YA RABBİ! Günahlara bulaşmamakta direnip sabretmenin nefsin muttakileşmesine kaynaklık ettiğini, ibadette bulunup sabretmenin hakka yakınlaşmayı sağladığını ve belalara sabretmenin ilahi kaza ve kadere razı olma imkânını doğurduğunu bize idrak ettir.
YA RABBİ! Sabrın, belaları insana kolaylaştırdığını, azim ve iradeyi güçlendirdiğini ve ruha istikrar bahşettiğini, sabırsızlığın ise iradeyi zayıflatıp aklı gevşettiğini, kişinin kalbini ızdıraplı ve korkulu kılıp sarstığını bize idrak ettir. Bizi uygun olsun−olmasın herkese şikâyette bulunan kimselerden eyleme.
YA RABBİ! Sabrın, gönlü ızdıraptan, dili şikâyetten ve uzuvları uygunsuz davranışlardan sakındırdığını, sabırsızlığın ise üzerimizdeki musibeti hafifletmeyip arttırdığını bize idrak ettir.
YA RABBİ! Bizi Hak’tan gelen bir musibete tahammül edemeyen, kendisinden binlerce nimet aldığı veliy−i nimetinden bir musibet görünce herkese şikâyette bulunan kimselerden eyleme.
YA RABBİ! Bize İslam’a davet yolunun azığı olan sabrı ver. Nefsimizi sabırla terbiye et.
YA RABBİ! Nefsimizin şehvet ve arzularına, çıkar ve tamahına, zaaf ve kusurlarına, bıkkınlık ve aceleciliğine karşı bize sabır ver.
YA RABBİ! İnsanların noksanlık, zaaf, cehalet, kötü niyet, sapık karakter, bencillik, gurur, kaypaklık ve aceleciliklerine karşı bize sabır ver.
YA RABBİ! Farklı etki ve tepkilerden doğan acı, çile, öfke, sıkıntı, daralma, bıkkınlık ve umutsuzluğu sabırla hafiflet.
YA RABBİ! Elimizden gelen mücadeleyi verdiğimiz halde takdir etmediğin için geciken zafer karşısında bize sabır ver.
YA RABBİ! Kendilerinin maddi ve manevi kurtuluşu için mücadele ettiğimiz halkın bizi anlamayıp bize eziyet vermelerine karşı bize sabır ver.
YA RABBİ! Bizim gibi İslam için mücadele eden kardeşlerimizle birbirimize destek olmamız gerekirken birbirimize karşı cephe almamızın yanlış bir iş olduğunu hepimize idrak ettir. Ve aramızdaki her türlü fitneyi kaldır. Bizi sırat-ı müstakim üzerine birleştir. Senin ve hepimizin düşmanı olan kafir, zalim ve münafıklara karşı tek saf (Bünyan-ı Marsus) gibi yap. Hatalarımızı affet. Yüce Kur’an’ın övdüğü “Mü’minlere karşı şefkatli, kâfirlere karşı ise şiddetlidirler” ahlakı ile ahlaklandır. Birbirimize karşı yaptığımız hatalara tahammül etmek için hepimize hilim ve sabır ver ki, aramızda hiç problem çıkmasın, şeytanlar da sevinmesinler.
YA RABBİ! Düşmanın azmasına, tağutların kibrine, şerrin büyümesine, şehvetin galebesine, kibir ve gurur gösterilerine karşı bize sabır ver.
YA RABBİ! Nasıl ki insan bir şehirden geçerken orada hastalanıp belalara maruz kalırsa, oradan nefret edip derhal ayrılmak ister. Ve eğer daha güzel bir şehir biliyorsa oraya göç eder. Yok eğer oraya gidemiyorsa hasretini çeker ve gönlünü oraya hicret ettirir. Bunun tersine de eğer insan bir beldede lezzet ve mutluluk görürse tattığı lezzet oranında oraya bağlanır ve oradan ayrılmak istemez. İşte böylece Allah−u Teala’nın biz Müminlere bela göndermesinin, dünyaya bağlanmayı engelleyip ahirete yönelmeyi sağlaması açısından bizim faydamıza ve hayrımıza olduğunu bize idrak ettir. Başımıza gelen tüm bela ve musibetlere sabretmeyi nasip et.
YA RABBİ! Bela ve musibetin Allah−u Teala’yı daima hatırda tuttuğunu, Zat−ı Akdes’e daima niyaz edip, münacatta bulunmaya vesile olduğunu ve Allah’ın zikri ve fikriyle hemhal olmayı sağladığını bize idrak ettir. Ve bizi hem darlıkta hem de bollukta Allah-u Teala’yı hatırda tutan, O’na münacatta bulunup zikrini çekenlerden eyle.
YA RABBİ! Senin katında bulunan bazı makamlara, belalara katlanma dışında bir yolla ulaşılamayacağını; peygamber ve evliyaların, belalara maruz kalmaları açısından insanların öncüleri olduğunu bize idrak ettir.
YA RABBİ! Dünyanın ne Allah-u Teala’nın kerem ve mükâfat ne de ceza ve azap diyarı olduğunu; dünyadaki nimetlerin zahmet ve sıkıntılarla iç içe olduğunu ‘şaki’ ile ‘said’in, ‘itaatkâr’ ile ‘asi’nin birbirinden ayrılıp ayıklandığı bir faaliyet âlemi olduğunu bize idrak ettir.
İnzar Dergisi