Faslı heyet, Ramazan ayının ilk gününden bu yana işgal altındaki Kudüs şehrinde özellikle de Mescid-i Aska’da yaşanan gelişmeleri ve Kudüslülere yönelik saldırıları büyük bir üzüntüyle yakından takip ettiklerini belirterek, işgal rejiminin, bu girişimleriyle Kudüs’ü Yahudileştirme projesine hız verdiği ve bu sayede Filistinlilerin direnme azmini kırmayı hedeflediğinin altını çizdi.
Ramazan ayının başlamasından sonra siyonistlerin, işgal altındaki Kudüs’ün Eski Şehir bölgesindeki Bab El-Amud'a (Şam Kapısı) demir bariyerler yerleştirdiğini ve Müslümanların burada oturmasını engellediğini hatırlatan heyet, Şam Kapısı'nı geçişlere kapatan işgalcilerin, Filistinlilerin ısrarlı tutumu ve gösterdiği direniş karşısında geri adım atmak zorunda kaldığını vurguladı.
Açıklamada, Şam Kapısı’nın Filistinliler açısında çok önemli bir konumda olduğuna ve Kudüs’ün en canlı kapılarının başında geldiğine dikkat çekilirken, bunun bilincinde olan siyonist işgal rejiminin sözkonusu kapıya el koymak ve buranın kontrolünü ele geçirmek istediği belirtildi.
Bazı siyonist örgütlerin, Ramazan ayının 28. günü Mescid-i Aksa'ya büyük bir baskın yapmayı ve mescide zorla girecekleri yönünde tehditlerde bulunduklarına işaret eden Fas Ümmet Sorunlarına Destek Heyeti, siyonist yerleşimcilerin, İslam’da büyük bir öneme haiz olan Mescid-i Aksa’ya baskın yapma planını kınadı.
Faslı heyet ayrıca, siyonist rejimin, işgal altındaki Kudüs'ün Şeyh Cerrah Mahallesi'ndeki hak ihlallerine ve Kudüslülere yönelik uyguladığı tehcir politikasına sert tepki gösterdi.