Muş İnanç ve Adalet Platformu (MİAD), Mısır’ın seçilmiş cumhurbaşkanı Muhammed Mursi ve arkadaşlarına verilen idam cezalarını, düzenlediği basın açıklamasıyla telin etti.
Muş Belediye önünde düzenlenen basın açıklamasını MİAD adına, İHH Muş Şube Başkanı Hasan Konuşuk yaptı.
Mısır halkının yönetimler tarafından zulmün her türlüsüne maruz kaldığını ifade eden Konuşuk, “Bu zulmün son halkası olan ve 40 yıl ülkeyi zulümle yöneten Hüsnü Mübarek rejiminin, seçim ve meşru halk devrimi ile alaşağı edilmesinin ardından, Mısır tarihinin ilk sivil Cumhurbaşkanı olan Muhammed Mursi, Ortadoğu’da ve İslam dünyasında sürekli karışıklık ve kaos ortamı isteyen Batı Dünyası ve onun bu bölgedeki işbirlikçilerinin desteği ile Temmuz 2013 tarihinde gerçekleşen askeri darbeyle yönetimden düşürülmüştür. Yapılan bu darbe, hukukun üstünlüğü ve insan haklarını ayaklar altına alan darbelerden biridir. Yetkisiz bir şekilde gasp edilen iktidar, meşru ve halk tarafından seçilmiş olan hükümete yani halka iade edilmesi gerekirken, darbe hükümetinin hukuksuz yargısı tarafından tamamen siyasi mülahazalarla, önce 528 İhvan-ı Müslimin Hareketi taraftarı idama mahkûm etmiş ve akabinde 2013 yılından beri Mısır zindanlarında tecrit edilen Muhammed Mursi de 106 arkadaşı ile birlikte idama mahkum edilmiştir.”ifadelerini kullandı.
“Batı için dünya barışının hiçbir önemi yoktur”
“Muhammed Mursi ve arkadaşlarının idama mahkûm edilmelerine karşı Batı Dünyasının tavrı da hayret-i muciptir. Aslında batı için dünya barışının hiçbir önemi yoktur.”diyen Konuşuk, “Sadece onların çıkarları vardır, yaklaşık iki yıldır Mısır’ı darbe yasaları ile yöneten Sisi yönetimine hiçbir yaptırım uygulanmamış, dünyanın gözleri önünde yapılan bu darbeye, darbe dahi denilememiş ve hatta sanki Mısır’da meşru bir yönetim varmış gibi, Sisi yönetimini muhatap alarak çıkar ilişkilerini devam ettirmişlerdir.”şeklinde konuştu.
“Darbe ve ardından gelen idamların İsrail’in bölgedeki çıkarları için”
Darbenin ve ardından verilen idam kararlarının önemli taraflarından birinin de işgalci İsrail olduğunu belirten Konuşuk, “ Darbe ve ardından gelen idamların İsrail’in bölgedeki çıkarlarının ve güvenliğinin korunması olmadığını düşünmek eğer cehalet söz konusu değilse, kötü niyettir. ABD ve Avrupa ülkeleri yönetimlerinin Mısır’da gerçekleşen darbe ve ardından gelen idam kararları karşısında iki yüzlü tavır sergiledikleri doğrudur ve Mısır'da yaşanan katliamın suç ortağıdırlar. Darbenin yaşandığı günden bu yana sessizliğini koruyan ve neredeyse hiçbir krizde fonksiyonunu icra edemeyen İslam İşbirliği Teşkilatı, yaşanan katliamda en az diğer uluslararası kuruluşlar kadar sorumludur.”dedi.
Konuşuk son olarak, “Bu darbeyi, uluslararası ve yerel işbirlikçilerini hiçbir istisnası olmaksızın mücrim ilan eder, dünyanın tüm adil ve hukukun üstünlüğüne inanan Mısır halkını seçilmiş tek meşru lideri olan Mursi’nin arkasında durmaya davet ediyoruz.” çağrısında bulundu. (Sezer Özer-İLKHA)