TÜİK’in üçüncü çeyrek büyüme rakamlarını değerlendiren HÜDA PAR Genel Merkezi, beklentilerin altında da olsa arka arkaya gelen küçülme rakamlarından sonra büyüme eğilimine girilmiş olmasının sevindirici olduğunu ifade etti.
HÜDA PAR Genel Merkezi tarafından yapılan haftalık iç gündem değerlendirmesinde ayrıca; termik santraller ve çevre sağlığı, İstanbul Şehir Üniversitesi gibi gündemin öne çıkan başlıkları ele alındı.
Termik santraller ve çevre sağlığı
Termik santrallerin özelleştirme politikalarına değinilen değerlendirmede, “Elektrik Piyasası Kanunu'nun geçici 8'inci Maddesi ile özelleştirme işlemleri tamamlanmış ve özelleştirme sürecinde olan santrallere, çevre mevzuatına uyum yatırımlarını tamamlamaları için geçici bir süreliğine çalışma olanağı sağlanmıştı. Özelleştirme politikaları kapsamında özellikle 2010-2014 yıllarında özelleştirilen santrallerin ve Kamunun işletmiş olduğu santrallerin büyük bir kısmının Çevre Mevzuatına Uyum Yatırımlarını yerine getirmediği görülmüştür. EPK Geçici 8'inci Maddesi ile santrallere çevre ile ilgili yapmaları gereken yatırımların tamamlanması için tanınan süre 31.12.2019 tarihinde dolacaktır.” denildi.
Değerlendirmede, “Tanınan sürenin bitimine günler kala hala birçok santralin gerekli çevre mevzuatına uyum yatırımlarını yapmaması santrallerin özellikle baca filtresi olmadan çalışmaya devam etmesi vatandaşın sağlığını ciddi anlamda tehdit etmektedir. Santrallerin sebep olduğu çevre kirliliğinin başında hava, su, toprak ve ses kirliliği gelmektedir. Bu kirlilik doğal olarak insan, hayvan ve bitkilerin yaşamını da tehlikeye sokmaktadır. Bu kapsamda vatandaşların sağlıklı bir yaşam sürdürebilmesi için ihtiyaç duyulan çevre temizliğinin sağlanabilmesi için gerekli tedbirlerin alınması ve denetimlerin yapılması elzemdir. Özellikle termik santrallerde bacalara filtre takılması büyük bir önem taşımaktadır. Ne termik santrallerden elde edilen enerji ne de siyasi hesaplar insan sağlığından daha değerli değildir.” ifadelerine yer verdi.
3'üncü çeyrek büyüme rakamları
TÜİK’in yılın üçüncü çeyreği için büyüme rakamlarının değerlendirildiği iç gündem değerlendirmesinde, “Buna göre yüzde 0,9 oranında bir büyüme gerçekleşti. Beklentilerin altında da olsa, arka arkaya gelen küçülme rakamlarından sonra büyüme eğilimine girilmiş olması sevindiricidir. Büyümede nicelikten daha önemli olan husus elbette ki niteliktir. Bununla birlikte büyümenin ekonomiyi düzeltmeye katkıda bulunması ve toplumun başta dar gelirlileri olmak üzere bütün kesimlerine olumlu yansıması çok önemlidir.” denildi.
Değerlendirmenin devamında şu ifadeler yer aldı: “Büyümenin alt rakamlarına bakıldığında hane halkı tüketim harcamaları ve hükümet harcamalarının birinci sırada oldukları görülmektedir. Yatırım harcamaları ise 1. çeyrekte yüzde 12, 2. çeyrekte yüzde 22 ve 3. çeyrekte ise yüzde 12 oranında düşmüştür. Yatırımlardaki bu daralma üçüncü çeyrek büyüme rakamları değerlendirilirken üzerinde durulması gereken en önemli husustur. Yatırımdaki bu daralma devam ederse gelecekte çok daha ciddi ekonomik krizlere neden olacak ve işsizlik oranları daha da artacaktır.”
Yatırım harcamalarına ilişkin önerilerin sunulduğu değerlendirmede, “Yatırım harcamalarındaki bu düşüş masaya yatırılmalı, gerekli tedbirler alınmalıdır. Aksi halde bu gidişat, çok tehlikeli bir girdaba dönüşecektir. Üretim ve yatırımın terk edildiği, hükümet harcamaları ile tüketimin gelirlerden çok daha fazla artması, başlı başına ciddi bir ekonomik krizin yaşandığını ortaya koymaktadır. Ekonomik model, yatırımları artırma ve istihdamı yükseltme üzerine kurulmadığı sürece ciddi bir rahatlamanın olması mümkün değildir.” ifadelerine yer verdi.
İstanbul Şehir Üniversitesi
İstanbul Şehir Üniversitesinin özgünlüğünün korunması gerektiği ifade edilen değerlendirmede, “İstanbul Şehir Üniversitesi, bünyesinde 7 fakülte barındıran, 400’den fazla akademisyeni ve 800’ü yabancı olmak üzere 7 bin dolayındaki öğrencisi ile Türkiye’nin, önemli akademik başarıların altında imzası bulunan, saygın vakıf üniversitelerinden biridir. Son günlerde kapatılması, kayyum atanması veya başka üniversitelere devredilmesi ile gündemde yer alan bu üniversitenin, koşullar her ne olursa olsun siyasi meselelere bulaştırılmaması ve özgünlüğünün korunması gerekir.” denildi.
İç gündem değerlendirmesinde son olarak şunlar kaydedildi: “Bununla birlikte, tüm fiziki koşulları tamamlanarak eğitim faaliyetlerini yürüten, ihtiyaca yönelik akademik kadro istihdam eden bir üniversitenin bugün kamuoyu önünde tartışmalı hale getirilerek itibarsızlaştırılmaya çalışılması, kamu menfaatlerine ve eğitim camiasına zarar vermektedir. Öğrencilerin ve akademik kadroların belirsizlikle birlikte yaşayacağı tedirginlik, bir eğitim kurumunun ilim yuvası olma misyonunu zedeleyecektir. Bu nedenle bu eğitim kurumunda çalışan akademik kadrolar ile öğrencilerin daha fazla zarar görmeleri engellenmeli ve tartışmalar, eğitim sürecinin dışında tutulmalıdır.”
İLKHA