Gaziantep İl Müftülüğü öncülüğünde Şahinbey İlçe Müftülüğüne bağlı Hoşgör Fatih Kur’an Kursunda görme engelli öğrenciler için açılan kursta, Kur'an-ı Kerim'i parmaklarıyla ezberleyen görme engelli hafızlar yetiştiriliyor.
Doğuştan görme engelli olan Mehmet Durmuş ve Mete Han Toprak, tüm zorluklara rağmen en büyük hayalleri olan Kur'an-ı Kerim'i ezberlemenin mutluluğunu yaşıyor.
Braille alfabesiyle yazılan Kur'an-ı Kerim’i parmaklarıyla dokunarak ezberleyen Durmuş ve Toprak, en büyük hayallerinin ileride çok iyi bir hafız olabilmek olduğunu söylediler.
Görme engelli olmalarına rağmen parmaklarındaki dokunma hissi ile Kur’an-ı Kerim okuyabilmenin ve ezberlemenin hazzına varmanın mutluluğuna erdiklerini belirten Durmuş ve Toprak, Kur'an-ı Kerim’i öğrenmenin mutluluğunu yaşadıklarını ve bu mutluluğun hiçbir duyguya eş olmadığını ifade ettiler.
5 yaşından beri Kur'an-ı Kerim ile iç içe olduğunu ve küçük yaştan itibaren ailesinin yardımıyla Kur'an-ı Kerim'den kısa süreleri ezberlemeye başladığını ifade eden Mehmet Durmuş, Braille alfabesiyle yazılı Kur'an-ı Kerim'le hafız olma hayalini gerçekleştirmek istediğini söyledi.
Küçük yaştan itibaren cami ve yaz Kur'an kurslarına gittiğini belirten Durmuş, “5 yaşında iken annem bana kısa süreleri ve duaları ezberletmeye başladı. Annemin bana öğrettiği bu kısa süreleri ve duaları ezberlemeye başladım. Zamanla Yasin ve Rahman süresi gibi uzun süreleri de ezberlemeye başladım. 9 yaşında Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi hocamız, açtığı kursta bana Kur’ân-ı Kerim’i öğretti. Annem bana bir yere kadar yardımcı olabiliyordu. Artık ezber yapmam için Kur’an-ı Kerim’i öğrenmem gerektiğini düşündüm. Ailemin kararıyla kursa katıldım. 3 hafta içinde Kur’an-ı Kerim’i öğrendim. Daha sonra bazı süreleri ezberlemeye başladım.” dedi.
“İleride İslami ilimler ve tarih alanında ihtisas yapmayı planlıyorum”
Yaklaşık 2 yıldır hem okula gittiğini hem de hafızlık eğitimi aldığını belirten Durmuş, “2018 yılında yine başka bir kursa katıldım ve bu kurstaki görme engelli bir arkadaşım, ‘hafızlık eğitimi İstanbul’a gidelim mi?’ diye sordu. Ben de İstanbul’da değil de Gaziantep’te hafızlık kursu açılırsa katılabileceğimi söyledim. Geçtiğimiz yıl bu kursta görme engelliler için hafızlık kursu açıldı. Bu kursta Fetih ve Hucurat gibi uzun süreleri ezberledim. Sonra bu sürelerden sınava girdik, hafızlığa başladım. Geçtiğimiz yıldan beri hafızlık eğitimi alıyorum. Gelecekte de İslami ilimler ve tarih alanında ihtisas yapmayı planlıyorum.” diye konuştu.
“Kur’an-ı Kerim’i okumak insana huzur veriyor”
Kur’an-ı Kerim okumayı çok sevdiğini ifade eden Durmuş, “Kur’an-ı Kerim’in anlamı çok büyüktür. Bu yüzden Kur’an-ı Kerim okumayı seviyorum. Kur’an-ı Kerim’i okumak insana huzur veriyor ve Kur’an-ı Kerim okudukça huzur buluyorum. Sıkıldığımız zaman başka şeyler yapmak yerine güzel bir abdest alıp Kur’an-ı Kerim’den 5 sayfa okuduğum zaman huzur buluyorum ve mutlu oluyorum.” ifadelerini kullandı.
“Hafız olmayı çok istiyorum”
Küçük yaşından beri en büyük hayalinin iyi bir hafız olabilmek olduğunu belirten Mete Han Toprak da şunları söyledi:
“Bana Kur’an-ı Kerim’i öğreten hocalarım beni Kur’an-ı Kerim kursuna yönlendirdiler ve birinci sınıfta iken Kur’an kursuna ve camiye gittim. O dönem de bazı kısa süreleri ve duaları ezberlemeye başladım. Kurs bittikten sonra evde Kur’an-ı Kerim okumaya devam ettim. Ailemin yardımıyla bazı kısa süreleri ezberlemeye devam ettim. Küçüklüğümden beri hafız olmak istiyordum. Kur’an-ı Kerim’i okudukça hafızlık hayalim daha da arttı. Geçtiğimiz yıl okulumuzda Kur’an-ı Kerim’i kursu açıldı. Kursta Braille alfabesiyle Kur’an-ı Kerim öğrendik ve bir arkadaşımızın talebi üzerine bu kursta hafızlık kursu açıldı. Daha sonra bu kursa hafızlık eğitimi almaya geldim. Bu kursu açan hocalarımızdan Allah razı olsun. Şu anda hazırlık eğitimini bitirdik, hafızlıktayız.”
Kur’an-ı Kerim okumayı ve dinlemeyi de çok sevdiğini belirten Toprak, Kur’an-ı Kerim okudukça huzur bulduğunu ve mutlu olduğunu da sözlerine ekledi.
İLKHA