Geçen hafta olduğu gibi yine sorularla devam edelim. Zalimlerin zalimleri, hainlerin hainleri, dinsiz demeyeyim de İslam düşmanlarının İslam düşmanlarını desteklemesi gayet normaldir. Ama beş vakit namazını kılan, İslami birikime sahip, iman konulu eserlerde adeta uzmanlık derecesine ulaşanların özellikle İslam düşmanlarını desteklemeleri nasıl açıklanabilir?
Bilgisizliklerinden olabilir mi? Asla, çünkü bu insanlarla aynı coğrafyada yaşıyor aynı havayı teneffüs ediyoruz. Destekledikleri örgütün Marksist, Leninist olduğunu, İslami dava sahipleri kendilerine teslim olmadıkları takdirde boğanın kırmızıyı görmesi gibi saldırganlaştıklarını çok iyi bilirler. Örgütün partisinin Allah'ın (cc) lanetlediği eşcinsellik vb. haramları nasıl desteklediğini de bilirler. Bunları bilmek için okuryazar olmaya dahi gerek yoktur. Sadece gördükleri ve duydukları bile örgüt ve partiyi tanımalarına yeter.
Biz sanki bunlar yukarıda saydığım şeyleri bilmiyorlarmış gibi davrandık, bu konuları onların gözünün içine sokmaya çalışarak yanıldık. Zira biz onların bu bildiklerini kendilerine tebliğ ettikçe inatlarını pekiştirdik. Belki kırsalda yaşayan, internet ve sosyal medyadan habersiz, TV dahi kullanmayan çok az mütedeyyin köylünün bu melanetlerden haberi olmayabilirdi. Ama sırf bunlara duyurmak için bu kadar çabaya gerek var mıydı? Sanmıyorum. Çünkü bunlar da örgüt tarafından rehin alınmış durumdaydılar, aksine davranmak canlarından, mallarından, yerlerinden, yurtlarından vazgeçmek anlamına geliyordu.
Herkesin hayret ettiği anlamakta güçlük çektiği konu mütedeyyin bir insanın nasıl dinsizliği densizliği bile bile bu kadar savunabildiğidir. Halbuki, bunda hayret edilecek bir husus yoktur. Kur'an-ı Kerim iyi incelendiğinde, dindarların dindarlara ihanetlerinin dinsizlerinkinden çok da geri kalmadığı görülecektir. Hemen Yakup (as)'ın çocuklarından örnek verelim. Kimse bunların dinsiz olduğunu, puta taptıklarını, ahiretten habersiz olduklarını iddia edebilir mi? haşa. Bunlar peygamber çocukları, hatta peygamber torunları değil mi? İşledikleri fiilin vahametini düşünebiliyor musunuz? Masum bir çocuk olan kardeşleri Yusuf'u (as) kurda kuşa yem etmeye çalışıyorlar. Yaptıklarının babalarına ihanet olduğunu, büyük bir cürüm olduğunu Allah'ın (cc) en ağır bir şekilde cezalandıracağı fiillerden biri olduğunu bilmiyorlar mıydı? Üstelik işledikleri bu cürmün ve vahşetin vahametini bilmek için âlim olmaya da gerek yoktu. Öyleyse neden yaptılar: KISKANÇLIK, ÇEKEMEMEZLİK, HASET. Ayrı anneden olmamaya dayalı ASABİYET vb.
Birileri mesela Hüda Par'ın neyi vardı ki neyini kıskansınlar diyebilir. Ancak konunun doğrudan Hüda Par ile alakası yoktur. Çevremde iktidar partisinin kendilerine haksızlık ettiğini, adam kayırmak suretiyle kendilerine ait bir hakkı başkasına verdiğini, yolsuzluk yaptığını (bir kısmı, kendilerine yolunu buldurmadığı için), milletvekilleri, müdür ve amir gibi makam sahiplerinin kendilerini makamlarına kabul etmedikleri hatta bir kısmı kovulduğunu söyleyerek onları cezalandırmak ve öç alma duygusuyla davrandıklarını hepimiz çok iyi biliyoruz. İktidar nimetlerinin adil paylaşılmadığı haksızlıkların yapıldığı bir gerçek ama verilen karşılık İslami mi? ahlaki mi? Demek ki kin ve nefret Efendimizin hadisine rağmen insanları adaletten ayırabiliyor. Başka bir ifade ile kalbi kaplayan kin ve öfke çoğu zaman insanın basiretini köreltiyor, bile bile zulüm işlemesine neden olabiliyor. Buna Örgüt/Parti tarafından vaad edilen makam ve menfaatler de eklenince sen seyret Ömer b. Saad b. Ebivakkasları.
Kitap ehli özü itibariyle Müslüman değil miydi? Onlardan özellikle Yahudilerin Efendimize olan düşmanlığı Putperest ve diğer kâfirlerden çok daha şiddetliydi. Müslümanlara son darbeyi vurarak hepsini toptan yok etmeyi amaçlayan hendek savaşını tezgâhlayanlar, Kureyşi buna ikna edenler Onlar değil miydi? Bu kin, nefret ve öfkenin bir tek sebebi vardı, ASABİYET. Yahudilerin sırf kendi soylarından/ırklarından gelmediği için efendimize düşman oldukları hususunda ulemanın ittifakı vardır. Demek ki, sırf kavmi asabiyetle İslam düşmanlarını Müslümanlara tercih eden dindarlar da olacaktır.
Denilebilir ki, ırkımız da bir, buna rağmen neden dindarlar dindarları desteklemez. Ortada inanç, düşünce ve felsefe farkı var. Bizler ırkımızdan olmayan bir dindarı ırkımızdan olan bir dinsize tercih etmekte hiç tereddüt etmiyoruz. Ama onlar şeytana tapan kâfir bir kürdü Ümmetçi ya da sadece “müminler kardeştir” diyen Müslüman Kürde tercih ediyorlar.