Duaya Dair

Hamd, kendisine yapılan duâlara karşılık veren, mü’mini dergahından eli boş döndürmeyen, Alemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur.

Hamd, kendisine yapılan duâlara karşılık veren, mü’mini dergahından eli boş döndürmeyen, Alemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur. Salat ve selam muttakilerin imamı, mücahitlerin önderi, davamızın rehberi Hz.Muhammed Mustafa’ya, ali beytine, ashabına, evliyalara salihlere, sıddıklara, şehitlere ve kıyamete kadar onların yolunu sürdürecek olan mü’min kullara olsun.

Geçen sayımızda dua öncesi adaba dair bazı hususlara değinmiştik. Bu sayımızda da duamıza geçmeden önce kısaca ‘dua’ ile ilgili bazı ayrıntıları vermemiz inşallah yerinde olacaktır:

Dua, Allah-u Teala’nın bize emrettiği, onunla bize değer verdiği ve icabet edeceğini va’d ettiği bir ‘ibadettir’

Deki: “Duanız olmazsa Rabbim size ne diye değer versin ki?” (Furkan-77)

Resulullah aleyhissalatu Vesselam’ın hadisi şerifleri ve hayatı incelendiğinde  Allah’ın emrine uyarak onun da duaya çok önem verdiği, adeta attığı her adımla beraber dua ettiği görülür. “Allah azze ve celle nezdinde duadan daha değerli bir şey yoktur.” (Tirmizi-ibni Mace)  “Dua, ibadetin özüdür.” (Tirmizi)

Duanın her açıdan insan üzerinde büyük  tesirleri vardır. Duâ vesilesiyle Allahu Teala’ya karşı acziyetimizi, kulluğumuzu anlarız, ihtiyaç ve sorunlarımızı sadece Allahu Teala’ya iletip başka hiç bir  varlığın kontrolü altına girmeyeceğimiz gibi fayda ve zararların da sadece ondan geldiğini  tam olarak idrak ederiz. En zor ve sıkıntılı anlarda her şeye kâdir olan Allah celle celaluhuya ihtiyaçlarımızı iletince sorunlarımız hafifler, kalbimiz sükun ve  huzur bulur. Ve daha pek çok  fayda ve sonuçlar…

Her ne kadar duanın daha makbul olduğu yer, zaman ve mekanlar varsa da duanın sürekli yapılması, hem darlıkta hem de ferahlıkta yapılması, samimice ve kabul edileceğine inanılarak yapılması, özel ve şahsi dualarla beraber tüm ümmeti hatta insanlığı ilgilendiren duaların da yapılması daha faydalı olacaktır.

Duanın adabı ile  ilgili de bazı hususları tekrarlamakta fayda vardır:

Kıbleye dönerek diz üstü oturmak, iyi halleri ve faziletli vakitleri seçmek, duadan önce ve sonra Allah celle celaluhuya hamd ve sena etmek. Resulullah aleyhissalatu vesselama salavatı şerife getirmek, kabul olunacağı inancıyla dua etmek, tereddüt etmemek, Allah celle celaluhunun güzel isimlerini ve sıfatlarını vesile yaparak dua etmek, Resulullah aleyhissalatu vesselamdan sahih olarak nakledilen duaları tercih etmek, duanın sonunda dua edenin ve varsa dinleyip katılanların ‘amin’ demesi…

Tercih edilen dualardan pasajlar vermeye başlayabiliriz:

Hamd, salat ve selamdan sonra:

Ya Rabbi!... Allahu  Teala dışında insanlara fayda  veya zarar verebilecek başka bir gücün bulunmadığını, O bir fayda dilerse  hiç kimsenin önleyemeyeceğini, yine O dilemezse  hiç kimsenin  ne zarar nede fayda veremeyeceğini bize idrak ettir. Tüm yardımı, mutluluğu ve faydayı Allah’tan beklemeyi, yine zarardan ve şerden korunmak için O’na sığınmayı ve Allahu Teala dışındaki hiç bir şeyin fayda  veya zarar veremeyeceğini bilerek yaşamayı son nefesimize kadar böyle yaşamayı bize nasıp et.

Ya Rabbi!... İnsana hayat veren ve alanın Allah olduğunu, Allah dışındaki diğer tüm varlıkların bir hücreye bile hayat verip alamayacaklarını, ölüm ve hayat üzerinde  tek tasarruf sahibinin yüce Allah olduğunu bize idrak ettir. Allah yolundaki cihatta ölüm korkusu duymadan; eğer Allah’ın takdir ettiği ecel gelmemişse  tüm kainat bir araya gelse bizi öldüremeyeceğini, yok eğer ecelimiz gelmişse  evimizde de otursak öleceğimiz bilinciyle cihad etmeyi, korku ve  telaşın ölümü ertelemeyeceğini bilerek davranmayı ve son nefesimize kadar böyle yaşamayı bize nasip et.

