HÜDA PAR’ın desteklediği Bingöl bağımsız milletvekili adayı Sait Şahin, Bingöl’ün Genç ilçesinde halka hitap etti. Şahin konuşmasında AK Partiyi ve HDP’yi sert sözlerle eleştirdi.
Bingöl bağımsız milletvekili adayı Şahin, ilçe girişinde kendisini bekleyen konvoyla kent turu attıktan sonra Dörtyol mevkiinde bir araya gelen kalabalığa seslendi.
Miting alanına asılan, üzerinde Şeyh Said’in, Üstad Bediüzzaman Said Nursi ve Said Şahin’in fotoğraflarının yer aldığı ve ‘Üç Said de bizimdir’ yazılı pankart dikkat çekti.
“Daraheni daima Saidlere sahip çıktı”
Konuşmasına Daraheni halkının Saidlere daima sahip çıktığını belirterek başlayan Şahin, kendisinin de aslen Gençli olduğunu ve bir dönem ailesiyle birlikte Petrol (Kültür) Mahallesi’nde oturduklarını anımsattı.
Genç’in Şeyh Said kıyamındaki işlevine de atıfta bulunan Şahin, “Bingöl-Genç daima Saidlere sahip çıktı. Şeyh Said'e kucak açan Daraheni’dir, Faki Hasan'dır. Bu coğrafya, Said Nursi'ye ve Şeyh Said kıyamına sahip çıktı. Bu coğrafya İslam’a, imana, ahlaka ve mazluma sahip çıktı. Ve inanıyorum ki dedeleriniz nasıl ki o Saidlere sahip çıktıysa, siz de bu Said kardeşinize sahip çıkacaksınız.” dedi.
“Bingöl kalkınmada sondan beşinci sırada”
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz’ın iki dönem Bingöl’den milletvekilliği yaptığını, ancak Bingöl’ün hala kalkınmada sondan beşinci sırada olduğunu hatırlatan Şahin, “ Bingöl 7 Haziran'da üç milletvekili gönderecek Meclise. Onlar Mecliste sizi temsil edecek. Sizin sorunlarınızı dile getirecek üç kişiyi seçeceksiniz. Ama biz sizden üç tane değil bir tane istiyoruz. Malumunuz geçen dönemde üç vekil gönderdiniz. Bir de Kalkınma Bakanınız vardı ama, Bingöl sahipsiz kaldı. İşte o Bakanlığının yayınladığı raporda geçiyor bunlar: Bingöl kalkınmada sonda beşinci sırada. Bingöl yatırımlar görmemiş, Bingöl hizmet görmemiş kalkınmamıştır. Zaten hepiniz benden iyi biliyor ve görüyorsunuz. Eğitim, sağlık ortada, sanayi, yollar ve işsizlik durumu ortada. Kimse sizi kandıramaz da. Bingöl’ün bir devlet hastanesi var,5 yılda bitirilemedi. Aynı tarihte Muş’ta 300 yatak kapasiteli bir hastaneye başladılar. Bingöl ile Muş hastaneleri aynı tarihte başladı. 300 yatak kapasiteli Muş hastanesi bitirildi, hizmete girdi açıldı, ama 5 yıldır Bingöl’ün 250 yataklı hastanesi bitirilmedi. Doktor ihtiyacı maalesef giderilmedi. Teknik cihazlar maalesef karşılanmadı.” şeklinde konuştu.
“AK Partinin paçaları tutuşmuş durumda”
AK Parti’nin paçalarının tutuştuğunu ifade eden Şahin şunları söyledi:
“Bakıyorlar bağımsız adaya bir teveccüh var, korkuyorlar, paçaları tutuşmuş. Bu defa halka gidip kaybettiklerini kazanmak için bin bir türlü yalanlar uyduruyorlar. ‘Bağımsız aday kazansa da ne yapacak, gidecek Mecliste kenarda oturacak’ diyorlar. Değerli, kardeşler çok net söyleyeyim: Bingöl’e hizmet etmeyen, iş üretmeyen, icraatı olmayan, konuşmayan, Bingöl’ün 3 tane AK Partili milletvekili olacağına, konuşan, hakkınızı savunan ve işinize sahip çıkan bir bağımsız milletvekiliniz olsun. İslam’ın sesi olacak bir bağımsız milletvekiliniz olsun." ifadelerini kullandı.
