15 Temmuz darbe girişiminin 2’nci yıl dönümünde ABD destekli FETÖ’nün kumpaslarla neden olduğu mağduriyetler tekrar gündeme geldi.
Ele geçirdiği devlet imkânları ile hedefine aldığı İslami kesimlere karşı kumpaslar kuran FETÖ’cü polis, savcı ve hâkimleri, İslami camiaları hedef alarak müntesiplerini "terör örgütüne üye olmak" suçlamasıyla, hukuksuz bir şekilde yargılamış ve binlerce yıla varan cezalarla insanları yıllarca cezaevi yatmaya mahkum ederek mağdur etmişti.
ABD destekli 15 Temmuz darbe girişiminin 2’nci yıldönümü nedeniyle İLKHA’ya önemli açıklamalarda bulunan Avukat Hüseyin Kurşun, FETÖ yargısı mağdurlarının yeniden ama hakkaniyete uygun bir şekilde yargılanmasının adaletin gereği olduğunu söyledi.
FETÖ yargısının mağdur ettiği yüzlerce kişinin yıllardır cezaevinde olduklarına dikkat çeken ve siyasi iktidarın artık bu konuda somut bir adım atması çağrısında bulunan Kurşun, yaşanan mağduriyetlerin sona ermesi için yeniden yargılama yolunun açılması gerektiğini belirtti.
“Bu kararlar FETÖ adına verildi”
15 Temmuz darbe girişiminin FETÖ’nün korkunç yüzünü gün yüzüne çıkarttığını ifade eden Kurşun, “Operasyonlar halen devam ediyor. Korkunç, büyük devasa bir örgütlenmeye sahip bir terör örgütünden bahsediyoruz. Bu terör örgütü özellikle de emniyet ve yargı teşkilatı başta olmak üzere devletin bütün kurumlarını büyük oranda ele geçirmişti. Yasama, yürütme ve yargı erklerinin tekeli devlete aittir. Yargı mekanizması devlet dışındaki bir kurum, bir örgüt tarafından ve bir kişiye bağlı olduğu zaman verilen kararlarda bir şekilde hukuka aykırı olacaktır. Nitekim verilen kararlar da ‘Türk devleti’ adına değil, bu örgütün çıkarlarına yönelik verilmiş kararlardır.” dedi.
“FETÖ yargısının mağdurlarına yeniden yargılama yolu açılmalıdır”
Kurşun, FETÖ’nün müdahil olduğu yargı kararlarından dolayı mağdur olanların ve 25 yılı aşkın bir süredir cezaevinde olan mahkûmlara yeniden yargılama yolunun açılması gerektiğini belirterek, şunları dile getirdi:
“Bu anlamda ne yapılabilir sorusuna bir cevap bulmamız gerekirse; Adalet Bakanlığında bir komisyon oluşturulmalıdır ve FETÖ mağduru olduğunu söyleyen bu kişilerin başvurularını değerlendirecek bir komisyonu derhal kurulması gerekiyor. Bu şikâyetler doğrultusunda dosyalar raflardan indirilerek ve operasyon emrini veren kişiden tutunda nihai kararda imzası olan Yargıtay başkan ve üyelerine kadar herkesin soruşturulması gerekiyor. FETÖ’nün müdahil olduğu bu yargı kararlarından dolayı yeniden yargılama yolunun açılması gerekiyor. Zaten başka türlü de bu mağduriyetler giderilemez. 15 Temmuz'dan bu yana üç yıla yakın bir zaman geçti ve halen FETÖ yargısı mağdurları seslerini bir türlü devlet yetkililerine iletemediler. Devlette anladığımız, gördüğümüz kadarıyla yeteri kadar bu konuya önem vermedi. Her ne kadar bu doğrultuda cumhurbaşkanının açıklamaları olduysa da. Bir icraat, bir iyileşme ve gelişme halen söz konusu değil.”
“FETÖ mağdurları af değil sadece yeniden yargılama istiyor”
Yıllardır cezaevinde olan FETÖ mağdurlarının af istemediklerini sadece yeniden yargılama talebinde bulunduklarının altını çizen Kurşun, “FETÖ yargısının mağdurları af istemiyor. Yani ‘Bizi affedin’ demiyorlar. Adil bir yargılama istiyorlar ve bu adil yargılamanın yolu ise ancak Adalet Bakanlığında kurulacak bir komisyona yapılan şikâyetler üzerine dosyaların yeniden açılıp incelenmesi ve hukuki ifadeyle yeniden yargılama yolunun açılmasıyla mümkün olacaktır. Çünkü bu mağduriyetlerin başka türlü giderilmesi şu aşamada mümkün gözükmüyor.” ifadelerini kullandı.
