Ziraat Bankası, Diyarbakır Valiliği, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ve Okçular Vakfının destekleriyle düzenlenen "Gençlik Festivalli" ile ilgili yazılı açıklama yapan Mustazaflar Cemiyeti Diyarbakır Şubesi, festivallerdeki görüntülerin toplumun değerlerine aykırı olduğu vurgulanarak, bu tür yanlışlıklardan vazgeçilmesi gerektiği belirtildi.
Tepkilere rağmen Peygamberler ve sahabeler şehri Diyarbakır'da bu tür etkinliklerin yapılması ve yetkililerin halkın tepkisini dikkate almamasının düşündürücü olduğu belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Toplumu manevi ve kültürel olarak erozyona uğratan eğlence kültürünün yaygınlaştırılması, sadece bugünümüzü değil yarınımızı da tehdit etmektedir."
Halkın inanç ve değerlerine aykırı programlar düzenlenerek ne amaçlandığı sorulan açıklamada şu ifadeler kullanıldı: "İmanı bütün bir nesil, geçmişte olduğu gibi bugün de sahip olduğumuz medeniyet çıtamızı yükseltecektir. Tüm dünyayı mamur edecek bir nesil, sefil bir gençlikle değil; ilmi ve itikadî olarak güçlü, yüce ahlaki değerlerle donanımlı bir gençlikle vücut bulacaktır. Ancak son yıllarda maalesef imanlı bir gençlik yetistirileceğine ifsada uğramış bir gençlik yetiştirilmesi için çabaları esefle izliyoruz. Son yıllarda artan ve adına 'Gençlik Festivali' denen etkinliklerle hedeflenmek istenen nedir? Neden bu festivallerde medeniyetimizin değerlerine taban tabana zıt halkın inancına ve kültürüne aykırı faaliyetler icra ediliyor? Evet, bu soruların cevabı kamuoyu tarafından merakla bekleniyor."
Açıklamada, "Peygamberler ve sahabeler şehri Diyarbakır'da organize edilen bu tür etkinlikler halkın tepkisini çekmesine rağmen yöneticilerin bunu dikkate almaması düşündürücüdür. Halka rağmen halk için yapılanların bugüne kadar nelere mal olduğunu bilinen bir gerçekken hâlâ bunu anlamamak gaflettir." denildi.
"Temiz, ahlaklı, moderniteye esir olmayan, manevi olarak güçlü bir gelecek; Batı kültürünün bu topraklara taşınması ve gençliği sarhoş edecek etkinlerle inşa edilemez." denilen açıklamada şunlar kaydedildi:
"Bugün büyük paralar harcanarak kendi ellerimizle gençliği ifsat edici etkinler düzenlemek, istikbali dinamitlemekten başka bir şey değildir. Eğer bu bilinçsizce yapılıyorsa yetkili kişi ve kurumları uyarmak sivil toplum olarak en başlıca görevlerimizdendir. Eğer bu durum bilinçli bir şekilde organize ediliyorsa ki faciadır. İslam kültürünün hâkim olduğu içtimai hayatı hedef alan ve adına da 'festival' denen etkinler, gençliği sarhoş etmekte, öz benliğinden koparmaktadır. Özünü kaybetmiş bir gençlik ise gelecek inşa edemeyecektir; esaretten, sefaletten kendini kurtaramayacaktır. Hiç kimsenin buna sebep olmaya hakkı yoktur. İstikbalin güvence altında olmasını istiyorsak, derhal bu tür etkinliklere son verilmelidir."
Bu tür ifsad eden programların ne Diyarbakır ne de farklı bir şehirde düzenlenmesini tasvip edilmediği ifade edilen açıklamada, "Dijital hayatın sanal dünyaya hapsettiği gençliği ıslah etmek için çalışılması gereken yerde ifsadı genişletecek eylemlere girişmeyi manasız buluyoruz. Bu münasabetle gençliğimizi emperyalist kültürlere karşı korumanın bütün kurumların asli görevi olduğunu unutmamak gerekir." ifadeleri kullanıldı.
İLKHA