HÜDA PAR Diyarbakır Gençlik Kollarının "Gazze'de Kadınlar Ölmesin" sloganıyla düzenlediği "Gazze İçin Yürüyoruz" etkinliği yoğun katılımla gerçekleşti.
Programa katılan kadınlar duygu ve düşüncelerini paylaşırken yetkililerin sessizliğine sitem ederek "artık uykudan uyanın" çağrısında bulundu.
"Televizyon ekranlarında çocukları görünce vicdanımız sızlıyor" diyerek annelik duygusunu paylaşan Şehadet Güngör, "Çocuklarımızı sevemez, koklayamaz olduk. Allah onların yardımcısı olsun. Allah inşallah onlara görünmez ordularını gönderir. Rabbim yardım etsin, onları o durumda bırakmasın. Bir an önce İslam ümmetinin ayağa kalkması, onlara yardım etmesi gerekiyor." dedi.
Gazze'ye destek meselesinde etkililer suçlanırken toplumların kendilerini de yargılaması gerektiğine vurgu yapan Aynur Eyüpoğlu, "Empati kurarak kendimiz onlara yerine koyarsak nasıl yemek yiyebilir, yaşayabiliriz. Onların acılarını az da olsa paylaşmak; din, dil, ırk ayırt etmeksizin yüreğimiz sızladığı için buradayız. Her şeyimiz rahat, hayatımız devam ediyor. Yetkilileri hepimiz suçluyoruz da acaba bizim safımız nasıl olmalı? Herkesin kendi safını belirtip bu davaya önder olmalıyız. Keşke yasaklar kalksa da biz anneler olarak oraya gidip acılarına ortak olabilsek." ifadelerini kullandı.
"Oturup sadece Müslümanız demek bize yakışmıyor"
Sadece "Müslümanız" demenin mümine yakışmadığını, yapılan zulümlere karşılık verilmesi hususunda İslam tarihinden dersler çıkarılması gerektiğini belirten Vesile Polat, "Müslüman olmanın haricinde insan olarak 75 yıldır bu süren soykırım ve zulme karşıyız. Sadece karşı olmak da yetmez. Kadınlar olarak sadece Filistin değil, tüm mazlumların yanındayız. Boykot ve mitingler her ne kadar önemli olsa da sadece bunlarla yetinilmemeli. Çünkü Kur'an bize 'Kalk ve uyar' diyor." şeklinde konuştu.
Polat, "Oturup sadece Müslümanız demek bize yakışmıyor. İslam tarihine baktığımızda Peygamber aleyhiselatu vesselam bir kadının örtüsüne el uzatıldığı için savaş ilan etmiş ve kimse evde oturamıyor. Onları ayağa kaldıran iman ise bugün bacılarımızın sadece örtülerine değil, farklı şekillerde haklarına tecavüz ediliyor. Bunun Müslümanları ayağa kaldırması gerekir. Çok pasifiz, uyutulmuşuz. Onların direnişi bizim dirilişimiz olsun inşallah." diye belirtti.
Songül Karadoğan teyze ise "Artık İslam'ın hâkim olmasını istiyoruz. Allah'ın izniyle o İslam'a savaş açanlar kendi aralarında bozuşurlar. Bunun için gece gündüz duacıyım. Bu zalimlerin yaptıklarını hayatımda ilk kez görüyorum, gerçekten çekilmiyor. Allah haklarını bırakmasın. O katledilenler zaten şehid olarak cennete gittiler, kalanlar beklesin. İnşallah Allah o zalimlere tufanını gönderecektir. Bizler de onların destekçisi olarak bu etkinliğe geldik. Allah zalimlere fırsat vermesin." ifadelerine yer verdi.
"İmkân tanısınlar kadınlar olarak oraya gidelim, mücadele edelim ki o yöneticiler utansın"
"Bir anne olarak ekranlara bakmaya yüreğimiz dayanmıyor, ciğerimiz parçalanıyor. Bizi üzen şey onlara bir yardımda bulunamamamızdır." diyen Rahime Altun, Müslümanların boykot ve dualarla Filistin direnişine destek olması gerektiğini belirterek mücahitler için dua ve temennilerde bulundu.
Bu davanın sadece Filistinlilerin değil, tüm Müslümanların davası olduğunu ve herkes elindeki imkanlarla destek olması gerektiğini söyleyen Hatime Çevik, şu ifadelere yer verdi:
"Bizler Filistin için buradayız ve davamızda Filistin davasıdır. İnsanlar uykuda, artık uyansınlar. Bugün Filistin ise yarın sıra bizdedir, bugün Filistinlilerin çocukları öldürülüyorsa yarın bizim çocuklarımız öldürülecek, kendimizi kandırmayalım. Allah zalimler kahr-u perişan etsin. Artık liderlerin ayağa kalmasını istiyoruz. Ciğerimiz yanıyor, üzülüyoruz, uyuyamıyoruz, ne yediğimiz dahi bilemez hale geldik. 2 ayı aşkın süredir evlatlarımız öldürülüyor, bacılarımız-kardeşlerimiz şehid ediliyor; artık devlet yöneticileri kalksın, uyumasınlar. Maddi veya manevi bir şekilde destek olmalıyız. İmkân tanısınlar bizler kadınlar olarak oraya gidelim, mücadele edelim ki o yöneticiler utansın."
Zehra Çiftçi ise, "7 ekimden beri siyonist israil yerinde rahat durmadı. Çocuk, bebek, anne, baba demeden hepsini katlediyorlar. Buradan israile sesleniyorum: o kabir ki karanlık ve dardır, Gazze'deki kardeşlerimize de bir sabah gelecek ki kardan aydınlık olacak diyorum. Durmadık, durmayacağız, elimizden gelen her şeyi yapıyoruz ve tüm kardeşlerimizi de bu davaya davet ediyoruz." dedi.