Faşist batıya güvenecek miyiz daha?

Sadullah AYDIN

Gördünüz işte! Sorunlarımızın çözümü için bel bağladığımız, kapısından ayrılmadığımız, kokuşmuş değerlerini baş tacı ettiğimiz Batı bize hangi gözle bakıyor, gördünüz işte! Hala onlardan medet umacak mıyız? Hala onları sorunlarımızın çözüm kaynağı olarak görecek miyiz? 

Sorunlarımızı ne zaman kendimiz çözeceğiz? Ümmet olarak ne zaman bir araya gelip kendi sıkıntılarımıza kendimiz çözüm bulacağız? Hollanda'nın Türkiye'ye yönelik tavrı tek kelimeyle korkunç! Ülkemiz ancak bu kadar aşağılanabilirdi. Ve kesinlikle Hollanda bu eyleminde yalnız değil. Başta Almanya olmak üzere tüm Avrupa, tüm Batının adına hareket etti Hollanda. Avrupa'dan bu alçakça, faşistçe davranışa herhangi bir tepki gelmemesini daha başka nasıl yorumlayabiliriz.

Ne acınacak bir durumdayız ümmet olarak? Sorunlarımızın çözümünü düşmanlarımızla barışta, dostlarımızla savaşta buluyoruz. Birimiz Amerika'ya, diğerimiz Rusya'ya, başka birimiz israil'e umut bağlamışız. Keşke düşmanlarımıza gösterdiğimiz hoşgörü ve toleransı dostlarımıza da gösterseydik.

Dostlarımız kim, düşmanlarımız kim? Tabi ki dostlarımız Müslümanlar, halkı Müslüman olan ülkeler… Düşmanlarımız ise saymakla bitmez… Başta Amerika, Rusya, israil ve Avrupa olmak üzere ne kadar şeytani güç odağı varsa kuyumuzu kazmak için sıraya girmiş. Hollanda'nın şahsında Avrupa ve Batının bizim için ne kadar derin kuyular kazdığı artık gizlenemeyecek bir boyuta vardı.

Buraların gerçek sahibi bizleriz, bu topraklarda yaşayanlardır. Binlerce yıldır bu toprakları yurt edinen, buralarda doğup büyümüş olan bizler… Yani Türkler, Kürtler, Araplar, Farslar, Türkiyeliler, İranlılar, Iraklılar, Suriyeliler…

Topyekûn bir istilayla karşı karşıya olduğumuzu, Hıristiyan ve Yahudilerin ülkelerimizin zenginliklerini talan etmek için ne büyük bir arzu içinde kıvrandıklarını görmek için daha kaç ülkenin işgal edilmesi lazım?

 Evet,  aramızda sorunlar var. Ama önce Batıyı kovmamız lazım. Fitne ve bozgunculuğun kaynağı Batılıları kovduktan sonra kendi aramızdaki sorunların çözümü çok daha kolay olacak. Önce bizi birbirimize düşüren Batılı alçakları kovmalıyız. Bunun için iş ve güç birliği yapmalıyız. Onlar buralara gelmeden kardeşçe yaşıyorduk. Sorunlarımız bu kadar büyük değildi.

Müslümanlar olarak topraklarımıza, ülkelerimize, zenginliklerimize göz dikmiş, iç işlerimize arsızca, küstahça müdahale eden, bizi aşağılayan bu Haçlı sürülerine, Nazi artıklarına ancak gücümüzü birleştirerek karşı koyabiliriz. Birlik olmak zorundayız, Allah'ın ipine sarılıp İslam kardeşliği etrafında vahdet ve uhuvvetle güç birliği yapmak zorundayız.

Birbirimizle uğraşma lüksümüz yok. Haçlı tehlikesi gelip kapımıza dayanmışken Türkiye'nin İran'la veya İran'ın Türkiye'yle uğraşma lüksü yok. Zaman Şii'nin Sünniyle, Sünni'nin Şiiyle; Türk'ün Kürt'le veya Kürd'ün Türk'le kavga zamanı değil. Bu hayâsızca akını durdurmalıyız. Bir asır daha Batıya köle olmak istemiyorsak, Batı için sömürge ülkeler konumuna gelmek istemiyorsak tüm Müslümanlar mezhep ve milliyetimiz ne olursa olsun birleşmek zorundayız.

Türkiye Batıya karşı dik durmalıdır. Batının ve Avrupa'nın sömürgeci politikalarına boyun eğmemelidir. Artık Batıdan vazgeçmek gerekiyor. Yönünü Asya'ya, İslam dünyasına dönen bir Türkiye çok daha güçlü ve özgür olur. Batıdan bize hayır gelmez. İki asırdır hayır gelmediği gibi.

Faşist Avrupa'ya direnmek için İslam ülkeleriyle daha güçlü ilişkilere girmeli, İran gibi Batıyla sorunları olan Müslüman ülkelerle güçlerimizi birleştirmeli, dünya Müslümanlarının vahdetinde öncü rol oynamalıyız.

Türkiye'nin bunu başaracağına inanıyorum. Bu potansiyel var çünkü.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.