“Deliye her gün bayram” özdeyişi, her şeyi eğlenceli yönden alan, her gün neşesi yerinde olan dertsiz tasasız kimseler için kullanılır.
Deliye her gün, akıllılara yılda sadece 7 gün bayram öyle mi? Bu hiç de adil bir paylaşım değil…
Deliye-mecnuna her gün bayram. Çünkü mecnun âşıktır. Âşık olana her an her hal bayramdır. Demek ki insanda aşk, muhabbet, mecnunluk bitince bayram sadece belli günlere iner
“Deliye her gün bayram” bir açıdan akıllı olmanın önemini, gereğini, sorumluluğunu ifade ediyor. Fakat aynı zamanda fazla rasyonel bir yaklaşımı da ortaya koyuyor. Yani bir insan akıllıysa öyle her gün bayram edemez, Ramazan ve Kurban bayramının günleri geçmeden insanlar tekrar dünya hayatının kasvetli yüzüyle karşı karşıya kalıyor ve onlar açısından bayram pek kısa bir zaman diliminden ibaret oluyor.
Evet, dünya hayatının daraltıcı bir yönü var. Akıllı kimse her noktada bunun bağlantılarını fark ederek tasalanıyor. İyi de dünya hayatıyla başa çıkmak için deli olmak mı gerekir. Tabi ki hayır, ancak bu konuda delilik hallerinden ibret almak gerekir.
Deli, bir şeyi tasa etmez, ona her gün bayram-akıllı da tevekkül etsin teslim olsun tasa etmesin. Ona da her gün bayram olsun!
Deli, rızkını dert edinmez-akıllı da rızık endişesi yaşamasın ona her gün bayram olsun!
Deli, hesabı kitabı dert etmez-akıllı da hesabını kitabını hakkıyla bilsin ona da her gün bayram olsun!
Mecnun, aklın bağlantılarını kuramadığında her şeyi aşka vuruyor, akıllı da bazen mecnun olsun ona da her gün bayram olsun!
“Deli saraylı gibi” deyimi delinin bir şeyi takmadan çok güzel giyindiğini ifade ediyor. Akıllı da kendine baksın ona da her gün bayram olsun!
Mecnun her acıyı aşkla tedavi eder. Akıllı da her sıkıntıya her yaraya sabırla hikmetle yaklaşsın ona da her gün bayram olsun!
“Deliden al haberi” derler çünkü deli sır sahibidir. Sır sahibi olduğu için de sürur-sevinç sahibidir. Akıllı da sır sahibi olsun ona da her gün bayram olsun!
Bir şeyin delisi olan ona hayrandır. Akılı kimse ne kadar güzel şeylerin delisi olursa o kadar haz alır. O halde akıllı kişi güzelliğin delisi olsun ona da her gün bayram olsun!
Evet, dünya hayatı dikkate alınmalı ama çok da ciddiye alınmamalıdır. İnsan dünya hayatını ne kadar ciddiye alırsa o kadar üzülür ve yıpranır. Bayramlar bile bayram gibi gelmez insana.
Evet, dünya hayatına biraz delice yaklaşmak gerekir. Biz onun kahrını çekeceğimize o kahrımızı çeksin.
Tamam, aklımızdan vazgeçmeyelim; ama akılcı olup da her şeyi çok ciddiye almayalım. Çünkü ciddiye alınan şey adeta insanın ceddi olur, caddesi olur. İşi gücü o olur.
Deliye her gün bayram oluyorsa akıllıya her an bayram olmalıdır. Çünkü akıllı hakka seyrandır. Hakka hayrandır. Deliye her gün bayramsa ona hem bayram hem seyrandır.
İnsan, bayramı seyranı bilirse varlık ona kuble-öpücük kondurur. Sonra “bayram değil seyran niye öpüldüm” dememiş olur. Zira bilir ki Hak ehline her an seyrandır binaenaleyh her an bayramdır.