Geçtiğimiz yıl 15 Temmuz'da FETÖ tarafından ABD’nin desteğiyle gerçekleştirilen ve 249 kişinin şehid olduğu, 2 bin 196 kişinin yaralandığı darbe girişiminin yıl dönümünde Gaziantepli vatandaşlar, duygu ve düşüncülerini İLKHA ile paylaştı.
Müslümanlar birlik ve beraberlik içerisinde hareket ettiği müddetçe hiç kimsenin bu imanlı toplumun önünü kesemeyeceğine işaret eden vatandaşlar, darbe girişiminin arkasında ABD ve İsrail gibi İslam düşmanı ülkelerin olduğunu, Müslümanların üzerinde oynanan bu oyunlara en büyük cevabı halkın 15 Temmuz’da verdiğini dile getirdiler.
"Vicdanlı bir insan başka bir insanın üzerine tank sürmez"
Darbenin arkasındaki güçlerin iyi tanınması gerektiğini belirten Mehmet Tekin, “Darbeler ülkenin kalkınmasını engelleyen bir şeydir. Dürüst bir insan olsaydılar bunu yapmazlardı. Vicdanlı bir insan başka bir insanın üzerine tank sürmez, Müslüman bir insan böyle bir şey yapmaz. Bunların vatan haini oldukları belliydi. Fakat zamanında devletin bunları desteklemesi ise yanlıştı. İnsanların içinde İslam’ın gücü olmasaydı, tankların ve kurşunların önünde duramazlardı. Biz de Suriye’ye mi dönelim? Eğer bu darbe gerçekleşmiş olsaydı, Allah muhafaza bize sahip çıkacak kimse de yoktur. Suriye’den de kötü olurduk.” dedi.
Türkiye'nin 15 Temmuz akşamı en büyük felaketlerden birini yaşadığını söyleyen Hatice Aşık, darbe gecesi Allah için hiç tereddüt etmeden meydanlara çıktıklarını belirterek, şunları söyledi:
“Gerçekten hainlik düşünen ve bu milleti bölmeye çalışanlara Allah fırsat vermesin. Hem batıda hem içimizde gerçekten hainler çok İslam dünyasını bölmeye çalışıyorlar, birlik olmasını istemiyorlar. Şu an zaten birçok İslam ülkelerinde her yeri yakıp, yıktılar. Müslümanların kanını su gibi akıtıyorlar. Rabbim fırsat vermesin ve bizlere birlik bütünlük versin. İmam hatip mezunuyum. FETÖ’den dolayı insanların dine bakış açısı değişti. Biz Müslüman’ız başörtüsü takan insanlara bile sanki darbe yapan insanlar gibi bakıyorlar. Bu bağnaz bir bakış açısı. Bizim birlik olmamız lazım. Darbenin önlenmesindeki en büyük sebeplerden biri de gerçekten iman gücüyle birlik olan insanlarımızdır.”
Darbecilere hak ettikleri cezanın verilmesi gerektiğini belirten Mehmet Kayacık da, “O insanların hak ettiği cezayı bulmaları lazım. İnsan hakları açısından olsun, ülkenin ekonomi gelişmesi açısından olsun darbe bir ülkeyi en az 30-40 sene geriye götürür. En kötü şey bir ülkede darbe olmasıdır.” ifadelerini kullandı.
"Darbe iman olduğu için engellendi"
Darbe gecesi engelli olduğu halde meydanlara çıktığını ve o gece engelli olduğunu hissetmediğini dile getiren Hasan İnceer, “Darbe hayatımda görmediğim bir olaydı. Darbe gecesi çok etkilendim. O gece çok zor durumda olduğumu hissetim. Anneme ‘darbe nedir?’ diye sordum. Annem ‘bizi 50 yıl geriye götürecek bir olaydır’ dedi. Allah’a hamdolsun vatandaşlar olarak darbeye dur dedik. Darbe iman olduğu için engellendi. Ben o gün engelli olduğumu hissetmedim ve gittim, son gününe kadar da meydandaydım.” şeklinde konuştu.
12 Eylül 1980 darbesi döneminde asker olduğunu belirten Mustafa Yılmaz ise “O gece ben iş yerinde çalışıyordum, televizyondan öğrendim. Halkımız sokağa döküldü. Darbeye, adaletsizliğe ve haksızlığa karşı her zaman birlik olmamız lazım. İster annemin ister babamın partisi olsun fark etmez, her zaman adaletten yanayız. Kenan Evren’in darbesine şahit oldum. Ben o zamanlar askerdim. 15 Temmuz gibi insanlar sokağa çıkmadı. Hepimiz birlik ve beraberlik oluşturduk. Bütün siyasi partilerin hepsi bir birlik ve beraberlik oluşturdu. Ülkenin bir taşının bile bir yere gitmesine izin vermedi.” diye konuştu.
