Ağrı'nın Patnos ilçesinde yapımı tamamlanan Recep Tayyip Erdoğan Camisi açılışının ardından Ağrı'ya geçen Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Kültür Kongre Merkezi Osmanlı Salonunda "Bilgi ve Hikmet Işığında İyi İnsan Yetiştirme İdealimiz" isimli konferans verdi.
Program imam-hatip Sadık Yanar'ın okuduğu Tilavet ile başladı.
Programın açılış konuşmasını yapan Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Abdulhalik Karabulut, "Bizim toplumumuzda din bilim ilişkisi hep yanlış anlaşılmıştır. Tabi bunun bazı temel sorunları var. Bunlardan birisi, biz bilimi dini sayın Başkanımın affına sığınarak, bu sorunun sebebinin büyük oranda ilahiyatçılar olduğunu şahsen düşünüyorum. İkinci olarak da yine pozitivistlerin yada pozitif bilimlerin gelişimi ile beraber bilimi sadece pozitif bilimlere son Yüzyılda hapsettik gibi burada da başta biz fizikçiler olmak üzere pozitif bilimcilerin büyük hatasının olduğunu düşünüyorum." dedi.
Daha sonra kürsüye çıkan Prof. Dr. Ali Erbaş, akademisyenlere yönelik yaptığı konuşmada, çocukların yetiştirilmesi konusu üzerinde durdu. Özellikle 4-6 yaş grubunun çok önemli olduğunu ve okul öncesi eğitime yönelik önemli çalımalar yürüttüklerini ifade etti.
Erbaş'ın önemle üzerinde durduğu diğer bir husus ise doğru dini bilginin yaygınlaştırılması konusu oldu. Erbaş doğru dini bilginin yaygınlaştırılmamasının istismara yol açacağına dikkat çekti.
"Kainatın yaratıldığı andan beri Allah-u Teala'nın rızasına uygun üretilen ilmin hedefinin tabi ki iyi insan yetiştirmek ve ahseni yaratıldığı o özelliğini muhafaza etmek." tanımı ile sözlerine başlayan Ali Erbaş, "Kur'an-ı Kerim'in bütün ayetlerinin buna hizmet ediyor. Başından sonuna kadar bütün peygamberler, İslam'ın ismi bile bu mesajı veriyor." ifadelerini kullandı.
"Çocuklara ahlaki ilkelerin tam yetişme çağlarında öğretmemiz gerekiyor"
Çocuklara verilecek eğitimin aynı zamanda karakter eğitim olduğunun altını çizen Erbaş, "Küçük yaştaki çocuklarımıza rol model olmalıyız ve onlara ahlak ilkelerini öğretmeliyiz. 4, 5, 6 yaşlarında yani okul öncesi eğitime bizim çok önem vermemiz lazım. Ülkemizde çok geç başladığını düşünüyorum okul öncesi eğitimin. Ve okul öncesi eğitimde de o çocuklara ahlaki ilkelerin tam yetişme çağlarında öğretmemiz gerekiyor. Biz "4-6 yaş grubu Kur'an Kursları" diye bir proje başlattık ve geçen yıl itibari ile tabi bu yıl salgın dönemini yaşadığımızdan dolayı sayılarda azalma oldu ama 170-180 bin kadar çocuğumuza Kur'an Kursu öğreticilerimiz, hoca hanımlar, bütün hocalarımız annelik yaparcasına çocuklarımıza ahlak eğitimi ve değerler eğitimi vermeye çalıştılar. Rabbimizi, Peygamberimizi, Kur'an-ı Kerim'i, ahlaki ilkeleri tanıtmak ve bu şekilde yetişmelerini sağlamak. Bu aynı zamanda karakter eğitimidir." şeklinde konuştu.
"Çocuklarımıza inancımız doğrultusunda eğitimleri vermek zorundayız"
Çocuklara verilecek eğitimlerin hattını çizen Erbaş, "Eğitim bilimcilerinin ittifakla kabul ettikleri bir husus şudur; insanoğlunun karakterinin yüzde 63'ü 7 yaşından önce oluşur, gerisi de 7 yaşından sonra. Üniversiteye gelen öğrencilerimizin karakterleri neredeyse tamamlanmış durumda. Üniversitelerde kişinin oluşmuş olduğu karakteri üzerinden ona eğitim vermeye çalışıyoruz. Ama işte 7 yaşından önce ilkokul, ortaokul, lise dönemlerinde çocuklarımıza inancımız doğrultusunda eğitimleri vermek zorundayız. Yalan nedir? Yalanın kötülüğünü, dürüstlüğün güzelliğini anlatmamız gerekiyor."
"Doğru dini bilgiyi yaygınlaştırmayınca din istismarı kaçınılmaz oluyor"
Erbaş, sözlerini "Bizim doğru dini bilgiyi daha da yaygınlaştırmamız gerekiyor. Doğru dini bilgiyi yaygınlaştırmayınca din istismarı kaçınılmaz oluyor. Zaten en çok istismar edilen birkaç husus, kavram var; birisi din, birisi, tıp, biriside siyaset. Bunlar gerçekten çok istismar ediliyor. Bunların istismarını önlemek de bizim elimizdedir." ifadeleri ile tamamladı.