Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 65. Hükûmetin Başbakanı Binali Yıldırım'a, hizmet süresince gösterdiği başarı dolayısıyla “Devlet Şeref Madalyası” tevdi etti. Törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dostluk, yolun sıkıntılarına karşı beraber göğüs germektir.” dedi.
Erdoğan şöyle konuştu: “Kadim yol ve mesai arkadaşım Binali Bey’e ülkemize yaptığı hizmetler sebebiyle bir kez de sizlerin huzurunda şükranlarımı sunuyorum. Kendisini bugüne kadar gerçekleştirdiği başarılı çalışmalar dolayısıyla şahsım, milletim ve devletimiz adına bir kez daha tebrik ediyorum. Elbette milletimizin hafızası ve tarih yapılan hizmetlerle sarf edilen çabaların en büyük hakemidir.”
“Önce yoldaş, sonra yol” atasözünü hatırlatarak, hayatın her alanında yol arkadaşlığı ve gönül dostluğunun önemine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan “Ancak, bu sözün asıl hikmetini ve manasını bulduğu yer siyasettir, devlet idaresidir. Siyasette aynı ideallere inandığınız, aynı değerleri paylaştığınız, gönül ve fikir birliği içinde hareket ettiğiniz yol arkadaşlarımızın değeri her şeyin üstündedir. Türlü imkânlarla, zorluk ve badirelerle dolu siyaset yolculuğu, ancak sizi anlayan, sizinle aynı hedeflere kilitlenen yol arkadaşlarınızla yürünebilir. Her zaman ifade ettiğimiz gibi, hayatta en büyük zenginlik dost biriktirmektir. Allah’a hamdolsun, 40 seneyi aşan zorlu siyaset yolculuğumuzda Rabbim bizlere Binali Bey gibi güzel dostlar, sağlam dostluklar nasip etti. 1970’lerin sonunda Kasımpaşa’da Millî Selamet Partisinin gençlik kollarında başlayan dava arkadaşlığımız bugünlere kadar ulaştı. Dostluk, en çok da keder ve kader ortaklığıdır. Dostluk, yolun sıkıntılarına karşı beraber göğüs germektir. Binali Bey ile 40 yıllık dostluğumuz pek çok imtihanı başarıyla atlatmıştır. Üstesinden geldiğimiz her badireyle, paylaştığımız her acı ve sevinçle dostluğumuz daha da perçinlenmiş, çelikleşmiştir.” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Binali Yıldırım’ın en meşakkatli zamanlarda uzun yollardan gelerek, dertlerine, sıkıntılarına, mutluluklarına ortak olduğunu, onun için de Ulaştırma Bakanı olduğunu dile getirerek “Kendisi 40 yıllık yoldaşlığımızda bizleri hiçbir zaman yolda bırakmadığı gibi, bazıları gibi yolunu da şaşırmadı. Üstlendiği her vazifeyi, deruhte edilen her görevi ehliyet, liyakat ve prensiplerine sadakatle en güzel şekilde yerine getirdi. Gücünü ve itibarını makamından alanlardan değil, icraatlarından, millete yapmış olduğu hizmetlerden alan bir arkadaşımız oldu.” şeklinde konuştu.
“15 Temmuz ihanetinin akim bırakılmasında Başbakan Yıldırım’ın çok önemli bir payı vardı”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm bunların Binali Yıldırım’ın çok büyük emeğinin, katkısının ve desteğinin olduğu eserler olduğunu, ancak onun asıl 15 Temmuz gecesi milletin gönlündeki yerini pekiştirdiğini ifade ederek, “Uçak seslerinin gecenin karanlığını deldiği, köprülerin darbeciler tarafından tutulmaya başlandığı, halkımızın daha ne olduğunu anlamaya çalıştığı bir anda, Binali Bey televizyonlardan yaptığı açıklamayla gerçekten tarihî bir duruş sergilemiştir. 15 Temmuz ihanetinin akim bırakılmasında o gece Cumhurbaşkanı, Başbakan, bakanlarımız ve milletvekillerimiz, birçok yargı mensuplarımız sivil iradenin milletimizle omuz omuza darbeciler karşısında yekvücut olarak verdiği mücadelenin çok önemli bir payı var.” dedi.
“Siyasi hayatımız boyunca millete efendilik değil, hizmetkârlık yaptık”
Cumhurbaşkanı Erdoğan siyaseti uzun soluklu bir hizmet anlayışı olarak benimsediklerini belirterek, “Biz emanetçisi olduğumuz makamlara önce Allah’ın takdiri, sonra milletimizin teveccühüyle geliyoruz. Üstlendiğimiz tüm görevleri de geride hoş bir seda bırakmanın vasıtası olarak görüyoruz.” dedi. 40 yılı aşan siyasi hayatları boyunca millete efendilik değil, daima hizmetkârlık yaptıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerine şöyle devam etti: “Milletin emanetini namusumuz bilip, canımız pahasına ona sahip çıktık. Bugüne kadar hamdolsun haktan güçten alarak halka hizmet etmenin şerifine nail olduk. Vatandaşlarımız arasında ayrım yapmadan bize oy versin-vermesin hiç kimseyi ötekileştirmeden 81 milyonu kucakladık. Şu ilden-şu ilçeden bize oy çıktı-çıkmadı, buna bakmaksızın bütün altyapılarına varıncaya kadar illerde, ilçelerde bu hizmetleri yürüttük. Aklını hırslarının emrine veren muhterislerin eleştirilerine, sabotajlarına aldırmadan gecemizi gündüzümüze katarak ülkemizi kalkındırmanın mücadelesini verdik. Aşkla, tutkuyla, sarsılmaz bir sevdayla bağlı olduğumuz bu güzel ülkeyi hedefleriyle buluşturana kadar yolumuza devam edeceğiz. Ferdi olmaktan her zaman gurur duyduğumuz Türk milletini muasır medeniyetler seviyesinin de üstüne taşıyana kadar asla durmayacağız. Bu zorlu yolculukta en büyük güç kaynağının aziz milletimizin desteği ve duasıyla birlikte dostlarımızın varlığıdır. ”
Madalya tevcihinden sonra söz alan TBMM Başkanı Yıldırım, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Başbakanlık mührünü sundu ve yaptığı kısa konuşmada, “Allah daima elinizden tutsun ve bu millete hizmet yolunda sizi, dava ve yol arkadaşlarınızı, mücadelenize omuz veren herkesi yediden yetmişe aziz milletimizi, güzel ülkemizi adalet ve hukuk ekseninde güçlenen devletimizi payidar kılsın” temennisinde bulundu.
İLKHA