"Darbenin arkasında Amerika Ermeniler ve Yahudiler var"
Tahir Kaya da, “Silah sesleri gelince bir şeylerin farkına vardım. Televizyona baktık. Kalkışma olduğu söylendi. Başbakanımız meydanlara davet etti bizleri, biz de çıktık. İnşallah 15 Temmuz’da da tekrar geleceğiz bu meydana. O gece insanları sokağa çıkartan iman gücüydü, başka hiçbir şey değil. Zaten iman gücü olmasa o insanlar kendilerini kurşunlara hedef etmezdiler. Bu darbenin arkasında Amerika Ermeniler ve Yahudiler vardır.” ifadelerini kullandı.
“15 Temmuz bizim için bir milattır”
15 Temmuz’da milletin darbeye karşı en güzel bir şekilde direniş gösterdiğini ifade eden Mesut Kaya ise, şöyle konuştu:
“15 Temmuz ülkemiz üzerine kara bulutların çöktüğü tarihi bir gündü. Halkımız 15 Temmuz’da gerçek bir kahramanlık örneği göstererek topyekûn sokaklara, alana indiler. Darbeye karşı direnişi en güzel şekilde gösterdiler. Bu vesileyle bu uğurda 249 şehidimizi rahmetle anıyoruz, geride kalan gazilerimize şifalar diliyoruz. Rabbim memleketimize bir daha bu tür darbeleri yaşatmasın ve yaşatmak isteyenlere de fırsat vermesin. Rabbim birliğimizi, dirliğimizi daim eylesin. Daime birlik içerisinde memleketimizin geleceği için bu mücadele ruhunu insanımızda yaşatsın. 15 Temmuz bizim için bir milattır. Ülkemizin kurtuluşudur. 15 Temmuz 40 yıldır bir hain tarafından planlanan darbe girişiminin millet tarafından püskürtülmesidir. Müslümanların umudu olan ülkemiz üzerinde oynanan oyunlara en büyük cevabı halkımız 15 Temmuz’da vermiştir, bundan sonra da vermeye devam edecektir.”
Darbe girişiminin arkasında ABD ve İsrail gibi İslam düşmanı ülkelerin olduğuna dikkat çeken Mehmet Yalçın da, “Türkiye’ye yapılmış bir ihanet ve hainliktir. FETÖ’cülerin veya dış güçlerin yaptığı bir oyun. Türkiye’yi yıkmak için, Müslümanları birbirinden ayırmak için, araya fitne sokmak için yapılan büyük bir oyun. Çok şükür ki halkımız buna boyun eğmedi ve inşallah eğmeyeceğiz. Bizde bu iman olduğu sürece hiçbir şey olmaz.” değerlendirmesinde bulundu.
15 Temmuz gecesi cuntacıların ummadıkları bir millet direnci ile karşılaştığını ifade eden Osman Ateş ise, “15 Temmuz milletimize yapılan büyük bir saldırıydı. Vatanımızı bölmeye yönelik eylemlerdi. Çok şükür bunu atlattık. Milletimiz adına bunun buruk bir mutluluğunu yaşıyoruz. Çünkü şehitlerimiz oldu. Bu milleti kimse bölemez. Bizim için önemli bir gündü. Bundan ötürü bir nebze mutluyuz. Milletimizin maneviyatını diri tutma adına önemli bir olaydı. Camilerimizden salalarımız eksik olmasın.” şeklinde konuştu.
Mehmet Resul Bezgin de, “15 Temmuz çok talihsiz bir olaydı. Çünkü o dönemde biz ülke olarak çok zor bir durumdaydık. PYD ve DAEŞ’le uğraşıyorduk. Bir de iç karışıklıkla uğraşsaydık büyük bir problem olurdu. Bu milletin sokağa dökülmesi, bizim iç savaş tehlikesini bir gecede savuşturmamız bu milletin büyüklüğünü gösteriyor. Hükümetin biraz daha erken uyanmasını isterdim. 250 insanımıza gerçekten çok yazık oldu. Allah rahmet eylesin.” diye konuştu.
15 Temmuz gecesi şehit olanlar için Allah’tan rahmet ailelerine ise sabırlar dileyen, yaşlı amcalar da, Allah’ın bir daha darbe yapmaya kalkışanlara, İslam ülkelerini işgal etmek isteyen İslam düşmanlarına fırsat vermemesini ve 15 Temmuz’da Allah’ın yardımının unutulmaması gerektiğini ifade ettiler.
İLKHA