19 Mart’ta meydana gelen don olayı, 30 Mart’ta kar yağışı ve don olayı ve 17 Nisan’da dolu yağışı kayısı, fındık, ceviz ve diğer birçok çiçek açmış meyve ağacıyla tarım arazisini vurdu.
Don olayı yüksek rakımlı köylerde fındığa yüzde 70, cevize ise yüzde 100 zarar verdi.
Don olayından özellikle palaz fındık daha fazla etkilendi. Bu yıl fındık ürününde rekolte (yıllık ürün ) düşük olur. Kar yağışından önce havalar sıcak gidince fındık ve kaysı da çiçek açtı. Don olayı ile birlikte bu çiçekler olduğu gibi kurudu. Fındık ve kayısı meyveye dönünce zararın boyutu daha iyi anlaşılacak. Cevizdeki zarar ise maalesef %100 oldu.
Rakımı 170 ile 200 metre arasındaki yerlerin zarar oranı %20 ile %30 arası seyrederken, 200 ile 300 metrelik alanların zarar oranı %30-%50, 300 ile 400 metre arası %50-%75, 400 ile 500 metre arası % 75-%90 ve 500 metre üstü alanların zarar oranının % 90’ın üstünde. Özellikle 400 metrenin üstündeki bölgelerde zarar oranının büyük olacağı, çünkü 400 metre rakımının üstünün bu yıl için kendini yenileme şansının olmadığı belirtiliyor. Ancak 400 rakımının altındaki bölgelerde yapraklar az zarar gördüğü için mayıs ayının 20’lerine kadar buralarda yeni doğumlar olabilir. 600-650 rakımının üstündeki yerlerde ise fındık dalları ve yeni sürgünler de zarar gördüğü için seneye uç kurusu görülme ihtimalinin yüksek olduğu tahmin ediliyor.
Tarım sigortası olanlar zararlarını karşılamak için sigortadan yararlanabilecekler. Ancak çoğu kişinin tarım sigortası yok. TARSİM (tarım sigortaları havuzu)adındaki sigorta kuruluşundan çoğu vatandaş habersiz. Sigortası olanlar en azından bir miktar zararlarını karşılayabilir. Sigortası olmayanlara da zararlarının bir miktar ödeneceği Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından açıklandı. Tabi ki vatandaşın zararının karşılanması için sigortası olanlar TARSİM’e sigortası olmayanlar ise bulundukları yerlerdeki resmi kuruluşlara başvurması gerekir.
Don olayı sebebiyle bu sene kayısı, fındık ve ceviz fiyatları yüksek olacak. Haliyle kayısı, fındık ve cevizli ürünlerinde fiyatları yüksek olacaktır.
Dona karşı kimi önleyici tedbirlerde mevcuttur. Ancak üreticinin çoğu donu önleyici tedbirlerden habersizdir. Ya da uygulayacak imkânlara sahip değildir.
Uzmanların ifade ettiği üzere bitkilere uygulanacak farklı işlemler, bitkilerin don olayına karşı direncini arttırabilir ve en az zararla kurtulmasını sağlayabilir. Bu işlemlerin uygulanabilir ve ekonomik olması önemlidir. Bu işlemlerden bazıları şunlardır:
En fazla hava akımına imkân verecek bitki dikimi, önerilen tarihlerden önce bitki dikimi yapılmaması, iyi toprak verimliliği ve uygun su kaynaklarının yararlı etkilerini sürdürmektir.
Don olayına karşı dayanıklılığı arttırmak için kimyasallar ve bitki hormonları kullanılabilir. Aynı tarihte çiçeklenen belirli meyvelerin çeşitleri, dayanıklılık konusunda belirgin farklılıklar gösterir. Bundan dolayı hassas olanların çıkartılması ve dirençli olanların üretilmesi don riskini azaltacaktır. Daha geç çiçeklenen elma türleri (çeşitleri), sert kışlık buğday, yulaf çeşitleri ve dona daha dayanıklı çilek çeşitlerine, don olayına hassas bölgelerde her zaman ihtiyaç duyulur. Yapılacak çalışmalarda başarı, hassaslık veya dayanıklılık ile ilgili nedenlerin açıklanmasında
sağlanacak gelişmelere bağlıdır.
En uygun bitki seçimi ile ilgili genel bilgiler ise şunlardır:
Don meydana gelen bölgelerde ve şiddetli iklimlerde uzun boylu gelişen bitki türleri seçilerek; hassas çiçekler veya meyveler yer seviyesindeki soğuk havadan uzaklaştırılarak korunur.
Vadi tabanlarında, dar havzalarda, çukur bölgelerde dona hassas bitkilerin yetiştirilmesinden kaçınılmalıdır. Dağlık bölgelerde ve tepelerde güneye bakan daha sıcak eğimler; bağ, meyve ve erkenci patates için en uygun yetiştirme alanlarıdır.
Göl, rezervuar, nehir gibi geniş su kütlelerine yakın bölgelerde don riski daima azdır. Ağaçlık alanlar soğuk havayı saptırarak eğim aşağı uzaklaştırırlar. Bu nedenle ağaçlık alanların korunması önemlidir. Dona hassas bitkilerin yetiştirildiği arazilerde toprak işlemesinden kaçınılmalıdır. Don riski olan bölgelerde, dona hassas bitkilerin özellikle yonca arazileri, çayır, tahıl, çalılık, fidanlık yakınlarında yetiştirilmesinden kaçınılmalıdır. Don riskinin arttığı zamanlarda herhangi bir şekilde toprağın gevşetilmesinden kaçınılmalıdır.
Don olayına hassas bitkilerin yetiştirildiği yerlerde, don tehlikesi başlamadan önce yabancı otlar temizlenmeli, ancak başka hiçbir kültürel işlem yapılmamalıdır.
Atmosfere giden radyasyonun durdurulması (suni sis ), ısı yalıtımı ve havanın karıştırılması gibi aktif yöntemlerde mevcuttur. Bu yöntemlerle ilgili daha geniş bilgiler araştırılarak öğrenilebilir.
Allah’a emanet olun.