Değerleri olan ailenin çocukları da değer sahibi olacaktır

TESSEP İstanbul temsilciliği tarafından başlatılan "Evlilik Okulu" projesinin ikinci seminerinde konuşan Psikolog Lebibe Yılmaz, değerleri olan ailelerin çocuklarının da değer sahibi olacağını söyledi.

Tesettür Seferberliği Platformu (TESSEP) toplumda evlilik konusunda yaşanan sıkıntılara temas etmek ve sorunlara çözüm önerisi sunmak adına "Evlilik Okulu" adıyla başlattığı seminer dizisinin ikincisini düzenledi.

Psikolog Lebibe Yılmaz ve Yazar Şükran Kaya'nın konuşmacı olarak katıldığı seminerde, eş seçiminde dikkat edilmesi gereken hususlar ele alındı.

İnsanların hayatta yaptıkları tercihlerin önceden yaşadıkları ve bilinçaltına yerleşen değerlerden kaynaklandığını belirte Yılmaz, değerleri olan ailelerin çocuklarının da değer sahibi olacağını söyledi.

Yılmaz, "İki insan bir araya gelmeden önce bir yaşantıları vardır. Herkesin yaşantısı bir hikâyedir. İçinde acı, tatlı, hüzün, hasret ve keşkeleri olan bir hayat. Bu hayata bir anlam yüklüyoruz. Eğer hayatımıza girecek eş adayı ile hayata yüklediğimiz anlam aynı ise denkliği yakalıyoruz demektir ki, dinimizde denklik bu manada kullanılmıştır. Yani zihin ve bakış açısının denkliği. Soydan kasıtsa kimin oğlu veya kimin kızı olduğu değil, geçmişteki bilinç altının insanın seçimlerinde etkisidir. Bu husus da anne babanın çocuğa vereceği değerde saklıdır. Değerleri olan ailenin çocukları da değer sahibi olacaktır. Bu değerler yaşantısı ile bağlantılıdır. Dindarlığın ön plana çıkmasının sebebi ise en çok din farkındalığı arttırıyor. Eğer geçmiş yaşantısı kötü olsa bile din ile değişimi başarmış insan zihninde devrim yapabilir. Tıpkı Hazreti Ömer gibi! Hazreti Adem ve Havva'nın hayatı aslında kadın ve erkek ilişkilerinin kodlarını içeriyor. Onların dünyaya gelişlerinin bir hikâyesi var. Allah (Celle Celalüh) dileseydi onları direkt olarak bir hikâye olmaksızın bu dünyaya gönderebilirdi. O hikâyede yatan bir anlam vardı." şeklinde konuştu.

Hazreti Âdem ve Havva'nın misallerinin Kur'an-ı Kerim'de aktarıldığını hatırlatan Yılmaz, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

"Hazreti Âdem'e melekler secde etti ama şeytan secde etmedi. Melekler Hazreti Âdem'deki manayı gördü ama şeytan göremedi. Hazreti Âdem ve Havva'nın meyvesini yediği ağacın kökü birdi ama farklı meyveleri vardı.  Bu da kadın ve erkeğin aynı kökten türediğini fakat özellik bakımından farklı olduğunun işaretiydi. Ruh ikizi diye bir şey yoktur, tamamlayan vardır. Elmanın diğer yarısını bulduğunuzda tamamlanıyorsunuz. İnsan geçmişinden bağımsız değildir. Seçimlerimizim konuları geçmiş hayatımızda saklıdır. Bizimde bir hikâyemiz var. Allah'u Teala malzemeleri verdi ama bu anlamı bizim keşfetmemizi istedi. İste seçeceğiniz eş adayının hikâyesinde yaşadığı anlamı keşfederseniz ancak ona dokunabilirsiniz."

"Eş seçiminde bizleri iyi yönde yönlendirecek tecrübeli kişilerden yardım alınmalıdır"

"Evlilik insan neslinin devamını sağlayan, dünya ve ahiret mutluluğunun vesilelerinden biri olan fıtri bir kurumdur." diyen Yazar Şükran Kaya, "İçinizden, kendileriyle sekinete kavuşacağınız eşler yaratıp; aranızda muhabbet ve rahmet var etmesi, O'nun ayetlerindendir. Bunda düşünenler için dersler vardır. (Rum:21)" ayetini paylaştı.

Kaya, "Ayet, evlilik üzerine tefekküre dikkatleri çekerken, insanın evleneceği kişiyi seçerken tarih boyunca bütün toplumlarda eş seçiminde ölçüler hep aynı olmuştur. Bunlar güzellik, soy-sop ve dindarlık. Peygamber efendimiz adaylara 'sen dindar olanı seç' tavsiyesinde bulunmaktadır. Anne baba dindarlığının çocuklar üzerindeki etkisi yapılan bir araştırmada, özellikle dindar annenin ailede dini hayatı canlı tutmada ve çocukların dindar yetişmesinde önemli bir etken olduğu, yüzdelik olarak babanın etkisinin karşısında daha yüksek olduğu ortaya çıkmıştır. Resulallah (Sallalahu Aleyhi Vesellem) 'Zürriyetiniz için iyisini seçiniz. Kendiniz için denk olanını seçin evlatlarınızı denk olanlarla evlendirin' buyurmuştur. İslam âlimleri genel olarak denkliğin evlenme akdinden önce aranması gerektiğini ve denklikte Müslüman olup olmadığına, hür olup olmadığına, marifet sahibi olup olmadığına bakılması gerektiği gibi genel bir çerçeve ortaya koymuşlardır. Saliha bir kadın ile fasık bir erkek birbirine denk olmadığını söylemişlerdir. Evlenilecek adayın mutlaka görülmesi gerektiğini yine Resulullah'ın tavsiyelerinden öğreniyoruz. Eş seçiminde bizleri iyi yönde yönlendirecek tecrübeli kişilerden yardım alınmalıdır."

İLKHA

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

İstanbul Haberleri

HÜDA PAR Milletvekili Dinç'ten siyonizm ile topyekûn mücadele etme çağrısı
Atatürk'e hakaret ettiği gerekçesiyle tutuklanan doktor serbest bırakıldı
HÜDA PAR'dan Dr. Mehmet Arslan'a cezaevinde ziyaret
MAZLUMDER: Duyarlı insanlar üzerinde kurulan baskılar kabul edilemez
HÜDA PAR: Gözaltına alınan gençler bir an önce serbest bırakılmalıdır!