Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığınca alınan 19 Şubat 2018 tarihli ve 56, 57, 59, 60 sayılı kararları ve Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğinin "Ders seçimi" başlıklı 11'inci maddesi kapsamında, eğitim öğretim yılı için seçmeli ders tercihi son başvuru tarihi 22 Ocak olarak belirtildi.
'Kur’an-ı Kerim, Hazreti Muhammed'in Hayatı ve Temel Dini Bilgiler' derslerinin, çocukların dinini öğrenmesi için büyük bir fırsat olduğunu söyleyen Diyanet Birlik-Sen Siirt İl Temsilcisi Güneş, mutlu bir toplumun oluşmasında Kur’an-ı Kerim ve Peygamberimizin hayatından örneklerin etkili olduğuna dikkat çekti.
"Dünya ve ahiret saadeti için bu dersler mutlaka tercih edilmeli"
Kur’an-ı Kerim’in olmadığı bir hayatın düşünülemeyeceğini belirten Güneş, "Kur’an-ı Kerim’in olmadığı evde ne huzur ne rahatlık ne dünya ne de aile saadeti kalır. Bunun için aileler çocuklarını mutlaka seçmeli dersler için yönlendirmelidir. 'Hazreti Muhammed'in Hayatı, Kur'an-ı Kerim ve Arapça' derslerini tercih etmeleri için ön ayak olmaları gerekmektedir. Özellikle camilerden, medreselerden uzak kaldığımız bu salgın süresi döneminde haftada bir iki saat bile olsa Kur’an öğrenirlerse dinlerini öğrenmeleri noktasında büyük bir katkı sağlayacaktır. Dinini öğrenen bir insandan asla zarar gelmez. Anne ve babaya saygı, Allah korkusu olur. Dünya ve ahiret saadeti için seçmeli dersler mutlaka tercih edilmeli.” diye konuştu.
"Peygamber Efendimizi tanımayan bir nesilden ne bekleyebiliriz?"
'Kur’an-ı Kerim, Hazreti Muhammed'in Hayatı ve Temel Dini Bilgiler' derslerini almak için bu dönemin büyük bir fırsat olduğunu ifade eden Güneş, konuşmasına şöyle devam etti:
“Peygamber Efendimizin hayatı öğrenilirse aileler ve eşler arasında huzursuzluk olmaz, dünya ve ahiret saadeti olur. Peki, çocuklarımız seçmeli dersleri almazsa ne olur? Peygamber Efendimizi tanımayan bir nesilden ne bekleyebiliriz ki? Çocuklar İslam’ı Peygamber Efendimizin hayatını, Kur’an-ı Kerim’i okuyarak öğrenebilirler. Ancak Arapça bilmeleri durumunda hiç olmazsa okudukları Fatiha’nın anlamını bilirler ve yaptıkları ibadetten tat alırlar.”
"Bizler yaşantımızda Peygamberi örnek alıyorsak, aileler de çocuklarına örnek olmalı"
Ailelerin çocukları için üzerlerine düşen görevi yerine getirmesi gerektiğini vurgulayan Güneş, “Her çocuk İslam fıtratı üzerine doğar. Çocuğumuz doğduğunda bir Müslüman olarak ilk yaptığımız şey nedir? Sağ kulağına ezanı, sol kulağına ise kamet okuruz. Çocuğumuzun geleceği için aile olarak neler yapmıyoruz ki. Çocuklar küçükken ayna gibidir, siz bu aynaya neyi yansıtırsanız kalıcı olacak olan odur. Çünkü çocuklar önce anne ve babanın yaşantısına bakar. Benim çocuğum daha 7 yaşında olmasına rağmen beni örnek alıp namaz kılıyor. Nasıl ki bizler yaşantımızda Peygamber Efendimizi örnek alıyorsak, aileler de çocuklarına örnek olmalı.” şeklinde konuştu.
"İslam’ın temel öğretilerini ve Peygamberi çocuklarımıza öğretmek zorundayız"
Ailelerin çocuklarını dünyada iyi bir hayat yaşamaları için matematik, fen, kimya ve hukuk alanlarına yönlendirdiğine dikkat çeken Güneş, ailelerin çocuklarının ahiret hayatını da düşünmeleri gerektiğini, bu sorumluluğu da unutmamaları gerektiğini kaydetti.
"İslam’ın temel öğretilerini ve Peygamberimizi çocuklarımıza öğretme yükümlülüğümüzü yerine getirmemiz gerekiyor.” diyen Güneş, “Çocuklarımızın sorumluluğu da biz anne ve babalara aittir. Bu nedenle aileler çok hassas davranmalı, çocuklarını iyi yönlendirmelidir. Çocuklarıyla birlikte okula gidip Kur’an-ı Kerim, Hazreti Muhammed'in Hayatı ve Temel Dini Bilgiler derslerini birlikte seçmelidirler. Çünkü 'En hayırlınız Kur’an-ı öğrenen ve öğreteninizdir' diyor. Aile saadeti ve toplumun geleceği için mutlaka çocuklarımız İslam’ı öğrenmeleri gerekiyor. Bu konuda ailelerden arzumuz Kur’an-ı Kerim, Hazreti Muhammed'in Hayatı ve Temel Dini Bilgiler derslerini seçmeleri için çocuklarını yönlendirmeleridir.” ifadelerini kullandı.