“Millet işsiz ve kahvehanelerde zamanını öldürüyor”
Bingöl’ün işsizlik ve eğitim sorunlarına da değinen Şahin, insanların işsizlik nedeniyle kahvehanelerde zaman öldürdüğünü belirterek, “Bakınız Petrol’den Çaytepe durağına kadar kahvehaneler insanlarla dolu. Ama buradan öteye bir gidin Elazığ'a, Malatya'ya veya Kayseri'ye gidin kahvehaneler yok denecek kadar az. Bir Kayseri'ye bakın Bingöl'ün yüz ölçümü kadar bir organize sanayi bölgesi var. Bakın size bir acı olayı daha söyleyeyim. Bingöl’de her seçim öncesinde iktidar partinin adayları gelip size diyorlar ki, ‘Bingöl’ümüze SÜTAŞ Fabrikasını kuracağız. Bingöl’ün hakkıdır SÜTAŞ. Çünkü süt ve hayvansal ürünleri için Bingöl'e o fabrika kurulmalıydı. Ama her seçim öncesinde sizi kandırıyorlar. Bakınız SÜTAŞ Projesini, şu an Aksaraylı müdür Aksaray'a taşıyor. Bingöl’ün sütünü Aksaray'a taşıyorlar yetmedi, şimdi de Bingöl'e kurulacak fabrikayı da Aksaray’a taşıyorlar. Bir de Elazığlı müdür var. O da Elazığ'a taşımaya çalışıyor. Çünkü bunun mücadelesini veren kimse yok, bir tek direnen Ziraat Odası Başkanı var. Onun da gücü yetmiyor ve olan da Bingöl’ümüze oluyor. Bir de eğitime bakın. Hani ‘çok yatırım yaptık eğitime’ diyorlar ya. Ama durum sanıldığı gibi değil. Köylere gidiyoruz birden dördüncü sınıfa kadar bir arada tek öğretmenle ders veriliyor. Fakat o öğrencilerin hepsini de Türkiye genelinde yapılan sınava tabi tutuyorlar ve sonra da, ‘bunlar başarısız’ diyorlar.” ifadelerini kullandı.
“Davutoğlu’nun unuttuğu, Bingöl’ümüze layık görmediği projeleri biz hazırlayacağız”
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Bingöl’e geldiğinde halka hiçbir vaatte bulunmadığını, ama onun unuttuğu ve Bingöllülere layık görmediği hizmetleri kendilerinin yapacağını söyleyen Şahin, “Başbakan Ahmet Davutoğlu Bingöl’e gelince size ne vaat etti? Hiç. Peki, ne istedi, üç sıfır istedi. Ama aynı Davutoğlu aynı gün Elazığ'a gidip 5 vaatte bulundu: Bir, Elazığ ovasını kalkındıracağız ve ulu ovaya çevireceğiz. İki, Avın Köprüsünü yapacağız. Üç, Hızlı treni Elazığ'a getireceğiz. Dört, Şorşor Deresini ıslah edeceğiz ve turizme kazandıracağız. Beş, eski stadı yıkıp yeni stad yapacağız.’
Elazığ milletvekili adayları Elazığ’a sahip çıkacaklarını göstermişler. Projelerini hazırlayıp Başbakan Davutoğlu’nun önüne koymuşlar, ‘Sayın Başbakan biz Elazığ’a bu projeleri hazırladık sen de mitingde müjde ver’ demişler. Ama Bingöl milletvekili adayları maalesef Davutoğlu’nun önüne hiçbir şey koymadılar. Bu da, Bingöl önümüzdeki yıllarda da hizmetten mahrum kalacak demektir. Bu yüzdendir ki Bingöl’ün konuşan bir milletvekili olsun.
Davutoğlu’nun unuttuğu, Bingöl’ümüze layık görmeği projeleri biz hazırlayacağız. Çapakçur deresini içerisinde bütün spor branşlarının olduğu bir ıslah çerçevesinde hazırlayıp önlerine koyacağız. Kuzey İlçelerinden Bingöl’e, Erzincan ve Tunceli hızlı tren hattı projesini biz hazırlayıp önlerine koyacağız. Bingöl’e Tıp Fakültesi getirme projesini biz önlerine koyacağız inşallah. İşsizliği çözmek adına Bingöl’e yapılacak olan istihdamın önünü açacağız. Bunları yapabilmemiz için sizlerden destek istiyoruz.” sözlerine yer verdi.
