikle de dünyanın en büyük üç ekonomisi olan ABD, Avrupa Birliği ve Çin arasındaki ticaret savaşı, sadece bu ekonomilerle sınırlı kalmayacak, herkesi etkileyecektir. Nitekim bunun menfi yansımaları, Afrika ve gelişmekte olan ülkeler başta olmak üzere birçok bölgede hissedilmeye başlanmıştır." dedi.

"Ticari meselelerimizi diyalog ve kazan-kazan anlayışı ile çözmeye çalışıyoruz"

Türkiye’nin ticaret açığı veren bir ülke olmasına rağmen, hiçbir zaman uluslararası ticaret rejimini hiçe sayarak, tek taraflı kararlar alıp, korumacılığa başvurmadığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Açığımızı yeni pazarlar bularak, ekonomimizin etkinliğini ve verimliliğini artırarak çözmenin çabası içinde olduk. Ticari meselelerimizi tehdit diline itibar etmeden, diyalog ve kazan-kazan anlayışı ile çözmeye çalışıyoruz.  Ortada bir haksızlık varsa, bunun Dünya Ticaret Örgütü kuralları çerçevesinde çözülmesi esas olmalıdır." ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: "Bu anlayışla biz de ülkemize karşı uygulanan kısıtlamalara karşı haklarımızı Dünya Ticaret Örgütü nezdinde arıyoruz. Türkiye menşeli muhtelif çelik ve alüminyum ürünlerine karşı başlatılan ilave gümrük vergileri sebebiyle Dünya Ticaret Örgütü’ne başvurduk. Haksız rekabetin önlenmesi için başlattığımız hukuki süreçte ilk ara karar ülkemiz lehine çıktı ve tezlerimizin hemen hepsi kabul edildi. Bundan sonra benzer ihlaller olması durumunda, ülke olarak çıkarlarımızı sonuna kadar savunacak, ilgili uluslararası kuruluşlar nezdinde hakkımızı aramaya devam edeceğiz."

"Yatırımcıların güvenle yatırım yapmaları için gerekli düzenlemeleri yapmayı sürdüreceğiz"

Türkiye’nin yatırım potansiyeline inanan ve geleceğine güvenen, Türkiye’deki yatırım fırsatlarından istifade etmek isteyen herkese kapıları sonuna kadar açtıklarını ve açacaklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye, serbest piyasa ekonomisinin kurallarından taviz vermeden, yatırım ortamını güçlendirmeye devam edecektir. Ülkemizin daha fazla doğrudan yatırım çekmesi için, uluslararası yatırımcıların ülkemizde güvenle ve daha çok yatırım yapmaları için gerekli yasal düzenlemeleri yapmayı sürdüreceğiz." ifadesini kullandı. 

Türkiye’nin, OECD ülkeleri arasında yatırımların önündeki engelleri kaldırma performansı açısından en fazla ilerleme kaydeden ülke olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yatırımcı dostu bu reformlar sayesinde 16 yıllık dönemde her yıl ortalama yüzde 5,7 oranında reel büyüme oranına ulaştık. 2017 yılında yüzde 7,4 büyüme oranıyla G-20 ülkeleri arasında en hızlı büyüyen ekonomi olduk. 2018’in birinci ve ikinci çeyreğinde de yüzde 7,3 ve yüzde 5,2 oranında büyüyerek, dünyanın en hızlı büyüyen ekonomileri arasında yerimizi aldık. Son 16 yılda sağlamış olduğumuz istikrarı gören yatırımcılar, ülkemize 200 milyar dolar doğrudan yatırım yaptılar." dedi.

İLKHA

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Abd Haberleri

Trump 2. kez ABD başkanı seçildi
Katilin ABD'deki konuşmasına tepki
Joe Biden adaylıktan çekildi
Trump’a suikast girişimi: Kulağından yaralandı
Filistin'e destek veren öğrenciler, ABD'li hakim(!)leri rahatsız etti