Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bosna Hersek’in başkenti Saraybosna’da düzenlenen Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci (GDAÜ) Zirvesi’ne katıldı.
Zirveye, dönem başkanı Bosna Hersek'in Devlet Başkanlığı Konseyi üyeleri Milorad Dodik, Şefik Caferoviç ve Zeljko Komşiç, Karadağ Cumhurbaşkanı Milo Djukanoviç, Kuzey Makedonya Cumhurbaşkanı Stevo Pendarovski, Arnavutluk Cumhurbaşkanı İlir Meta, Sırbistan Başbakanı Ana Brnabiç, Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov ile Romanya, Hırvatistan, Yunanistan, Moldova, Slovenya ve AB'den yetkililer de iştirak etti.
Başkent Saraybosna yakınlarındaki Jahorina Dağı'nda bulunan Termag Hotel'de bir araya gelen liderler aile fotoğrafı çekiminin ardından toplantıya geçti.
Toplantıda yaptığı konuşmada, zirve nedeniyle Saraybosna’da bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bosna-Hersek’in Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Sayın Dodik ile Konsey Üyeleri Caferoviç ve Komşiç’e misafirperverliklerinden dolayı teşekkür etti.
Güneydoğu Avrupa İşbirliği Sürecinin başarısının, sadece katılımcı ülkeler için değil Avrupa kıtasının da huzuru, istikrarı ve refahı için mühim olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, sürecin aynı zamanda Balkan ülkelerinin Avrupa-Atlantik kurumlarıyla entegrasyonuna da kritik katkılarda bulunduğunu kaydetti.
Türkiye’nin, Balkanların Avrupa-Atlantik kurumlarına entegrasyonuna daima güçlü destek verdiğini ve vermeyi sürdüreceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kuzey Makedonya ve Arnavutluk ile katılım müzakerelerine dair Avrupa Birliği’nin alacağı kararlar, tüm bölgenin geleceğini etkileyecektir. Birliğin bu süreçleri, taahhütlerine aykırı şekilde yürütmesi, bölgenin barış ve istikrarına olduğu gibi kendi inandırıcılığına da zarar verecektir." dedi.
"AB içinde yükselen ayrımcı akımlar, Avrupa’nın iç barışı ve geleceğini tehdit ediyor"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son dönemde Avrupa Birliği’nin genişleme siyasetinin, kimi dar görüşlü popülist çevrelerce esir alındığına işaret ederek, "Kıta genelinde yükselen ayrımcı ve dışlayıcı akımlar, sadece Avrupa’nın iç barışını değil, geleceğini ve umut olma potansiyelini de tehdit ediyor. Avrupa liderlerinin, vizyoner bir şekilde hareket edeceklerine, Balkanların Avrupa’yla bütünleşmesi idealine sahip çıkacağına inanıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Sürecin kurucularından Türkiye’nin 2020-2021 dönem başkanlığını üstlenmesi konusunda fikir birliği sağlanmasından memnun olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ülkemize inanan, bize güvenen tüm dostlarımıza teşekkürlerimi sunuyorum. İslam İşbirliği Teşkilatı ve G20 dönem başkanlıklarımız gibi, Güneydoğu Avrupa İşbirliği Süreci’nin dönem başkanlığını da başarıyla icra edeceğiz." diye konuştu.
Türkiye’nin dönem başkanlığında "bölgesel sahiplenmeyi" ve "bölgesel kapsayıcılığı" güçlendirmek için gayret göstereceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, göç, insan kaynağı kalitesinin artırılması, bölge içi ulaşım bağlantılarının yaygınlaştırılması gibi meselelere yoğunlaşacaklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son birkaç yıldır bölgede çok ciddi insan hareketliliği yaşandığına dikkati çekerek, bölgenin Suriye, Irak, Afganistan ve Kuzey Afrika kaynaklı yoğun bir düzensiz göç baskısıyla karşı karşıya olduğunu vurguladı.
