Çağrı; ‘'İnsanlar içinde haccı duyur; gerek yaya gerekse uzak yollardan gelen yorgun düşmüş develer üstünde sana gelsinler.''(Hac,27)
Nüfusu 2 milyara yakın İslam coğrafyasında; Kuzey Afrika'dan, Asya; Avrupa'dan Amerika'ya değin dilleri, renkleri, ırkları, coğrafyaları, kültürleri farklı fakat hedefleri, menzilleri bir olan milyonlarca Müslüman'ın ilahi aşkla bir araya gelmesi, birlikte Allah'a yönelmesinin adıdır hacc. Başka deyişle farklı farklı zeminlerde, mekânlarda yaşayan müminlerin ortak inanç ve duygular çerçevesinde tanışıp, kaynaşıp, uhuvet bağlarını güçlendirme fırsatını elde ettikleri zemindir.
Öyle bir eylem ki; inananları umutlandırırken, inkârcıları da hiddetlendirir. Her adımı, her seansı başlı başına dini ritüeldir. Her sahnesi bir mesajdır. Gerek ferdi gerek içtimai yönde... Yani bu eylemin her karekodu okunduğunda müthiş anlamlar göze çarpar. Yeter ki doğru, bilinçli şekilde okunup; kotlama doğru yapılsın.
Karekodlardan bazıları: ‘'ihram'', ‘'tavaf'',''telbiye'', ‘'Kâbe'', ‘'Haceru'l Esved'', ‘'Makam-ı İbrahim'', ‘'sa'y'', ‘'Arafat'', ‘'Meş'ar'', ‘'Mina'', ‘'kurban'',…
--Niyet; İbrahim-i çağrıya icabet! Allah(c.c)'la buluşma, yakınlaşma isteği… Sevdiklerinden en sevdiğine varma arzusu… Her sahneyi arınma vesilesi bulma anlayışı…
--İhram; İki parçalı tek elbise. Renklerin kaybolduğu, sosyal statülerin yekpare olduğu pozisyon… Yani Hayat elbiselerinin, ölüm elbiselerine dönüştüğü sahne… Adeta kıyamet sahnesi gibi beyazların gürlediği seldir, yaşanılan!
--Telbiye; ‘'Lebbeyk Allahüme Lebeyk.Lebeyk la şeriyke leke Lebeyk!''zikrinin her daim gönlünde ve dilinde yaşatılmasıdır.Yani hacın vecibelerinin tamamlanmasına dek bu zikir dilden düşmez.
--Kâbe; Allah'ın beyti… Namazın, hayatın, ömrün, varlığın, ölümün kıblegahı… Tevhidi dinin tüm ibadetgâhlarının tek temerküz bulduğu mekân…
--Tavaf; Güneş'in etrafında pervana gibi dönen yıldızlar misali tek tip libasa bürünen insanın Kâbe'nin ekseninde dolanma hareketini göstermesidir.
--Haceru'l Esved; Tavafın başladığı nokta… Her tavafın nirengisini taşıyan çizgi… Her döngüde selamın verildiği, dokunulduğu Hz. İbrahim ve Hz. Muhammed'in hatırasını yâd etme hüviyetine haiz bir taş.
--Makam-ı İbrahim; İbrahim peygamberin, oğlu İsmail ile Kâbe duvarını inşaa ederken iskele olarak kullandığı ya da insanları hacca davet etmek için üzerine çıktığı destek... Hacı adayı, ‘'…'İbrahim'in makamını namazgâh edinin.''(Bakara,125) Ayeti kerimesinin gereği olarak o çevrede 2 rekât kıyama durur. Hacı adayı, kalp evini yeniden inşaa ederken ayağını hangi sağlam temeller üzerine basacağını idrak eder/etmelidir. Bu sütunlar ilim mi, ahlak mı, cehd mi, cihad mı?.. Yoksa hepsi mi?
--Sa'y: Teslimiyet ve rıza kahramanı İsmail'in annesi Hacer'i canlandırmadır. Yani birbirinin karşısında duran safa ve Merve arasında 7 defa gidip gelmedir. Bu eylem gayretin, çalışmanın, umudun, yeise düşmemenin karekodudur. Tıpkı biricik yavrusuna(İsmailine) su bulma umuduyla çölde sa'y eden Hacer gibi..!
--Arafat-Meş'ar-Mina: Birbirine bağlı üç durak, üç vakfe. Rahman'dan gelen isimler…''Arafat'tan akın edince Meş'ar-i Haram'da Allah'ı anın.''(Bakara,198).Evet, birinci vakfe Arafat' tır. Gündüzün aydınlığında -Arife, Arafat, marifet-olgularını solumaktır. Başka deyişle Rabbini bilme, birleme, yaratılış felsefesinin idrakine varma seansı!
Bayram akşamını, gecesini soluk Muzdelife'de alınır. Meş'ar-ı Harem buradadır. Gecenin sakinliğinde Rabbi anmanın, zikretmenin, tesbih, takdis etmenin vakfesidir yaşanılan. Burada durulan vakfede Allah'ın huzurunda bilinçleşmeyi, bilişmeyi pekiştirir. Başka deyişle Meş'ar, şiar ve şuur yeri ve zamanı demektir. Ertesi gün(bayram günü) Mina'da iblis-i Kebir'i taşlamanın ve kurban kesmenin tüm hazırlığı yapılmış bir halde eyleme durulur!
Arafat'ın arifleri, Meş'ar'ın zahitleri son olarak da Mina'da cihadın ekberini yaşar! Sembolik olarak şeytanı taşlarken aslında nefsini taşlamanın uğraşını veriyor yolcu! Yani her taş bir günahı kebiri, bir sui ahlakı defetmenin savaşıdır bu!.. Lebeyk Allahüme lebeyk!!!
--Kurban: Arınmanın, yakınlaşmanın zaferidir… Nefisteki putları, şeytani hasletleri taşlamanın hamdidir. Yani en sevdiğini Allah için kurban etmenin göstergesidir… Açıkcası malı, canı, cananı, akla gelebilecek ne varsa Rahman için adanmanın hülasasıdır...
--Veda Tavafı: Yolcu hac menasikinde aldığı kazanım ve verdiği sözlerle imtihan dünyasına geri dönerek yaşamını idame ettirmeye koyulur…
Kısaca her karekodunda büyük sırlar saklı olan hac ibadeti ferdi ve toplumsal yönüyle muazzem bir ekoldur.
Rabbimiz tüm hacı adaylarının gazasını mübarek kılsın. Bizleri orada yapılan duaların muhtevasından beri kılmasın!
Kalın sağlıcakla…