Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ayasofya-i Kebîr Cami-i Şerîfi'nde kıldığı Cuma namazı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Yaptıkların görüşmeler neticesinde 3 milyon Coronavirus aşısının Türkiye'ye geldiğini hatırlatan Erdoğan, bu serinin devam edeceğini söyledi.
"Hedefimiz Çin'den 50 milyon aşı"
Erdoğan, "Hedefimiz Çin'den 50 milyon aşı. Almanya'dan bir o kadar daha aşı gelme söz konusu var. Aşılarla ilgili vatandaşlarımızın bir takvim çerçevesi içinde aşıya karşı olan tutarlılığı inşallah bir temenni olarak bunu söylüyorum, bu vaka sayılarını daha da düşürecek. Çalışmalarımız devam etmektedir." dedi.
Almanya ile yaptıkları görüşmede ortak aşı üretiminin söz konusu olduğunu aktaran Erdoğan, "TÜBİTAK çalışmasını sürdürüyor. Buradan da olumlu gelişmeler var. Rusya ile yaptığımız çalışmalar var. Ayrıca Türkiye'nin kendi bünyesinde yaptığı çalışmalar var." ifadelerini kullandı.
"Yasakları zevkimiz, keyfimiz için istemiyoruz"
Erdoğan, "Atacağımız adımlar, aldığımız şu tedbirlerle... Bugün de bu tedbirleri yaşıyoruz. Sokağa çıkma tedbirlerimiz var. Yarın Pazar, bu devam ediyor. Her akşam 21.00'den itibaren bu yasak pazartesi 05.00'e kadar devam ediyor. Tüm ülkede vatandaşlarımızın bir tutarlılığı var. Fakat bar, pavyon, balo şu bu vs... Dün boğazda bir yatta bu tür şeyler oldu. Bunlar bizi ciddi manada üzüyor, rahatsız ediyor. Affedersiniz bu yasakları zevkimiz, keyfimiz için istemiyoruz. Bilim Kurulu tespitleriyle bu adımları atıyoruz." diye konuştu.
TÜBİTAK'ın Alman ilaç firması BionTech ile görüştüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Takvim belli olacak, adımlar atılacak. Diğer konuda ise Sağlık Bakanımız açıklamalar yapıyor. 14 gün 14 gün şeklinde filan daha çok bu süreç devam ediyor. Bu süreç bazen yerine göre de değişiklik arz edebiliyor. 7 gün de olabiliyor ama doktorlarımızın tavsiyesi 14 gündür. Başka ilaçlar da tavsiye ediliyor. Bu ilaçlarla süreçler daha da hızlanacaktır." Diye belirtti.
"CHP zihniyetinin faşizan anlayışının bugüne yansımasıdır"
Erdoğan, bir gazetecinin CHP'li Fikri Sağlar'ın, "Türbanlı hakim karşısına gittiğimde adaleti savunacağı konusunda kuşkum var. Bazıları militanca ve ideolojik takıyor." sözlerine işaret etmesi üzerine şunları söyledi:
Bunu aslında bu zatın kendisine sormak lazım. Bu zat artık bu çağda yaşamıyor. Çok gerilerde kaldı. CHP zihniyetinin faşizan anlayışının bugüne yansımasıdır. Bu faşist anlayış hâlâ yaşamını sürüdürüyor. Başörtülü kızlarımız yıllarca üniversitelerin kapılarından çevrildi. Tarlada çiftçi olursan başörtü meşrudur, üniversitede olursan başörtüsü yasaktır! Böyle bir mantık vardı. İnsanın giyimine göre değerlendirmeye kalkacak olursak bunu fikir özgürlüğü olarak anlatmak mümkün değildir. Bunlara sorduğunda, normalde inanç özgürlüğünden fikir özgürlüğünden bahsediyorlar. Bırakın artık bu işleri yahu. 50'li, 40'lı yıllardaki CHP'nin olduğu, insanların yaşamlarına müdahale etmeye devam ettiklerini görmek istemiyoruz.
Bay Kemal yanına iki tane başörtülü alıp da bununla milleti aldatma sürecini de bıraksın. Milleti aldatamazsınız. Geçti o günler. Yanına 2 değil 20 tane başörtülü koysan da senin ne olduğunu biliyorlar. Burada da hakim, savcı, polis bu ülkenin her kurumunda bunları görecekler. Şartlar bellidir. Şartların içinde 'Başörtülü olan, hakim-savcı olamaz, polis olamaz.' böyle bir şey var mı? Daha bunlar çok şeyler görecekler. Oy almak için bazı yerlerde başörtülü, bazılarını vitrin mankeni gibi koymak kimseyi artık aldatmıyor. Geçti o günler. Parlamento'da nice başörtülü bayanlarımız var. Bay Fikri görmüyor musun bunları? Daha çok mesafeler alacağız ama sen çağın dışında kaldın. Bay Kemal bir şey söyleyemiyor.
"Bunların sorunları var. Taciz, tecavüz, hırsızlık var"
Pınar Gültekin'in babasının iddialarının da hatırlatılması üzerine Erdoğan, "Sayın Kemal neden bunu cevapsız bıraktı? Onu biraz sıkıştıracaksınız. Onun adına ben cevaplamayayım. Bunu anlamanız lazım. Bunların sorunları var. Taciz, tecavüz, hırsızlık var. Artık CHP'nin nereden nereye geldiği çok açık net ortada. En güzel dersi 2023'te sandıkta benim milletim bunlara verecektir diye düşünüyorum." ifadelerine yer verdi.
"Kimse lüzumsuz yere Sözcü gazetesine para verip almasın"
Erdoğan, Sözcü gazetesinin manşetinde Ayosofya'nın cami olarak ibadete açılmasını "felaket" olarak gösterilmesine ilişkin bir soruya, "Ben Sözcü gazetesini okumuyorum. Kimse de lüzumsuz yere buna para verip almasın. Ayasofya 2020'nin adeta taçlı yıldızıdır." yanıtını verdi.