DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Emin Ekmen, son günlerde tartışma konusu olan seçim barajına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
İLKHA'ya konuşan Ekmen, Türkiye’nin demokratikleşmesiyle ilgili atılacak ilk adımlardan birinin gerçek anlamda dünya örneklerini incelemiş, Türkiye tecrübesini de dikkate alan bir siyasi partiler kanunu olduğunu söyledi.
Bu siyasi partiler kanununun seçim yasasıyla birlikte ele alınmasının doğru olacağını belirten Ekmen, "Temsil sorununun yüzde 10 barajı gibi gerçekten yüksek bir baraja takılmadan hayata geçirilmesi gerekir. Zaten D’Hondt Sistemi gereği il milletvekilleri belirlenirken doğal bir il barajı oluşuyor. Bu il barajı yüzde 3 ile 33 arasında bir rakama tekabül ediyor. Bazı illerde yüzde 3 ile bir milletvekili alabiliyorsunuz bazı illerde yüzde 33 ile bir milletvekili alabiliyorsunuz. Seçim barajının sembolik rakamlara düşürülmesi gerekir. Siyasi partiler açısından da çarşaf liste, ön seçim, parti içi demokrasi, disiplin işlerinin ve siyasetin finansmanı gibi konuların düzenlenmesi gerekir. Türkiye’de gerçek anlamda bireyi öne çıkartan ve bireylerin siyaset yapabileceği bir zeminin oluşturulması gerekir." dedi.
AK Parti’nin temsilde adalet yönündeki talepleri 18 yıldır karşılayamadığını dile getiren Ekmen, "Şu anda da yapılan çalışmanın bu noktadaki talepleri karşılamak değil olası bir baskın seçimde seçime girecek veya giremeyecek partilerin tayini ve yine baskın seçimde ellerindeki anketlere göre en çok milletvekilini hangi usulle ve hesapla çıkartabileceklerine dair bir tartışma olarak gözüküyor. Tabi ortaya ne koyuyorlar görmemiz gerekiyor. Anladığım kadarıyla bu konuda da bir şey yapmak gerektiğini düşünüyorlar ama ne yapmaları gerektiğine karar verememişler. Bunun önünde anayasal engeller var. Meclis iç tüzüğünden kaynaklanan engeller var. Kanunları kolayca değiştirebilirsiniz ama anayasa ve meclis iç tüzüğünün kabul oyu açısından belirli yeterlilik şartları var. Bir grup başkan vekili ‘biz vekil transferine dokunmayız; bu, ahlaki bir mesele’ diyor. Bir saat sonra meclis grup başkanı ‘bunu çalışıyoruz’ diyor. Bu durumda AK Parti grup başkan vekilinin haberdar olmadığı ama grup başkanının yürüttüğü bir çalışma var. Kendi içlerindeki iletişim bile bu durumdaysa bizim somut yorum yapmamız doğru olmaz. Ne yapmak istediklerine önce karar verecekler sonra bunu kamuoyunda tartışmaya açacaklar veya Meclis'e teklif olarak verecekler biz de o zaman değerlendirme yaparız." ifadelerini kullandı.