HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu partisinin Elazığ’da düzenlediği iftar programına katıldı.
Kuran-ı Kerim tilavetiyle başlayan iftar programına HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu ile birlikte Genel Başkan Yardımcısı Sait Şahin, Elazığ İl Teşkilatından çok sayıda partili, STK temsilcileri, kanaat önderleri ve vatandaşlar katıldı.
HÜDA PAR Elazığ İl Başkanı Yusuf Yüksel selamlama konuşması sonrası bir konuşma yapan HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, son günlerde körfezde yaşanan karışıklığa ve İslam beldelerinde yaşanana çatışmalara dikkat çekti.
"İftar sevincini yaşamakta zorlanan kardeşlerimiz için buradaki kardeşlerimizden dua talep ediyorum." diyen Yapıcıoğlu, İslam beldelerinin baştanbaşa karıştırılmak istendiğine dikkat çekti.
"İslam ümmetinin serveti Müslümanlara karşı kullanılmak üzere silahlara yatırılıyor"
Yapıcıoğlu, "Zaten pek çok yerde karışıklık vardı. Son dönemde malumunuz körfezde sular ısınmaya başladı. İslam ümmetinin evlatları birbirine karşı kışkırtılıyor. İslam ümmetinin serveti Müslümanlara karşı kullanılmak üzere silahlara yatırılıyor." dedi.
Ramazan ayı boyunca katıldığı iftar programlarında dikkatleri Müslümanlar arasındaki kardeşliğe çektiğini belirten Yapıcıoğlu, "Allah bizleri kardeş ilan etmiştir. Kardeşliğin edebiyatını bırakıp, hukukunu yerine getirmediğimiz yerlerde dışarıdan birileri bunu fırsat haline getirerek kullanma yoluna gidiyor. Allah’ın bize asla dost olmayacağını ihtar ettiği küfrün farklı şubeleri, bizim içimizi karıştırmak için aramızdaki hoşnutsuzlukları, içimizdeki sorunları kullanıyorlar. Eğer bu sorunları rahatça kullanıp bizi birbirimize düşürmelerini istemiyorsak, en önce kendi içimizdeki sorunlarımızı adalet temelinde çözmek gibi bir zorunluluğumuz var." ifadelerini kullandı.
"Sorunlarımızı şiddete başvurarak çözmeye çalışırsak birileri aramızdaki bu sorunlardan sonuna kadar istifade edecek"
Hakları gasp edilmiş veya başka türlü hoşnutsuzlukları olanlara da seslenen Yapıcıoğlu; "Evet bizim bazı sorunlarımız olabilir, evet bazı meselelerin çözümü gecikmiş olabilir, evet kendi kardeşlerimizin bazıları güç ellerindedir diye güçsüzlere zulüm ediyor olabilirler. Dışarıdan bu kadar saldırının olduğu bir zaman diliminde eğer bu sorunlarımızı acilen ve adalet temelinde çözemiyorsak, hariçten saldırıların olduğu bu dönemde en azından bunları ertelemeyi, dondurmayı bilmeliyiz. Yoksa emin olun bu sorunlarımızı şiddete başvurarak veya tansiyonu artırarak çözmeye çalışırsak, birileri aramızdaki bu çelişkilerden, aramızdaki bu sorunlardan sonuna kadar istifade edecek bizim sırtımızdan zenginleşerek bizi birbirimize kırdıracaktır." ifadelerini kullandı.
"Darbeyi nereden yediğimizi bilirsek ona göre tedbir alabiliriz"
Müslümanların sorunlarını çözebilmeleri için aralarındaki sorunları doğru teşhis etmeleri gerektiğini belirten Yapıcıoğlu, "Bu, hem her bir ülkenin içindeki sorunlar için geçerlidir, hem de ülkeler arasındaki sorunlar için geçerlidir. Aynı dine, aynı mezhebe mensup, aynı dili konuşan, sadece aralarında suni sınırlar olan iki ülke emperyalistler istedi diye birbirlerine diş biliyorlar veya biri diğerine boyun eğdirmeye çalışıyor. Baştanbaşa İslam coğrafyası bu karışıklıklar içerisindeyken bunun sebebini de iyi tespit etmemiz gerekir. Darbeyi nereden yediğimizi bilirsek ona göre tedbir alabiliriz. Veya hastalıklarımıza doğru bir teşhis koyabilirsek ancak onun tedavi yöntemlerini doğru bir şekilde tatbik edebiliriz" dedi.
"Aramızda adaleti tesis edebilirsek o zaman bizim gücümüzün birliğimizden kaynaklandığını yeniden müşahede edeceğiz"
İslam ümmetinin adalet temelinde bir araya geldiği zaman gücünü müşahede edebileceğini ifade eden Yapıcıoğlu, "Bizim İslam ümmeti olarak en büyük hastalığımız İslamsız Müslümanlar haline gelmiş olmamızdır. Bir Müslüman kitle düşünün ki; İslam onun hayatından çıkmış. İşte biraz önce söylediğim, vurgulamaya çalıştığım adalet hususu. Her hafta memleketin her camisinde her hocanın minberden sürekli tekrar ettiği ayette ‘Allah muhakkak size adaleti, iyiliği ve akrabaya yardım etmeyi emreder.’ diye bize hatırlatıldığı halde adaletten uzak kalabiliyoruz. Dinimiz, ‘Müminler birbirlerine ancak kardeştirler’ diye kitabımızda bize bildirmesine rağmen biz kardeşlerimizi bırakıp bizimle asla dost olmayacakları kendimize kardeş yapmaya çalışıyoruz. Biraz önce dediğim gibi; eğer kardeşliğin hukukunu tesis edersek, birbirimize adaletle davranmayı bilir ve aramızda adaleti tesis edebilirsek o zaman bizim gücümüzün birliğimizden kaynaklandığını aynel yakin müşahede edeceğiz" dedi.
Katılımcılara teşekkürlerini sunan Yapıcıoğlu İslam ümmetinin yeniden bir araya gelmesini temenni ederek konuşmasını sonlandırdı. (Ebubekir Yavuz- İLKHA)