Geçtiğimiz hafta Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile daha önceki Bakan Yardımcısı Profesör Doktor Mahmut Özer, Ziya Selçuk'un yerine yeni Milli Eğitim Bakanı olarak atandı.
Böylece Ziya Selçuk’un istifasının ardından göreve getirilen Mahmut Özer, AK Parti iktidarındaki 8’inci Milli Eğitim Bakanı oldu.
Her yeni eğitim bakanıyla birlikte yeni bir düzenleme ve değişiklik getirilmesi ile eğitim gibi kritik bir alanın adeta bir “yapboza” dönüşmesi, sürekli öğrencilerin, eğitimcilerin ve eğitim sendikalarının eleştirilerine konu olmuştu ve oluyor.
Milli Eğitim Bakanlarının değişmesi ve mevcut eğitim sistemini İLKHA’ya değerlendiren Memur-Sen ve Eğitim Bir-Sen Gaziantep Şube Başkanı Ahmet Gök, önemli açıklamalarda bulundu.
Türkiye’deki eğitim sistemini tartışmak gerektiğini ifade eden Gök, eğitimdeki mevcut sorunun eğitim sistemi sorunu olduğunu söyledi.
Eğitim sisteminin batının tesirinden kurtarılması ve yönünün değiştirilmesi gerektiğini ifade eden Gök, eğitim sisteminin inancımız doğrultusunda yeniden inşa edilmesi gerektiğini söyledi.
Eğitimde yaşanan sorunların çözüme kavuşturulması için eğitim sisteminin yönünün değiştirilmesi ve toplumun kendi inanç, ahlak, kültür, mili ve manevi değerlerini temel alan eğitim sistemine geçilmesi gerektiğini söyleyen Gök, bunun içinde sistemin değişmesi gerektiğini belirtti.
Eğitim müfredatının da buna göre dizayn edilmesi gerektiğini belirten Gök, yıllardan beri dile getirilen “Dindar Nesil Projesi” için Milli Eğitim Bakanlığı’nın daha somut adımlar atması gerektiğini ifade etti.
“Sistemin değişmesi lazım”
Yeni Milli Eğitim Bakanı Profesör Doktor Mahmut Özer’e başarılar dileyen Gök, “Milli Eğitim Bakanlığında yeni bir değişiklik söz konusu. Mahmut Özer bakanımız göreve başladı. Öncelikle sayın bakanımıza başarılar diliyorum. İnşallah memleketimiz adına güzel işlere imza atar ve hayırlı işler gerçekleşir. Memleketimizde Milli Eğitim Bakanları değişiyor ama bana göre sistemin değişmesi lazım. Biz uzun zamandan beri bunu ifade ediyoruz.” dedi.
“Halkın inanç başta olmak üzere değerlerini esas alan bir müfredata geçmeliyiz”
Yıllardır göreve başlarken Rahman ve Rahim olan Allah'ın (Celle Celaluhu) adıyla başlayacak, Fulbright sistemi başta olmak üzere emperyalist, komünist ve siyonist düşünce akımlarının izlerini ve etkilerini eğitim sisteminden söküp atacak bir bakan hayal ettiklerini belirten Gök, şunları söyledi:
“Eğitim sistemimize yerleştirilmiş olan Fulbright başta olmak üzere bütün emperyalist, siyonist ve komünist etkilerden arındırılmış bir eğitim istiyoruz. Bizim kadim bir medeniyetimiz var; bu kadim medeniyetimizden gelen değerlerle bürünmüş, ders kitabından müfredatına kadar bütün eğitim materyallerinin bizim kendi öz değerlerimizle şekillenmiş gerçekten ismi gibi yerli ve milli bir eğitim politikası oluşturacak bir bakan hayal ediyorum. İnşallah bu bakan Mahmut Özer bakanımız olur. İnşallah bu bakan bize bunu gösterir, bunu yaşarız.”
