Erdoğan, Milli Savunma Üniversitesi (MSÜ) Atatürk Harp Oyunu ve Kültür Merkezi'nde, MSÜ Kuvvet Harp Enstitüleri 8'inci Dönem Karargah Subaylığı ve 3'üncü Dönem Komuta ve Kurmay Eğitimi Mezuniyet Töreni'ne katıldı.
Burada gündeme ilişkin açıklamada bulunan Erdoğan, "Türkiye’nin savunma sanayi teknolojilerinde geçtiğimiz 15-20 yılda katettiği mesafe, tüm dünyanın dikkatle takip ettiği, örnek aldığı bir başarı hikayesidir. Aynı başarıyı, Milli Savunma Üniversitemizde subay ve astsubay eğitimi alanında da görüyoruz. Ordumuzun er, erbaş seviyesindeki insan kaynağıyla ilgili yeni modeller de oldukça tatminkar bir şekilde yürüyor." dedi.
Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından kurulan Milli Savunma Üniversitesinin kısa sürede güçlü bir askeri eğitim kurumu haline geldiğini belirterek, "Üniversitemiz halihazırda 5 farklı şehirdeki 1110'u misafir, 16 bin 382 öğrencisiyle eğitim öğretim faaliyetlerini sürdürüyor. Bugüne kadar üniversitemizden 765'i misafir olmak üzere toplamda 23 bin 167 subay ve astsubay mezun olmuştur." diye konuştu.
"Bizim hiç kimsenin toprağında, egemenliğinde, birlik ve beraberliğinde gözümüz yoktur." diyen Erdoğan, şunları kaydetti:
Suriye sınırlarımız üzerinden ülkemizi bölmek için harekete geçen PKK'lı ve DEAŞ'lı canilerin tepelerine binerek ortaya koyduğumuz kararlılık ve elde ettiğimiz başarı, oyunu tümden değiştirmiştir. Libya'da hem diplomatik hem askeri alanda gösterdiğimiz başarı sadece Akdeniz'de değil, tüm dünyada kartların yeniden karılmasına yol açmıştır. Karabağ'ın azatlı mücadelesinde Azerbaycanlı kardeşlerimize verdiğimiz hasbi destek ve sadece 44 günde kazanılan zafer, bir kez daha tüm gözleri üzerimize çevirmiştir. İnşallah şimdi başka coğrafyalarda bizimle birlikte yol yürümek isteyen kardeşlerimizin yanlarında yer almanın hazırlıkları içindeyiz. Buradan bir kez daha açıkça ifade ediyorum; bizim hiç kimsenin toprağında, egemenliğinde, birlik ve beraberliğinde gözümüz yoktur. Biz sadece emperyalistlerin ve onların oyuncağı haline dönüşmüş kifayetsiz rejimler ile terör örgütlerinin zulmü altında inleyen kardeşlerimizin çağrılarına kulak veriyor, onlara karşı tarihi sorumluluğumuzu yerine getiriyoruz. Binlerce, on binlerce kilometre öteden özellikle ses verip gelip, sırf kendi siyasi ve ekonomik çıkarları, güvenlik ve refah kaygıları için oluk oluk kan akıtanların tersine, biz yaşatmak için gidiyoruz.
Kalkınmada yaşanılan gerilemenin maliyetinin sadece yoksulluk olarak değil, aynı zamanda sanayiden ticarete, her alanda tıkanıklık şeklinde karşılarına çıktığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Ülkemizi sadece 3-5 tarım ürünü, 3-5 maden ve katma değeri düşük 3-5 ürüne mahkum edenlerin gayesi, aslında istikbalimizin, istiklalimizin önünü kesmekti. Hamdolsun büyük uğraşlar, mücadeleler, fedakarlıklar neticesinde Türkiye bu kısır döngüyü kırmayı başarmıştır. Önce demokrasi ve kalkınma hamlemizi başarıya ulaştırdık, 15 Temmuz'un zirvesi olduğu mücadele süreciyle de özgürlüğümüze vurulan prangaları parçalayıp attık. Bugün Türkiye, bölgesinde ve dünyada başı dik bir şekilde kendi politikalarını uyguluyor, sahada ve masada en güçlü şekilde temsil ediliyorsa işte bu sayededir. Milletimize böylesine kritik ve tarihi dönüm noktasında kendisine liderlik etme şerefini bize bahşettiği için ne kadar hamd etsek azdır. Kahraman ordumuzun önce vesayet odakları, ardından FETÖ'cü hainler eliyle maruz kaldığı tüm saldırılara ve aldığı yaralara rağmen çok kısa bir sürede asıl gücüne, potansiyeline, vizyonuna ulaşması yürüdüğümüz yolun doğruluğunun ispatıdır."