VAN - Van'da 23 Ekim'de yaşanan depremlerin birinci yılında AFAD ve TOKİ tarafından yaptırılan 17 bin 471 konut ile adeta yeni bir Van inşa edilirken bir yılda yapılan TOKİ konutlarının sorunları devam ediyor. Hala konteynır kentlerde kalan onlarca vatandaş yaşam mücadelesi verirken halkın deprem yaraları ise hala tam olarak sarılmış değil.
Deprem ve sonrasında neler yapıldı?
23 Ekim ve 9 Kasım 2011 tarihlerinde yaşanan depremlerde Van'da 101, Erciş'te 477, köylerde de 66 olmak üzere toplam 644 kişi hayatını kaybederken, 283 kişi de arama kurtarma ekipleri tarafından enkazdan sağ çıkarılmıştı.
Ayrıca evlerine giremeyen vatandaşların barınma sorununu gidermek amacıyla da ilk etapta gönderilen 75 bin çadır dağıtıldı. Ardından 14 bin TIR'la kente gönderilen 29 bin 500 konteynır 35 konteynır kent kuruldu. Bu süre zarfında inşasına başlanan deprem konutları da depremin birinci yıldönümünde hak sahiplerine teslim edildi. Ancak teslim edildiği günden itibaren sorunları bir türlü bitmeyen TOKİ konutları depremzedeleri bir de TOKİzede yaptı. Başta su ısınma sorunuyla mücadele eden TOKİ konutlarında hala bu sıkıntılar devam ediyor.
Öte yandan köylerde de farklı bir manzara yok. Evini Yapana Yardım (EYY) modeliyle yapımına başlanan 7 bin 345 konutun bu güne kadar sadece 3 bin 17'sinin tamamlandığı belirtiliyor.
"Depremin üçüncü yılına da konteynırda girecekler"
Depremin üçüncü yılına da konteynır kentlerde girecek olan depremzedeler, yetkililerin duyarsızlığından dert yakınıyor. Son zamanlarda özellikle elektriklerinin de kesildiğini belirten Konteynır kent sakinleri çok güç koşullarda hayat mücadelesi verdiklerini ve devletin kendilerine de ev vermesini istiyor.
Kentte hala boşaltılamayan Anadolu konteynır kent ve Kaya Çelebi konteynır kentinde 120'den fazla kişi barınıyor.
Depremin yaraları gerçek anlamda sarılmadı
Depremlerde yaşanan sıkıntıların hala devam ettiğini ifade eden Hüseyin Erol, depremin sıkıntılarını yaşamaya devam ettiklerini söyledi.
Gerek Ekonomik gerekse de sosyal ve psikolojik olarak depremin açtığı yaraların hala kapatılamadığını ifade eden Erol, "Hala kiralardayız. Hayatımız alt üst oldu. Depremin mağduriyetini yaşamaya devam ediyoruz. Sadece kimi kesimler bundan rant elde edip yararlandı." dedi.
Her 2 depremi de yaşadığını ve depremlerde akrabalarını kaybettiğini belirten, Yaşar Bilici (esnaf), Alaköy'de 12 yakınının kaybettiğini belirterek, "Kendi imkânlarımla 8 ay İzmir'de kaldık. Evim toprak olmasına rağmen yıkım vermediler. Deprem bizlere çok büyük sıkıntılar yaşattı. Şuanda toprak evde oturuyorum 8 nüfusumla birlikte. Bir deprem daha olursa bunun hesabını kim verecek?" diye sordu.
Ziyaettin Delikurt adlı vatandaş ise depremden önce maddi imkânsızlıklardan dolayı Başkale ilçesinden merkeze taşındığını ve yaşanan depremlerde hayatının adeta alt-üst olduğunu söyledi.
Aylarca Çadırlarda kaldığını belirten, Delikurt, "Hala işsizim ve hastayım. Yetkililerden bizlere geç de olsa bir yardım elinin uzatılmasını istiyoruz" şeklinde konuştu. (Murat Dalgın - İLKHA)