Ya Rabbi!...Duâlara karşılık verenin ve istekleri karşılayanın yüce Allah olduğunu, O’nun dışında hiç bir şeyin istekleri karşılayamayacağını, fıtrat ve yönelişin Allah’a olduğunu, bollukta fıtrat boş olsa bile darlıkta tekrar O’nun hatıra geldiğini, Allah’tan başka güç ve kuvvet sahibinin olmadığını, Allah dışındakiler dünyada ne kadar üstün  görünürlerse  de bunun geçici, çürük ve sonuçsuz  olduğunu, yalnızca Allah’tan  korkulması ve O’na tevekkül edilmesi gerektiğini ve tüm bunlardan sonra  tek kanun koyucu ve hüküm sahibinin yüce Allah olduğunu bize idrak ettir. Sadece Allah’a dua edip yönelmeyi, sadece O’nun dostluğuna güvenmeyi, sadece  O’ndan korkup tevekkül etmeyi ve tüm yaşayışımızda sadece O’nun hükümlerine uyup  düşmanlarına karşı cihad etmeyi  ve son nefesimizi böyle vermeyi bize nasip et..

Ya Rabbi!... Bizi hayatın her alanında Allahu Teala’nın ilahlığını kabul eden tüm yaşayışını Allah’ın hükümlerine göre düzenleyen, yalnızken, aile yaşamında, toplum içinde, devlet idaresinde, kainatın işleyişinde tek hükümranın yüce Allah olduğu inancıyla davranan mü’minlerden eyle. Ve son nefesimizi bu inanç üzere vermeyi nasip et.

Ya Rabbi!... Gece  karanlığında karıncanın yürüyüşünden daha gizli olan şirkten  ebediyen  bizi muhafaza et.

Ya Rabbi!.. Gayb perdeleri ortadan kalksa, sıratı, cenneti ve cehennemi gözlerimizle görsek bile imanımızda bir artışın olmayacağı derecede Ahirete kamil bir iman ve son nefesimizi o iman üzere vermeyi bize nasip et.

Ya Rabbi!... Dünyanın, ahiretin tarlası olduğunu, dünyada yapacağımız ve yaptığımız her şeyin hesabını orada vereceğimizi, dünyanın asli bir barınak ve yaşam yeri değil de Ahiret’teki yaşam şeklimizi belirleyecek bir imtihan yeri olduğunu bize hakkıyla idrak ve iman ettir. Ve bu düşünceyle yaşamayı ve son nefesimizi böylece vermeyi bize nasip et.

Ya Rabbi!..Bizi çok kısa bir süre kalacağımız dünya için değil de Ahiret için sermaye biriktiren, imtihanı her an bitebilecek düşüncesiyle sürekli hazırlıklı olan, yüzü asıl hayatını geçireceği yurduna dönünce, hem mutlak dostuna hem de gönderdiği sermayesine ulaşacağı için sevinen mü’minlerden eyle. Bizi, geçici bir süre için kalacağı dünya hatırına sermaye biriktirip asıl yaşam yerine hiç bir şey göndermeyen, aniden oraya yolculuk başlayınca da müflis olarak giden kimselerden eyleme.

Ya Rabbi!.. Gelecek her şeyin yakın olduğunu ve gittikçe yakınlaştığını, bu bağlamda ahiret diyarına ulaşmanın da an meselesi olduğu bilinciyle yaşamayı ve son nefesimizi böylece  vermeyi bize nasip et.

Ya Rabbi!... Bizi Cennetine yerleştir ve bizi Cennete götürecek amel ve ibadetlere muvaffak kıl.

Ya Rabbi!... Bizi Cehennem azabından koru ve bizi cehenneme götürecek söz, fiil ve davranışlardan muhafaza et. Bu konuda bize yardım et.

Ya Rabbi!... İnsanı Cennete götüren yolun dikenlerle, sıkıntı, zorluk, zahmet, bela ve çilelerle dolu olduğunu, cehenneme giden yolların sahte ve geçici olan lezzet, güzellik ve cazibelerle dolu olduğunu bize hakkıyla idrak ettir ve bizi cennet yoluna girenlerden eyle.

Ya Rabbi!...Büyüklüğün nispetinde büyük olan azabından bizi muhafaza eyle ve yine büyüklüğün nispetinde büyük olan ikramına bizi mahzar kıl.

Ya Rabbi!.. Kafirlerin “eyvah keşke toprak olsaydım” dediği günden bizi muhafaza et.

Allah’ın gazabından yine Allah’a sığınırız.

Amin velhamdulillahi Rabbil Alemin.

İnzar Dergisi
 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

İslam Ve Kuran Haberleri

2025 hac kayıtları 15 Kasım'a kadar yapılabilecek
"Gıdada haram ve helale dikkat edilmemesi toplumsal çöküntüye neden olur"
Kazasının olup olmadığıyla ilgili şüphesi bulunan kimsenin durumu
Kurban edilen hayvan kanının alna sürülmesi doğru mudur?
Namazda gözleri kapatmak mekruh mudur?