Millî Eğitim Bakanlığınca hazırlanan yeni eğitim öğretim yılı takvimine göre 31 Ağustos’ta başlayacak olan 2020-2021 eğitim-öğretim yılı, ilk ara tatilini 16-20 Kasım'da yapacak.
Birinci dönem 22 Ocak Cuma günü sona erecek. Yarıyıl tatili ise 25 Ocak Cuma günü başlayacak 5 Şubat Cuma sona erecek. İkinci dönem, 8 Şubat Pazartesi günü başlayacak. İkinci dönem ara tatili ise 12-16 Nisan'da olacak. Eğitim öğretim yılı ise 18 Haziran Cuma günü sona erecek.
Belirlenen eğitim-öğretim yılı takvimini ve pandemi sürecindeki öğretim koşullarını değerlendiren Eğitim Bir-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Ramazan Tekdemir, yeni hazırlanacak program için bazı hatırlatmalarda bulundu.
“Telafi eğitiminin yapılması şart”
Tekdemir, “2020-2021 eğitim-öğretim yılının ders zili 31 Ağustos’ta çalacak. Pandemi nedeni ile okullara ara verilen dönemde öğrencilerin eğitim ve öğretim alanlarında oluşan kaygılarını, konu ve kazanım eksikliğini gidermeye yönelik telefi uygulamaları başlaması gerekir. Birinci dönemin ilk 3 haftasında ağırlıklı olarak telafi eğitiminin yapılması şart olmakla birlikte ders saati yeterli değildir. Yıl boyunca ders programı mantığının ünitelendirilmiş yıllık planları ve ders kazanımlarının bu ihtiyaç doğrultusunda şekillendirilmesi gerekir.” dedi.
Ders zili başlangıç tarihinin 31 Ağustos olarak açıklanmasının çok sıkı ve hızlı bir tedbiri zorunlu kıldığına dikkat çeken Tekdemir, “Öncelikle bu eğitim-öğretim yılı normal bir takvim süresi içerisinde ilerlemeyecek. Her an esnek ve esnetilebilen çok alternatifli bir eğitim-öğretim yılı olarak tasarlanacak. ‘Yeni Normal’ dönemin ilk eğitim-öğretim yılı şüphesiz sancılı ve kaygılı olacak. Ancak, bu sancı ve kaygı sürecini nispeten rahatlatacak bir dizi tedbirin alınması, işimizi ve içimizi rahatlatacaktır.” ifadelerini kullandı.
Ramazan Tekdemir
“Okul ve sınıf alanlarının karakterize edilmesi gerekir”
Okulların açılmasının erken bir tarih olarak planlandığını söyleyen Tekdemir, “Kontrollü sosyalleşme tedbirinin sıkılaştırıldığı, veba sayılarının yukarı yönde seyir ilerlediği bir dönem yaşıyoruz. Yeni normal döneme ait okul ve sınıf alanlarının karakterize edilmesi gerekiyor. Doğu ve Güneydoğu başta olmak üzere öğrenci sayılarının kalabalık, okullardaki fiziki mekân durumunun problem-arz etkisi gibi, eğitmenlere tedbir almayı zorlayacak. Yeni normal dönem koşullarında temizlik konusunun kat be kat özen ve önem gerektirdiği gibi her okula yeteri kadar temizlik ve hijyen malzemelerinin teslim edilmesi gerekir.” şeklinde konuştu.
Kalabalık sınıf ortamlarında ciddi risk oluşturduğu gerçeğinden hareketle sınıf öğrenci sayılarının azaltılması gerektiğine vurgu yapan Tekdemir, “Gerektiğinde ders saat sayısının azaltılması, okulların fiziki mekânları artırma konusunda gerekli tedbirlerin ivedilikle olması önemlidir. Çeşitli hastalıkları veya kronik rahatsızlığı bulunan eğitim çalışanları için özel tedbirler düşünülmelidir. Bunun yanı sıra aynı durumda bulunan öğrenciler için ayrı sınıflar oluşturulmalı, durumlarına özel eğitim tedbirleri alınmalıdır.” diye belirtti.
“Kantinlere sağlık ve hijyen açısından yeni şartlar getirilmeli”
Okul çalışanları ve öğrencilerinin okul sağlığı çalışmalarında verimli olabilmesi adına sağlık ve eğitim sisteminin iş birliği ve entegrasyonuna da değinen Tekdemir, son olarak şunları söyledi:
“Okullarda sağlık ekipleri tarafından öğrenci ve çalışanlara yönelik tarama, periyodik izleme ve muayene işlemlerinin yapılması gereklidir. Kantinlerin gıda satışlarına ‘Yeni Normal’ döneme ilişkin sağlık ve hijyen açısından şartlar getirilmelidir. Ayrıca okullarda ‘Yeni Normal’ döneme ilişkin ders içerikleri yaygın olarak salgın duyarlılığına ilişkin içerik ve görsellere yerleştirilmelidir. Gerektiğinde salgın konusu bağımsız bir ders olarak tasarlanmalıdır.”
İLKHA