Bilge Gençlik Kulübü, bir yılı aşkın süredir soykırım ve katliamların eksik olmadığı Gazze'deki drama dikkat çekmek ve orada devam eden direnişi gençliğin gündeminde tutmak amacıyla "Tarih Bilinci Bağlamında Gazze" temalı program gerçekleştirdi.
Dicle Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Konferans Salonu'nda düzenlenen program Ahmed el Amiri'nin Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başladı.
Bilge Gençlik Kulübü Başkanı Yakup Dinç'in selamlama konuşmasıyla devam eden programda yapılan şiir dinletisinden sonra Dr. Öğretim Üyesi Davut Adlığ, "Tarih Bilinci Bağlamında Gazze" konulu bir konuşma yaptı.
"siyonistler 1897'de gerçekleştirdikleri ilk kongrede bir siyonist devlet kurma kararı alıyor"
Filistin meselesiyle beraber tarihçesi hakkında bilgi aktaran Adlığ, "Aksa Tufanı Operasyonu"nun nedenleri, Filistin hakkında öne sürülen karalama içerikli iddialar ve gelinen süreci ele aldı.
Gazze'nin tarihini özetleyen Adlığ, "Gazze'nin 5 bin yıllık bir tarihi geçmişi var. Gazze'de Romalılar, Bizanslılar, Haçlılar gibi birçok medeniyet hüküm sürmüş. İslam tarihinde ilk fethedilen toprak Gazze'dir, daha sonra Hazreti Ömer döneminde Kudüs fethediliyor. Müslümanların hakimiyetinde kalan Gazze 1149'da Haçlılar tarafından işgal ediliyor. Haçlılar o dönemde büyük katliamlar yapıyor ve son olarak Selahaddin-i Eyyubi 1187'de Kudüs'ü alıyor. 1258'de Moğollar ve 1260'da Memlukler aldıktan sonra 1517'de Yavuz Sultan Selim'in Mısır'ı almasının akabinde Gazze Osmanlı hakimiyetine geçiyor. Yaklaşık 400 sene Osmanlı Hakimiyetinde kalan Gazze'yi 1917'de 1'inci Dünya Savaşında İngilizler alıyor." dedi.
siyonizmin kurulmasıyla beraber Filistin'e yönelik başlatılan işgal girişimlerini de aktaran Adlığ, "siyonistler teşkilatlarını kurduktan sonra 1897'de gerçekleştirdikleri ilk kongrede bir siyonist devlet kurma kararı alınıyor. Filistin'de yer almak için Osmanlı'ya teklif getirseler de o dönemde Sultan Abdulhamid tarafından reddediliyor. Filistin'in İngilizlerin eline geçmesiyle yahudiler bu topraklara yerleştirmeye başlıyor." ifadelerini kullandı.
"Müslümanlar olarak birleşmeli, dua etmeli ve en önemlisi boykota devam etmeliyiz"
7 Ekim sabahıyla başlayan Aksa Tufanı Operasyonunun başlıca nedenlerini sıralayan Adlığ, şunları söyledi:
"Gazze topraklarının büyük bir abluka içerisinde olması, orada insanların yüzde 70'i açlık sınırında olması, Birleşmiş Milletler ve tüm dünya devletleri israilin zulmünün görmesine rağmen zulme sessiz kalmaları ve 7 milyon Müslüman Filistinli kamplarda mülteci olarak yaşaması ve hukuksuz bir şekilde gözaltılar olmasıdır."
Yaşanan soykırım ve katliamlar karşısında Müslüman ülkelerin yöneticileri ve toplumlarına düşen görev ve sorumlulukların olduğunu hatırlatan Adlığ, "İnsani olarak tepkimizi vereceğiz, onları anlayabilmek için empati kuracağız, Gazze'yi sürekli gündemde tutacağız, hangi milletten ve hangi dilden olursa olsun israile karşı tüm Müslümanlar birleşmeli, dua etmeliyiz ve en önemlisi olan boykota devam etmeliyiz. Allah nurunu tamamlayacaktır, önemli olan bizim nerede durduğumuzdur." şeklinde konuştu. (İLKHA)