Günümüz teknolojisi kitap okuma alışkanlığını yok etti

Teknolojinin kitap okuma alışkanlığını toplumda yok ettiğini ifade eden kitabevi sahipleri, gençlerin kitap okumaktan uzaklaşarak teknolojiye rağbet gösterdiğini ifade ettiler.

Türkiye genelinde 2017 yılında bir milli kütüphane, bin 146 halk kütüphanesi, 564 üniversite kütüphanesi, 26 bin 415 örgün ve yaygın eğitim kurumu kütüphanesi olmak üzere toplam 28 bin 126 kütüphane mevcut.

Kitap okuma alışkanlığının toplumda neredeyse yok olma seviyesine geldiğini ifade eden kitabevi sahibi Mahmut Demren, teknolojinin kitap okuma oranlarını ciddi anlamda etkilediğini ifade ederek, gençlerin kitap okumaktan uzaklaşarak teknolojiye rağbet gösterdiğini söyledi.

“Ailelerde kitap okuma alışkanlığı yok”

Türkiye genelinde kitap okuma oranlarının düşük olduğunu belirten Demren, “Şanlıurfa bazında bunu değerlendirirsek bu oran daha da düşüyor. Nüfusa orantılı olarak okuma oranları istenilen seviyede değil. Bu oranın düşük olmasının da farklı farklı sebepleri var. Buradaki halkın gelir düzeyi belli bu kadar gelir seviyesinde tercih edilen eşyaların arasında kitap öncelikli olarak olmuyor. Kitap okuma seviyesinin düşük olmasının kültürel sebepleri var. Bunlar ailede alışılmış bir durum değildir. Okullarda öğretmenler ellerinden geleni yapıyorlar; ama aile olarak kitap okuma alışkanlığımız yok. Aileleriyle beraber kitapevine gelen çocuklar yok denilecek kadar az. Genelde yetişkin insanlar geliyorlar. Her geçen gün kitap fiyatları artıyor. Bizde bundan şikâyetçiyiz. İsteriz ki, kitap fiyatları daha uygun olsun, kitap okuyan insanlarımızın sayısı daha fazla olsun; ama her şeyimiz dövize endekse olmuş. Bugün kâğıtları bile ithal ediyoruz. Okuma alışkanlığı en son durumda geçen sene ki istatistiklere göre resmi olarak Şanlıurfa en son sırada yer alıyor.” dedi.

“Aileler çocuğunu kitapla ve kitabeviyle tanıştırmalılar”

Kütüphanelerin artık kitap okumak için tercih edilen yerler olmadığını söyleyen Demren, söz konusu kütüphanelerin çoğunlukla sınava çalışılmak için gidilen mekânlar haline geldiğini ifade etti.

Çocukların ve gençlerin kitap okuma alışkanlıklarında ailenin büyük bir rol oynadığını söyleyen Demren, şöyle devam etti: “Kütüphaneler devam ediyor; ama güncelliğiyle ilgili sorunlar var. Bugün ki gençler farklı kitaplar okuyor. Kütüphanelerde tozlu kitapları okumak istemiyorlar ve birçok genç kütüphaneye gitmiyor. Güncel, aktif, popüler olan kitapları takip ediyorlar. Kütüphaneler kitap okuma tercihleri noktasında pek gidilen yerler değil, kütüphaneler çoğunlukla sınava çalışılmak için gidilen mekânlardır. Urfa bazında düşünürsek, belediyeler kitap okumaya teşvik edici programlar yapıyor. Ha bunlar yeterli mi değildir tabi ki, sadece kurumla iş bitmiyor. Kitap okuma oranlarının düşmesinde ailelerin etkisi var. Birçok kitapevi ayakta durmakta zorlandığı için kapandı. Bu konuda hem ailelere hem de öğretmenlere büyük görevler düşüyor. Aileler bir etkinlik olarak çocuklarına kitap evlerini gezdirebilirler. Gelsinler kitap almasalar bile çocuğu kitabevi ile tanıştırsınlar. Hayatında kitabevlerine gelmeyen çocuklar var.”

“Okuma alışkanlığının oturmadığı bir millette kitap okuma oranları düşük olur”

Teknolojinin kitap okuma oranlarını etkileyen bir husus olduğunu ifade eden Demren, “Teknoloji daha hızlı ve aktif bir şey. Eğlenceli bulabildiğiniz her şeyi teknolojinin içerisinde bulabiliyorsunuz. Ama kitap alışkanlık gerektirir. Siz kendinizi kitap okumaya alıştırmazsanız kitap sadece akşamları uykunuz olmadığı zaman kullanacağınız bir eşya haline gelir. O yüzden teknolojinin kitap okuma oranlarında büyük bir etkisi var. Hükümet tarafından kitap okuma alışkanlığının çoğalması için teşvikler yapılıyor. Ama biz ne yaparsak yapalım okuma alışkanlığının oturmadığı bir millette kitap okuma oranları her zaman düşük olur. Gençleri okumaya teşvik edecek sosyal faaliyetler yapılması lazım. Hem kitap okuma hem de eğlencenin bir olduğu mekânlar oluşturulabilirse, gençler oraya çekilebilir.” açıklamasında bulundu.  

“Şanlıurfa’da kitapçılar çarşısının kurulması çok güzel olur”Şanlıurfa’nın bir kitapçılar çarşısının olmadığı sözlerine ekleyen Demren, son olarak şunları söyledi: “Urfa’nın bir kitapçılar çarşısı yok. Kitap denildiğinde niye bir çarşı aklımıza gelinmesin ki. Bugün kuyumcular ve giyimciler gibi belli mesleklerin çarşıları var. Şehrin göbeğinde bir çarşı kurulsa ve kitapçılar hepsi bir arada olsa gençlerin daha uğrak olduğu mekânlar haline gelir. Bu anlamda belediye destek olabilir. Böyle bir çarşı kurursa Şanlıurfa için çok güzel bir şey olur. Kitap denildi mi çıkmaz sokaklarda ve bodrumlarda aranan yerler olmaz. En azından belli bir mekânı olur.”

İLKHA

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Şanlıurfa Haberleri

Avukat Karadaş: "Kanun yapma sürecinde halkın manevi değerleri dikkate alınmalı"
Soluk borusuna süt kaçan bebek kurtarılamadı
İç Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Kırhan: "Hareketsiz yaşam diyabete ne oluyor"
Balıklıgöl’ün duvar ve su kanalı çöktü
Yapılan zamların ardından halk fakirleşiyor