“Eğitim sistemimiz inancımız doğrultusunda yeniden inşa edilmeli”
Milli ve manevi değerlere önem veren yeni bir müfredatın hazırlanması gerektiğini ifade eden Gök, Çünkü bizim müfredatını Fulbright tarafından hazırlanmış bir müfredat. Bazen bazı küçük dokunuşlar yapılıyor ama sistemin özünü değiştiremiyoruz. Bizim kendi değerlerimize hitap eden bir müfredata ihtiyacımız var. Ders kitaplarımızın, bütün ders materyallerimizin bu şekilde şekillenmesine ihtiyacımız var. Çünkü bizim değer anlamında batıdan alabilecek hiçbir şeyimiz yoktur. Teknolojiyi, bilimi ve fenni elbette alacağız. Zaten bizim inancımızda, ‘ilim Çin'de bile olsa gidin alın’ diyor. Dolayısıyla da elbette bunları alacağız ama bizim kadim medeniyetimizden gelen, bizi biz yapan değerlerimizi çocuklarımıza ve yeni nesillerimize vermemiz lazım ki millet olarak ayakta durmaya devam edebilelim. Bizim milli eğitimde yerli ve milli bir müfredata ihtiyaç var. İnşallah Mahmut Özer bakanımızla bu gerçekleşir. Benim hayalim temennim bu yöndedir.” ifadelerini kullandı.
“Mevcut eğitim sisteminde mutlaka revizyona gidilmesi gerekiyor”
Gök, mevcut eğitim sisteminde milli ve manevi değerlerine bağlı bir nesilin yetişmesinin mümkün olmadığını belirterek, “Bizim kadim değerlerimiz var. Bu değerlerimizin en başından gelen ise dini değerlerimizdir. Cumhurbaşkanımız da ‘dindar nesil yetiştirilecek’ diye demişti. Fakat bugüne kadar Milli Eğitim Bakanlığı’nda bununla ilgili bir kaygı ve çaba göremedim. İnşallah bundan sonra bu gerçekleşir. Bizim milletimizi millet yapan, bizi biz yapan değerlerimizle tekrar buluşma mecburiyetimiz var. Bunu da eğitim sistemi ile gerçekleştireceğiz, bu eğitim sistemini mutlaka değiştirmemiz lazım. Yeni bakanımızın da şahıslarla uğraşmak yerine sisteme odaklanması gerekir. Bu sistemde mutlaka revizyona gidilmesi gerekiyor. En başta müfredat olmak üzere daha sonra ise bu müfredata uygun ders materyalleri ve kitaplarını aşağıya doğru yayacak, bizim değerlerimizi ön plana çıkaracak bir oluşuma ihtiyaç var. Bunun gerçekleşmesi gerekiyor ve inşallah bunun gerçekleştiğini görürüz.” şeklinde konuştu.
“Okulların yüz yüze eğitime açılması lazım”
Bakan Özer’in salgın nedeniyle bir dönem kapalı tutulan okulların eylül ayında açılması için ellerinden geleni yapacaklarını ifade etmesinin önemli olduğunu belirten Gök, “Yaklaşık 2 yıldır devam eden bir pandemi süreci ile karşı karşıyayız. Pandemi eğitim sistemini çok olumsuz etkiledi, hatta en fazla zarar verdiği alanlardan bir tanesi ‘eğitim’ diyebiliriz. Yaklaşık 2 yıldır okullarımız kapalı ve bu yüzden sayın bakanımızın bu açıklamasını önemsiyorum. İnşallah okullar bir daha kapanmamak üzere açılır ve yüz yüze eğitim şeklinde devam eder. Bununla ilgili de her türlü tedbirin alınması gerekiyor. Okullardaki hijyen ve hizmetli probleminin çözülmesi gerekiyor. Başta bunlar olmak üzere bütün tedbirlerin alınıp okulların yüz yüze eğitime açılması ve altyapının buna göre hazırlanıp devam etmesi gerekiyor. Çünkü hiç bir sistem yüz yüze eğitimin yerini alamıyor. Bu süreç açık bir şekilde bize bunu gösterdi. O yüzden inşallah alınacak tedbirlerle okullar eylül ayında açılır ve bir daha kapanmamak üzere devam eder.” diye konuştu.