ADIYAMAN - Birçok televizyon kanalında yayınlanan ve toplumun İslami değerleriyle örtüşmeyen dizilere bir tepki de Kahta halkından geldi. Nesli ifsat eden ahlaksız dizi ve programların gençliği hedef aldığına dikkat çeken Kahtalılar, başta RTÜK olmak üzere yetkililerden söz konusu dizilerin engellenmesini istedi.
Çocukların da TV karşısında olduğu saatlerde yayınlanan dizilerde müstehcen sahnelere yer verildiğini belirten Kahta halkından Abdullah Aslan, “Bizler çocuklarımızı ne kadar arındır sakta o sahneler beyinlerine işliyor. Bu yüzden bilinçaltında bozukluklar meydana getiriyor. Eğer bu şekilde devam ederse iyi bir nesil yetiştirileceğini tahmin etmiyorum. Özellikle Radyo ve Televizyon Kurumu’nun bunlara engel olması ve kısıtlama getirmesi lazım. Dizilerin aile yapısına çok zararları vardır. Özellikle aşk sahneleri gençleri olumsuz yönde etkilemektedir. Gençler aynı şeyleri yaşamak için çabalıyor. Ve bunun sonucunda huzursuzluklar meydana geliyor.” dedi.
“Bu diziler gençliğe saldırıdır"
Ahlaksız dizilerin gençliğe saldırı olduğunu ifade eden Ahmet Özer de, “Bu dizilerin amacı gençliği imha etmektir. Gençleri ahlaksız diziler sayesinde hedeflerinden uzaklaştırıyorlar. Örnek aldıkları kahramanlar nasıl giyiniyorsa nasıl hareket ediyorsa nasıl yaşıyorlarsa o şekilde hareket ediyorlar. Özellikle kahramanlar üretip bu kahramanlara İslami olmayan şeyler verip gençlerimizi öz değerlerinde uzaklaştırıyorlar" ifadelerini kullandı.
Bu tür dizilerin maneviyatımıza zarar verdiğini söyleyen Selhaddin Karlı ise, “Bir milletin değeri, geleceği olan gençlerdir. Yetkililerden ricam kendi öz değerlerine sahip ve dindar bir gençlik yetiştirmeleridir. Bu tür dizilerin kalbimize, ruhumuza, vicdanımıza zararları çoktur “ dedi.
"RTÜK’ün bir an önce buna el atmasını istiyoruz”
Hayatı tozpembe bir şekilde gösteren dizilerin gençlerimizi gerçek hayattan uzaklaştırdığını dile getiren Nurettin Bozkurt, “Bazı ulusal televizyon kanallarında yayınlanan dizilerin hiç biri aile ortamında izlenecek diziler değildir. Bu dizilerin gençlere çok büyük zararları vardır. Mesela dizi de hayat tozpembe bir şekilde gösteriliyor. Ama hayat öyle değildir. Diziler hayattaki hiçbir şeyle bağdaşmıyor. Dizilerde hayat; yemek, içmek, gezmek, dolaşmak içki içmek, bir bayanla aşk yaşamak şekilde gösteriliyor. Bunun neticesinde gençlerimiz buna yöneliyor. Gençlerimizi bu şekilde yaşamaya özendiriyorlar. Yüzde 99'u Müslüman olan bir ülkede böyle dizilerin yayınlanmasını kabul etmiyorum. RTÜK’ün bir an önce buna el atmasını istiyoruz” dedi.
Müslümanların ahlaksız dizi yayınlayan kanallara boykot uygulamasını isteyen Muhammed Fadıl Ülkü ise, “Şuan gerçekten sanal alem ahlak bozucu yayınlar yapmaktadır. Bu dizilerin özellikle çocuklar üzerinde çok büyük etkisi vardır. Ahlaki bozuklar meydana gelince ailede çabuk boşanmalar, çocukların anne ve babalarına karşı kötü davranışları ortaya çıkıyor. Müslümanların bu tür kanallara ambargo uygulaması lazım ” dedi.
“Çocuk daha küçükken zihni o pis dizilerle bulanıyor”
Müstehcen sahnelerin çocuklarımıza verdiği zararı dile getiren Abdulkadir Uluçay, “Çocuklarımıza iyi şeyler gösterileceğine kalkıp belden aşağı şeyler gösteriliyor. Çocuk daha küçükken zihni o pis dizilerle bulanıyor. O dizideki sahneler bilinçaltına yerleşiyor. Böyle olunca da iyi nesil yetişir diyemeyiz. Böyle olduğu zaman da aile içi huzursuzluklar da meydana gelir, boşanmalarda meydana gelir” şeklinde konuştu. (Mehmet Eren, Emin Nazlı - İLKHA)