Kız çocuklarının erken evlendirilmesi söylemi üzerinden Diyanet kurumunu ve İslam’ı hedef alan bazı basın yayın ve çevrelerin saldırılarına tepki gösteren STK temsilcileri, bu tür suni gündemler ve meselelerin çarpıtılması üzerinden İslam’a yapılan hiçbir saldırıyı kabul etmeyeceklerini söylediler.
Basına yansıyan haberlerin tamamen manüplatif ve provokatif haberler olduğunu ve asıl amacın Diyanet kurumu üzerinden İslam’a saldırmak olduğunu söyleyen Alimler ve Medreseler Birliği (İttihad’ul ulema) üyesi Emrullah Uysal, son günlerde gündemi meşgul eden ve insanların kafasını karıştırmaya çalışan bu tiplerin asıl sorunlarının İslam ile olduğunu, Diyanet İşleri Başkanlığı üzerinden öne sürdükleri sebebin ise bahane olduğunu söyledi.
Uysal, “Açıkçası, Diyanet üzerinden İslam dinine yönelik açık bir saldırı var. Bir kaç gündür özellikle küçük yaştaki çocukların evliliği ile ilgili haberler medyaya yansıdı. Bu haberlerin bütününün provakatif olduğunu biliyoruz. Çünkü küçük yaştaki çocukların evliliğine karşı olduklarını söyleyip bunun üzerinden İslam’a saldıranlar, bazı güruhların ve güçlerin maşalığını yapanlar. Biz biliyoruz ki; 6-7 yaşında küçücük çocukları danslarla, balelerle mini eteklerle, çıplak elbiselerle kamplarda dolaştırmaktadırlar. Defileler düzenlemektedir. Bütün bunların propagandası da yine bu güruh tarafından yapılmaktadır. Bunların hiç birine ses çıkarmayan, hiçbiri hakkında konuşma gereği dahi duymayan, batta övgüler yağdıranlar, sıra İslami bir evliliğe geldiği zaman, Aman ha küçük yaşta evlendiriyorlar yaygarasını koparmaya başladılar. O halde, evlendiren kim? Diyanet. Fetva veren kim? Diyanet. Bu şekilde diyanet üzerinden açıkça dine, dini değerlere saldırıyorlar.” dedi.
“İslam’a düşmanlık yapan güruhlara karşı Müslümanlar tek yumruk olmalı”
İslam’a düşmanlık yapan güruhlara karşı, Müslümanların tek vücut olması gerektiğini dile getiren Uysal, şöyle konuştu:
“Açık bir şekilde Allah’a, Resulüne ve Kur’an’a düşmanız diyemiyorlar. Çünkü halk Müslümandır. Bunu dedikleri zaman, halkı karşılarında görecekler. Fakat Diyanet’e saldırarak, Diyanet’in çok kötü bir karar aldığını, çok kötü düşüncede olduğunu, hatta bu karardan dolayı Diyanet'in ortadan kaldırılmasını isteyenler, biz biliyoruz ki art niyetlidirler. Bu yüzden biz STK’lar olarak, bu art niyetli olan güruha karşı tek yumruk olmak zorundayız. Meydana gelen bu olaylar üzücüdür ve bu olayların arkasında büyük güçlerin olduğuna inanıyoruz. Tekrar memleketimizi karıştırmanın, insanları birbirine düşürmenin çabası içerisinde olduklarını biliyoruz. Birçok çalışmalarında başarılı olamadılar. 15 Temmuz’da başarılı olamadılar. Başarısızlıkları, onları tahammülsüzlüğe doğru itiyor ve bu şekilde intikamlarını başka yollarla almaya çalışıyorlar. Biz de burada onlara sesleniyoruz! Sizin hesaplarınız, kursaklarınızda kalacak, sizin hesaplarınız tutmayacak. Artık dünya eski dünya değil, insanlar eski insanlar değil. Elhamdülillah bu dine sahip çıkacak, diyanetine, dinine, inancına sahip çıkacak bir toplum vardır. Bizde STK’lar olarak, Diyaneti rencide etme adına yapılan bu çirkin eyleme karşı olduğumuzu bildiriyoruz. Aynı şekilde Diyanet İşleri Başkanlığı’nın da bu konudaki açıklamalarını, yayınlamış olduğu kitabı da destekliyoruz.”
“Diyanet üzerinden İslam’a saldırıyorlar”
Kız çocuklarının erken yaşta evlendirilmesi konusunun basın yayın organlarının eliyle Diyanet kurumu üzerinde İslam’a saldırının bahanesi haline getirildiğini söyleyen Din-Bir-Sen Bitlis Şube Başkanı İsmet Alca, “Kötü zihniyetli basın yayın organları ve insanların Diyanet İşleri Başkanlığı üzerinden İslam’a saldırmaları bizi üzmüştür. Din-Bir-Sen olarak, Diyanet İşleri Başkanlığımızın karalanmasına, küçük kız çocukları üzerinden İslam’a hakaret edercesine yapılan konuşmalar bizleri üzüyor. Bizler bu açıklamaları şiddetle kınıyoruz. Diyanet İşleri Başkanlığımız güzide bir kurumdur. Bu saldırılara da asla izin vermeyeceğiz.” diye konuştu.
“Diyanet İşleri Başkanlığını her defasında yıpratmak ve itibarsızlaştırmak için bazı odaklar, hınca hınç bir gayret içerisine girmiştir”
Diyanet İşleri Başkanlığının itibarsızlaştırılmasının kabul edilemez olduğunun altını çizen Diyanet-Sen Bitlis Şube Başkanı Behzat Durak ise, dini ve diyaneti küçümseyenlerin her zaman karşısında olacaklarını ifade etti.
Durak, “Diyanet İşleri Başkanlığına yapılan itibar suikastı kabul edilemez. Bazı basın ve yayın organlarında, kız çocukların erken yaşta evlendirilmesi hususunda, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın terimler sözlüğünde bulunan açıklamaları çarpıtılarak verilmesi kabul edilemez bir itibar suikastıdır. Diyanet İşleri Başkanlığını her defasında yıpratmak ve itibarsızlaştırmak için bazı odaklar, hınca hınç bir gayret içerisine girmiştir. Yapılan bütün eğitim seminerlerinde, öncelikli hususun erken yaşta evliliklerin önünü kesmek olduğu kamuoyu tarafından bilinmektedir. Diyanet İşleri Başkanlığı terimler sözcüğünden açıklamış olduğu huysuz kişinin, biyolojik gelişimini, iklim şartları açısından da göz önünde bulundurularak, dini sorumlulukları çocuklarda hangi yaşlarda başlayabileceğini tespit etmek için İslam bilginlerinin görüşlerine bu dediğimiz yerde yer verilmiştir. Bu ifadeler, çocuk yaşta evlenebilmenin şartı değildir.” ifadesini kullandı.
Dinden ve diyanetten rahatsız olanların faklı bahanelerle İslam’ı hedef aldıklarını söyleyen Durak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Her zaman olduğu gibi, bu saldırılar, dinden ve diyanetten rahatsız olanların, yüce dinimizi, diyanetimizi küçümsemek için ortaya koydukları pervasızca saldırılardan başka bir şey değildir. Yapılan tanımlamayı itibarsızlaştırıcı bir algı suikastine çevirmek, akla ziyan bir davranıştır.” (İLKHA)