Merkez Sur ilçesinde bulunan ve İslam ordularının Diyarbakır'ı fethetmesiyle camiye dönüştürülen Tarihi Ulu Camii, İslam aleminin 5'inci Harem-i Şerif olarak kabul ediliyor.
Mescid-i Haram, Mescid-i Nebevi, Mescid-i Aksa ve Emeviye Camii'nden sonra 5'inci Harem-i Şerif olarak kabul edilen Diyarbakır'daki Ulu Camii çevresinde, bu ibadethanenin maneviyatına aykırı, camide namazlarını kılan Müslümanları rahatsız edecek düzeyde yüksek sesli eğlencelerin tertip edilmesi tepkilere neden oluyor.
Tarihi Ulu Camii çevresinde bazı iş yerlerinde özellikle akşam saatlerinde yüksek sesle canlı müzik dinletilerinin yapılması, kadınlı-erkekli eğlence ortamının oluşturulması çevre halkını rahatsız ederken bu iş yerlerinin Ulu Camii'ni kendilerine adeta manzara yapması ayrı bir saygısızlık olarak görülüyor.
Namazlarını camide eda eden Müslümanlar, seslendirilen gayri ahlaki müziklerden rahatsız olmakla beraber yüksek müzik sesinden dolayı insanlar cami çevresinde de oturamaz hale geldi.
Diyarbakır'a gelen yerli ve yabancı ziyaretçilerin manevi adres olarak ziyaret ettiği Ulu Camii çevresinde, toplumun inanç değerleriyle uyuşmayan müziklerin yüksek sesle çevreye dinletilmesi, ibadet mekanlarının yakınında eğlence ortamlarının oluşturulması büyük bir saygısızlık olarak değerlendiriliyor.
Toplu yaşam kurallarına göre; konut, ticari işletme ve eğlence mekanlarının çevreyi rahatsız etmeyecek kadar gürültü çıkarabileceği kamuoyunun malumu iken ibadethanelerin çevresindeki adreslerde; gürültü, ses kirliliği, kentin maneviyatına saygısızlık gibi olumsuzluklar icra edilmesine yetkili makamların sessiz kalması veya müsamaha göstermesi ise ayrı bir skandala kapı aralıyor.