ABD desteğiyle bir grup askerin 15 Temmuz’daki darbe girişimi sırasında İstanbul Saraçhane Parkı’nda paralel yapının darbe teşebbüsüne direnirken darbeci askerler tarafından uzun namlulu silahlarla her iki bacağından vurularak yaralanan üniversite öğrencisi İsmet Doğan, tedavisinin tamamlanmasının ardından memleketi Gaziantep’e getirildi.
15 Temmuz gecesi Saraçhane Parkı’nda darbe teşebbüsüne direnirken darbeci askerler tarafından vurulan Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Beden Eğitimi Bölümü’nden mezun ve milli tekvandocu olan İsmet Doğan, yaralanması sonucu spor hayatına devam edemeyeceği öğrenildi.
Darbe girişimi esnasında arkadaşlarıyla Saraçhane Parkı’na giden Doğan, darbeci askerlerin açtığı ateş sonucu iki bacağından yaralanarak hastaneye kaldırılmıştı. Tedavisinin ardından memleketi Gaziantep’e getirildi. Gaziantep Hava Limanı’nda görkemli bir şekilde karşılanırken, ailesi tarafından da kurban kesildi.
Doğan'ı, Nizip Belediye Başkanı Hacı Fevzi Akdoğan, Anadolu Platformu Başkanı Turgay Aldemir ile kalabalık bir heyet karşıladı. Tekbirlerle karşılanan Doğan, daha sonra konvoy eşliğinde Nizip’teki evine uğurlandı.
“Benim tek üzüntüm şehit olamayışımdır”
İlçe girişinde kendisini karşılayanlara teşekkür eden Doğan, o gece şehit olamadığı için üzüldüğünü belirterek şunları söyledi:
“Arkadaşlarımla birlikte önce abdest aldık ve namazımızı kıldıktan sonra dışarıya çıkarak Vatan Caddesi üzerindeki diğer gruplarla birleştik. Emniyet Müdürlüğü’ne gidecektik, ancak belediyenin kuşatıldığını öğrenince doğrudan Büyükşehir Belediyesi’ne geçtik. Belediye önünde barikat kuran askerler bizi gördüklerinde korktu. Ancak yine de üzerimize doğru rütbeli olduklarını öğrendiğimiz bazı askerler tarafından ateş açıldı. Ben o sırada iki ayağımdan vuruldum. Bizim darbecilere karşı dik durmamız, onları püskürtmemiz, inşallah bu ülkenin onlardan temizlenmesine vesile olur. Biz o gün şunu anladık, bu ülke bedel ödenilmeden kazanılmadı. Bu ülkeyi korumak için bedel ödenmesi gerekiyordu. Diğer kardeşlerim şehit olarak, ben ise gazi olarak bu bedeli ödedim. Zaten benim tek üzüntüm şehit olamayışımdır.” (İbrahim Koçyiğit-İLKHA)