“Adil bir sonuç isteniyorsa bu kişilerin dosyaları yeniden açılmalıdır”
“FETÖ ile bugüne kadar yapılan mücadeleye baktığımızda FETÖ ile bağlantısı olan bu kişilerin meslekten ihraç edildikleri, yargılandıklarını, tutuklandıklarını hatta bir kısmının da mahkûm olduğunu görüyoruz.” Diyen Kurşun sözlerine şöyle devam etti:
“Fakat şu hiç sorulmuyor. FETÖ’ye bağlı ve FETÖ’nün emriyle icraatlarda bulunan yargı erki yapmış olduğu eylem ve işlemler sorgulanmıyor. Sonuçta yargı bir devlet kurumudur ve devlet adına yetkisini kullanan bir kurumdur. Bu kurum eğer yetkisini devlet adına değil de bir örgüt adına veya bir örgütten alınan talimat doğrultusunda kullanmışsa bu durumda tabi ki yeniden yargılamayı gerektirir. Ciddi anlamda bir neden var demektir. Çünkü verilen karar ‘Türk milleti’ adına verilmiş bir karar değil. Her şeyden önce bağımsız yargı erkinin kullanımı sonucu verilmiş bir karar değil. FETÖ’nün çıkarlarına hizmet eden kararlardır. Bu kararlardan dolayı da mağdur olmuş büyük bir kitle var. Dolayısıyla da bu yargı kararlarının hiç verilmemiş kabul edilmesi gerekir. Eğer ki adil bir sonuca varılması isteniyorsa bu kişilerin dosyalarının yeniden açılması gerekmektedir.”
“Bu insanlar FETÖ yargısının mağdurudur”
FETÖ yargısının mağdurları için somut bir adım atılması gerektiğinin altını çizen Kurşun, “15 Temmuz darbe girişiminde sokaklara çıkan insanların yüzde 80-90'ı mütedeyyin insanlardı. Bu ülkenin bölünmesinden, parçalanmasından yana olmayan vatanın, milletin, birliğinden, dirliğinden kendilerini vicdanen sorumlu hisseden insanlardı. Dolayısıyla FETÖ mağduru olan bu insanların için de artık bir şeyler yapılması gerekiyor. Cezaevinde olan bu insanlar sadece adaletin tecelli etmesi için adil bir yargılama istiyor. Bu insanlar FETÖ yargısının mağdurudur.” diye konuştu.
“FETÖ yargısı mağdurları adalet bekliyor”
FETÖ yargısının mağdurlarının adalet beklediğine işaret eden Kurşun, bu insanların cezaevlerine girdikleri günden beri adalet beklediklerini söyleyerek, “Düşünebiliyor musunuz; şahıs camide Kur’an-ı Kerim dersine katılmış veya yasal olan bir dernek ve vakfın sohbetlerine katılmış diye ‘terör örgütü’ üyeliğinden suçlanarak alınmış, kimisine müebbet, kimisine örgüt üyeliğinden ve kimisine de örgüt yöneticiliğinden astronomik rakamlara varan cezalar verilmiş. Bu insanlar yıllardır haksız yere cezaevinde yatıyor. Kimisinin de bizler çok ağır hastalıklar altında cezaevinde vefat ettiğini üzülerek öğreniyoruz.” diye belirtti.
“FETÖ’cülerin yaptığı operasyonlar devlet adına mı yoksa örgüt adına mı yapıldı?
“Bu mağduriyetler giderilmediği sürece FETÖ ile mücadelenin, halkın vicdanında tatmin edeceğini düşünmüyorum” diyen Kurşun, sözlerini şu ifadelerle tamamladı:
“FETÖ ile mücadele ediliyor fakat bu eksik bir mücadeledir. Bir hükümetin devrilmesi söz konusuydu. Yani bir darbe girişiminde bulunulmuş ve başarısız olunmuş. Eğer başarılı olsaydılar, halkın seçmiş olduğu bir hükümet devrilecek yerine de askeri cunta ve vesayet rejimi gelecekti. Bu darbe girişiminin başarısız olması tabi ki önemlidir. Ama bu darbeye iştirak eden kişilerin FETÖ’ye mensup olan ve FETÖ ile iltisaklı olan kişilerin gözaltına alınması, yargılanması ve cezalandırılması hepimizin temennisi. Ama şunun ise unutulmaması gerekiyor. Bu kamu görevlilerinin yapmış olduğu eylemler ve işlemler acaba devlet adına mı yapıldı yoksa örgüt adına mı yapıldı? Özellikle de terörle mücadelenin yapmış olduğu operasyonlar, bu operasyonlar sonucu mahkemeye intikal eden özel yetkili ağır ceza mahkemelerine intikal eden dosyalara verilen mahkûmiyet kararları var.”
İLKHA