Son yerel seçimlerde Ağrı Belediyesini kazanan DBP, seçimin akabinde belediyede çalışan işçilerin önemli bir kısmının iş akdini sonlandırmak suretiyle işten çıkardı. Bunun üzerine mahkemeye başvuran işçiler, belediye aleyhine açtıkları davayı kazandı.
Kararı değerlendiren işçilerin avukatı Rıdvan Baybars, belediyenin işçileri haksız yere çıkardığının mahkeme tarafından da tescil ettiğini söyledi.
İşçilerin belediye aleyhine açtıkları davaların tek tek sonuçlanmaya başladığını ifade eden Baybart, “Meslektaşlarımızca ve tarafımca açılan davalarda Ağrı Belediyesinin; işçileri haksız olarak işten çıkardığı mahkeme kararlarınca da ispatlandı. Davalarda, Ağrı Belediyesinin işçilere kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti ödemesine hükmedildi. Maalesef yapılan yargılama neticesinde, kötü niyet tazminatına ve fazla çalışma ücretine ilişkin talepler mahkemeye gönderilen bilirkişi raporları esas alınarak yerel mahkemece reddedildi. Bu durum işçilerimizin mağduriyetine neden olmuştur. Söz konusu mahkeme kararları tarafımızca Yargıtay'a gönderilmiştir." dedi.
"Kobani olaylarına katılmadığımız için işten çıkarıldık"
İşçilerin sözcülüğünü yapan Ramazan Arslan ise, kendilerinin yıldırma politikası ile işten çıkarılmaya çalışıldığını, bunu başaramayınca siyasi olaylara sürüklenmeye çalışıldığını, kendilerinin olaylara katılmayınca işten çıkarıldıklarını savundu.
Ramazan Arslan, "Yaklaşık 5 yıl belediyede görev yaptık. 2014 yılında gerçekleşen yerel seçimlerin ardından Belediye yönetimi DBP'nin eline geçince, AK Parti zamanında belediyeye alınan işçiler için tasfiye işlemi başladı. Üniversite mezunuyum ve özel kalemde görev yapıyordum. Yıldırma politikası çerçevesinde beni çöp toplama hizmetine verdiler. Yaklaşık 4 ay burada çalıştım. Diğer arkadaşları da farklı yere gönderdiler. Bunu işten çıkmamızı sağlamak için yaptılar. İşten çıkmadığımızı görünce bu defa siyasi işlere bizi bulaştırmaya çalıştılar. Kobani bahaneli başlatılan olaylarda bizi öne sürüp, polise taş atmamızı istediler. 'Bunu yapın sizi işten çıkarmayalım' dediler. Tabi bu bize ters geldi. Çıkarılan olaylara katılmadık. Olaydan 10-15 gün sonra belediye yönetimi 'Artık işe gelmeyin' diye bize yazı gönderdi. Bu şekilde yaklaşık 150 arkadaşımızı işten çıkararak mağdur ettiler. Biz de dava açtık ve davalarımız da sonuçlandı. Mahkeme bizi haklı gördü." şeklinde konuştu.
"Arkadaşlarımız mağdur oldu"
Çok mağdur olduklarını belirten Arslan, sözlerini şöyle tamamladı: "İşten çıkarıldığımız dönem artık kış mevsimine denk geliyordu. Malum, Ağrı'da kış mevsiminde hiçbir iş yok. Ailesinde hasta ve bakıma muhtaç olan arkadaşlarımız vardı. Bizler ailelerimizin geçimini yapmaya çalışıyorduk bu dönemde çıkarılmamız bizi çok mağdur etti. Ve Belediye Başkanı Sırrı Sakık ise bizim işten çıkarılmamıza 'Onların çoğu koruma ordusu ve belediye binasına uğramadan maaş alan insanlar' demişti. Bu cümle, kendisi için büyük bir talihsizlik oldu. Böyle bir şey yalan. Bu arkadaşlarımızın hepsi emek verdi, gayret gösterdiler. Tabi dediğimiz gibi bize haksızlık yapıldığı mahkemede netleştirdi. Bu yönde karar açıklandı. Ama bilirkişinin hazırlamış olduğu rapora göre, 45 bin TL tazminat almamız gerekiyorken, mahkeme çoğumuza 13 bin TL verdi. Gerçi dosyalar Yargıtay'a gönderildi ama düzelmesini temenni ediyoruz."
Ağrı Belediyesince işlerine son verilen 150'nin üzerindeki personelin, sadece kıdem-ihbar-fazla çalışma parası alacağı, bunun da yaklaşık olarak 500 bin TL'ye denk geldiği belirtildi. (Ömer Adıgüzel - İLKHA)