Şahin, “Söz Meclis’te güçlü, Meclis’te etkili. Buralardan bağırıyoruz kimseler duymuyor. Halkımız ağlıyor ama kimse bizleri görmüyor. Buralardan şikâyet ediyorsunuz, kimse kale almıyor. Biz diyoruz ki Bingöl adına Meclis’te söyleyecek sözümüz var. Sağırlaşan Ankara’nın kulağının içinde bağıracağız. Meclis’te sesleneceğiz ve orada sözümüzü söyleyeceğiz. Biz sizlerden sizin için oy istiyoruz, gelecek için istiyoruz, bu topraklarda yaşanan sorunlar için istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
Konuşmasında korucuların da sorunlarına değinen Şahin, devletin sigortasız işçi çalıştıran işyerlerine ceza kestiğini ancak on binlerce korucuyu sigortasız çalıştırdığını söyledi.
“Sizin haklarınızı savunmamız için Meclis’e gitmemiz gerekiyor.” diyen Şahin, “Biz adaleti savunacağız. Balyoz davasından alınanlar dışarıda, Ergenekon sanıkları dışarıda, Jitemciler dışarıda, 12 Eylül’den zaten kimse kalmadı. Biri bu halka darbe yaptı ama bu ülke onu yargılayamadan Azrail ona darbe yaptı ve şimdi Allah onu yargılıyor. Bu darbecilerin hepsi dışarıya çıkarılırken, darbe mağdurları ise hala içeride. Kur’an dersi verdiler diye işkence çektiler. Aileleri perişan oldu. Allah’ın izniyle kardeşlerimizin hakkını da savunacağız.” İfadelerini kullandı.
“HDP eşcinselleri Meclise taşımaya çalışan bir partidir”
Konuşmasında HDP’yi sert sözlerle eleştiren Şahin, “Kürt meselesi hakkında Mecliste söyleyecek sözümüz var. Kürt sorununu çözerken, Kürtlerin, Zazaların temsilcisi olarak sadece HDP’yi alıyorlar. HDP’yi muhatap alıp diğerlerini kurban ediyorlar ve HDP de güçlendikçe, bu halka zulmediyor. Evet, HDP bu bölgedeki bir kesimin temsilcisidir ama, tek başına temsilcisi değildir. HDP bizim temsilcimiz olamaz çünkü, Zazalar ve Kürtler imanlı bir halktır, Müslüman bir halktır. HDP ise, eşcinselleri meclise taşımaya çalışan bir partidir. HDP barajı aşarsa, bu ülkenin eşcinsel milletvekilleri olacak. Ben hayâ ediyorum bunları anlatmaktan. Kemalistler dahi hiçbir partinin yapmadığı uygulamayı HDP yapıyor. HDP bu kadar tehlikeli. HDP bu ülke için, iman ve İslam için tehlikedir.
“Hemşerimiz Yasin Börü’yü vahşice katlettiler”
Konuşmasının son bölümünde, HDP’nin yüksek oy aldığı yerlerin halkına zülmettiğini, zayıf olduğu yerlerde ise demokrat görünmeye çalıştığına dikkat çeken Şahin, HDP’lilerin Diyarbakır’da Yasin Börü ve arkadaşlarına yaptıklarını hatırlatarak şunları söyledi:
“Hemşerimiz olan Yasin Börü’yü 4.kattan vahşice atıp öldürdüler. O kadar vahşidirler ki, öldürmekle yetinmediler. Benzin döküp yakmaya çalıştılar, boğazını kesmeye çalıştılar. Anne ve babası evlatları olan şehit Yasin’i tanıyamadılar. HDP Diyarbakır’da kepenk kapattırıyor, sokakları savaş alanına çeviriyor. HDP karnında çocuk olan hamile bir kadını evinde yakacak kadar zalimdir. Buralara geldiklerinde ise, demokrat oluyorlar. Barış olması için, HDP’nin zayıf kalması gerekiyor. Bingöl’de güçlenirlerse, buralarda da kepenk kapattıracaklar.”
İLKHA