Hüseyin Kaya / Haber-yorum
Cemaatten tepki bekleniyordu; ama onlar resmi yüzleri içteki büyük kaynamalara rağmen düşük volümlü itirazlarda bulundular.
Asıl itirazlar “derinlerden” geldi.
Üç silahşörlerin tepkisi her zamanki gibi sert idi; ama asıl tepki daha derinlerden geldi.
Aşağıda Numan Nuh, adını kullanan birinin yazısından alıntılar bulacaksınız. Sitesinde en derin isimlerden Yusuf Gezgin’in de ismi var. Numan Nuh’a göre dersanelerin varlığı ülke için ölüm kalım meselesi.
Bu arada dershaneciliğin gerisinde “derin” bir düşüncenin de bulunduğunu anlıyoruz.
“Dershanelerin kökeni ülkemizde kara bulutların dolaştığı, leş kargalarının Devlet-i al-i Osmaniye’nin üzerine çöreklenip bölme gayretine düştüğü 1915 yılına rastlıyor. Devleti yönetenler bir taraftan harp meydanlarında savaşıyorlar, diğer yandan da toplumu geren değil, toplumu geliştirmeye yönelik kanunlar çıkarıyorlar. Dershaneciliğin de temelleri atılıyor.”
Numan Nuh’a göre dershanelerin kaldırılması sosyal sınıfların yeniden şekillenmesine neden olacak. Bu arada dünün köylülerinin şimdinin bürokratı ve şehirlisi olduğunu unutuyor herhalde.
“Peki, sonuç ne olacak; Dershanelerin kapanması ile toplumsal tabakalar arasında uçurum artacaktır. Herkes doğuştan aldığı statüye razı olacak, Hindistanvari köle köle, efendi efendi olacaktır. Orta direğin çocuğuna yoksulluk zincirini kırarak statü atlaması şansı ortadan kalkmış olacaktır.”
Yıllardır dershaneler varsa ve bu dershanelerde halkını düşünen “iyi insanlar” yetişmiyorsa bundan sonra da yetişmez demek ki. Yani köyden gelen adam köyü unutup beyaz Türk ya da beyaz Kürt olacaksa mücadelenin bir anlamı yok. Beyazlar da siyahlar da yerinde kalsın.
“Dershanelerin kapatılması fikrinin babası dershaneler sayesinde önemli yerlere gelen Kara Türklerden rahatsız olan Beyaz Türkler neden olmasın. Açık ve net söylüyorum dershaneler kapatıldıktan sonra babası esnaf olan vali, babası çiftçi veya çoban olan kaymakam, hakim, savcı, müdür vs hikayelerini artık duymayacağız. Vali “benim babam esnaftı” diye söze başlayamayacak, müdür “ekonomik zorluklarla bu makama geldim” diyemeyecek.”
Bana göre PKK ile Erdoğan’ın dershaneler konusunda aynı noktada buluşması ilginç bir ayrıntıdır. PKK dershane olayını bölgesel olarak, iktidar bütüncül olarak ele alarak kapatalım diyor. CHP ve MHP dershaneleri kapatmayalım diye ısrar etse de İktidar, Beyaz Türkler, Beyaz Kürtler ve PKK ilk defa aynı noktada uzlaşmayı sağladılar.
Çelişkileri fark ediyorsunuz, öyle değil mi?
Beyaz Türklerin merkezi CHP’dir; ama bu konuda CHP cemaat ile aynı görüşü paylaşıyor.
Pkk ise her dershaneye saldırmıyor ki. Bölgede Pkk zihniyetine yakın ya da solcu liberal dershanelere yönelik bir saldırı yok!
Kılıçdaroğlu, dershanelerin kapatılmasına karşı olma gerekçesini çok ilginç kelimelerle dile getiriyor.
Cihan Haber Ajansı’na konuşan Kılıçdaroğlu, “Dershaneleri bugünkü koşullarda kaldırıyoruz derseniz dershaneler yer altına iner. Yani kayıtlı olmaktan çıkar, kayıtsız, aynı işlevi gören pek çok dershane çıkar ortaya.”
Cemaat de sanıyor ki, CHP bu konuda onunla hemfikir.
Fena halde yanılıyorlar.