"Türkiye, 4 milyondan fazla sığınmacıya ev sahipliği yapıyor"
Avrupa Birliği ülkelerinin, sayıları onlarla ifade edilecek mülteci kotalarında dahi anlaşamazken Türkiye’nin hâlihazırda 3,6 milyonu Suriyeli olmak üzere 4 milyondan fazla sığınmacıya ev sahipliği yaptığını yineleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin, Birleşmiş Milletler hesaplamalarına göre bugüne kadar yalnızca Suriyeli sığınmacılar için 37 milyar doları aşan harcama yaptığının altını çizdi.
Türkiye’nin son iki yıldır insani kalkınma yardımlarında millî gelirine oranla dünyada ilk sırada yer aldığını sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin düzensiz göçle mücadele konusunda her türlü tedbiri, Ege Denizi başta olmak üzere her alanda hayata geçirdiğini, 2005-2017 döneminde Türkiye’de yakalanan düzensiz göçmen sayısının bir milyon kişiyi aştığını anlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Yine aldığımız tedbirler sayesinde Ege’de yaşanan insani trajedilerin çok büyük oranda önüne geçtik ve Avrupa’ya düzensiz geçiş sayılarını yüzde 99 oranında azalttık. Böylece başta Balkan ülkeleri olmak üzere Avrupa kıtasının tamamının güvenliğine paha biçilemez katkı sağladık. Ancak bu zorlu süreçte Avrupalı dostlarımızdan beklediğimiz desteği ve insani tavrı göremedik."
"Üzülerek belirtmek isterim ki; Türkiye gibi Suriye’ye komşu ülkeler ile Balkanlar gibi transit bölgeler, düzensiz göç akınının tüm yükünü taşımak zorunda bırakılmıştır." ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriyeli mülteciler için harcanmak üzere Türkiye’ye verilen katkı taahhütlerinin yerine getirilmediğini ifade ederek, "Avrupa Birliği’nin tam 6 milyar avroluk taahhüdünden şimdiye kadar sadece 2,5 milyar avrosu serbest bırakılabilmiştir" dedi.
"Saraybosna-Belgrad Otoyolu Projesi son derece önemli ve stratejik bir çalışmadır"
Katılımcı ülkeler arasındaki iletişim ve ulaşım imkânlarının en üst seviyelere çıkarılmasını arzu ettiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu konunun da kabul edilecek bildiride yer almasının memnuniyet verici olduğunu söyledi.
Saraybosna-Belgrad Otoyolu Projesi’nin son derece önemli ve stratejik bir çalışma olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Güneydoğu Avrupa’nın iki önemli merkezini bu barış yolu projesiyle birbirine bağlamayı amaçlıyoruz. Otoyol projesine ilişkin hem Sırbistan hem de Bosna-Hersek tarafıyla gerekli mutabakat metinlerini imzaladık. Otoyolun yapımına en kısa zamanda başlamayı öngörüyoruz." şeklinde konuştu.
"Küreselleşen dünyada rekabet gücümüzü artırmak için de Balkan ülkeleri olarak ekonomik işbirliğimizi geliştirmek zorundayız." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın dijitalleştiği bir dönemde bundan geri kalmanın düşünülemeyeceğini, ülkeler arasındaki dijital altyapı ağlarının güçlendirilmesinin önemli olduğuna vurgu yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Kamu yatırımlarını planlarken, muhakkak siber güvenlik, dijital ekonomi ve ARGE çalışmalarının teşvikini de ihmal etmemeliyiz. Balkan ülkeleri olarak en değerli kaynaklarımızdan biri teknoloji anadiline sahip genç nüfuslarımızdır. 21’inci yüzyılın gerektirdiği ekonomik şartları karşılayan ve teknolojik inovasyonu teşvik eden bir bölge haline gelmemiz gereklidir." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2019-2020 dönem başkanlığını yürütecek Kosova’ya başarı dileyerek, konuşmasını tamamladı. (İLKHA)