Her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin ziyaret ettiği ve dönüş yolunda insanların gözlerini kendine mahpus eden kadim kent, Hz. Ömer'in hilafeti döneminde İslam topraklarına katıldı. Osmanlı dönemiyle beraber Hasankeyf olarak anılan kent, kayalara oyulmuş binlerce mağaradan dolayı 'Mağaralar Şehri' ya da 'Kayalar Kenti' anlamlarını ihtiva eden Hısn-ı Keyfa olarak da anılmıştır.
Medeniyetler tarihini, sırtında taşıdığı mağaralara bir bir işleyen Hasankeyf, insanın zaman içerisindeki serüvenini çehresine yansıttığı gibi büyük de bir manevi mirasa sahip olduğu biliniyor.
Yaşanan çatışmalar ve bombalı saldırılar, bölgede istikrarsızlığa sebep olurken bu olaylardan en çok da yerli yabancı turist bekleyen Batman’ın Hasankeyf ilçesi esnafı oldu.
Ekonomik olarak çöktüklerini belirten Hasankeyf esnafı, son yaşanan olaylardan dolayı yerli ve yabancı turistlerin Hasankeyf ilçesine artık gelmediklerini ifade ettiler.
Daha önce turistlerin sık sık geldiğini söyleyen ilçe esnafından Ağit Yılmaz, yaşanan olaylar nedeniyle turizm şirketlerinin seferlerini iptal ettiğini belirtti.
"Sadece Hasankeyf değil tüm bölge olumsuz etkilendi"
Yılmaz, "Daha önce barış süreci olduğunda burası baya bir yoğundu. İşimiz güzeldi gündüz elemanları 10 kişi çalışırken şu anda 3-4 kişiye düşmüş. Barış süreci bozulduğundan beri işler baya düşmüş. Tüm Hasankeyf esnafı kan ağlamakta baya bir işlerimiz düştü. Burası 24 saat açık olduğu için 3-4 gece elemanımız vardı. O elemanları da çıkarmak zorunda kaldık. İşletmeci ve buradaki insanlar hepsi zor durumda. Barış sürecinde turistlerin gelişi yüzde yüz ise şu anda yüzde bire düşmüş. İşimizde yüzde yüz iken şu anda yüzde ona düşmüş. Bölgedeki huzurun bitmesinden beri işlerimiz çok düşmüş. Bu etkileme sadece Hasankeyf değil tüm bölge öyle." diye konuştu.
"Olaylardan sonra işimiz yüzde 90 düştü diyebiliriz"
Mevcut huzursuzluk nedeniyle özellikle yolların güvenli olmamasından dolayı olumsuz etkilediklerini ifade eden bir başka esnaf Zeki Kaya ise "Yaklaşık 8-9 senedir Hasankeyf'te esnafım. Ama maalesef işlerimiz durma noktasına geldi. Yaşanan olaylardan önce çok güzel iş yapıyorduk. Olaylardan sonra işimiz yüzde 90 düştü diyebiliriz. İşimiz turistlerle ilgilidir. Turist gelince hediyelik eşyalar alıyor. Haklı olarak turistler gelmemeye başladı. Turistler gelmediği içinde işlerimiz olmuyor. İşimiz yerli turistlere kaldı. Yerli turistlerde hep gördükleri şeylerdi fazla alışveriş yapmıyorlar. Bu yüzden işimiz durma noktasına geldi." şeklinde konuştu.
Yeni Hasankeyf yerleşkesi eski Hasankeyf'e göre bir beton yığını olduğunu belirten Kaya, şunları söyledi:" Yeni Hasankeyf yerleşkesi bir beton yığını olacak. Bir beton yığınında ne iş yapılabilir. Millet buraya turistlik yer için geliyorlar. Turist gelip suyu, dağı ve tarihi görüp çok beğeniyor. Bir beton yığınında ne yapacaklar. Yeni Hasankeyf'ten pek umutlu değilim. Hep ticari hem de yerleşim olarak pek umutlu değilim. Yeni Hasankeyf'te iş imkânı yok. Oturacağı daire ne kadar da lüks olsa bile iş imkânı yoksa geçim nasıl olacak."
Türkiye geneli yaşanan olayların son bulması temennisinde bulunan Kaya, "Bu olayların bir an önce son bulması özellikle Doğu ve Güneydoğu'ya refah huzur gelmesi, tek temennimizdir. Çözüm süreci içinde çok güzel iş yaptık. Sadece iş değil huzurda vardı. Şu anda huzur yok her gün Batman-Hasankeyf arası gidip geliyorum. Üzerimizde bir korku var. Akşam gidiyorum yollar tekin değil, ne olacağı belli değil. Doğal olarak ben tek öyle düşünmüyorum. Bizler yatsı vaktine kadar burada kalıp iş yapıyorduk ama şu an akşam ezanına yarım saat kala kimse buralarda kalmıyor. Akşam olmadan eve gidelim tehlikeye kalmayalım diyorlar." şeklinde konuştu.
"Baraj için ilçemizde ne bir devlet hastanesi, ne fabrika ve de bankamız oldu"
Hasankeyf'te baba mesleği olan seccade ve kilim dokumacılığı yapan esnaflardan Mehmet Nuri Aydın da "Şu an kadar işlerimiz iyiydi. Baraj ve olaylardan dolayı işlerimiz durmuş. İnşallah bu olumsuzluklar biter, herkes işinde çalışır ve hakim olan huzursuzluk biter. Yaklaşık 40 senedir barajdan bahsediyorlar. Bu baraj için ilçemizde ne bir devlet hastanesi, ne bir fabrika ve ne de bir bankamız olmadı. Bugün yarın derken 39 yaşındayım bir köy yaşamı gibi oldu yaşantımız. Baraj için Hasankeyf'imizde bir şey yapılmadı. 2016 yılında baraj olacaktı. Yeni Hasankeyf yerleşkesine yerleşecektik. Ancak yeni Hasankeyf'te işler bitmemiş. Bunun için 2020'de bitmesini bekliyoruz ve oraya yerleşeceğiz. Baraj olduktan sonra bizlere devlet hastanesi ve fabrikalar olacak. Ne yapacağımızı bileceğiz. 20 yıldır Hasankeyf'te esnafım. 2-3 yıl önce buralar insanlardan geçinmiyordu. Bugün bu çarşıda neredeyse bir insan yok. Yaşanan katliamlar ve huzursuzluktan dolayı kimse kalmamış, dışarı çıkmaya korkuyorlar."dedi. (M. Sait Çelik - İLKHA)