HATAY- Hatay polisinin mütedeyyin şahıslar üzerindeki muhbirleştirme faaliyetleri aralıksız bir şekilde devam ediyor. Hatay polisi özellikle İslami hayattı sonradan kendine seçen şahısları hedef aldığı ortaya çıktı.
Hatay'ın Dörtyol İlçesinde İkamet eden E.P yaklaşık on ay önce polisin kendisine teklif ettiği çirkin muhbirleştirme teklifi ve aralarındaki diyalogları İlke Haber Ajanısı'na (İLKHA) anlattı.
Geçmişteki yaşantısının İslam'dan uzak olduğunu vurgulayan E.P, zamanında çok kötü cürümler işlediğini belirterek, "Daha önce İslam ve Peygamberden uzak bir yaşantının içerisindeydim. Ne zaman ki İskenderun İlim Eğitim ve Kültür Yayama ve Yaşatma Derneği (İlim-Der) tanıştım hayatım düzene girdi. Namaza başladım, dinimi ve kendimi buldum. Geçmişte hiç bir şey bilmezken şuan kendimi çok iyi geliştirdim. Allah bu insanlardan razı olsun, bu insanları tanıyarak kendimi buldum. " dedi.
E.P, bundan on ay önce kendisini arayarak polis olduklarını söyleyen şahısların kendisiyle görüşmeleri gerektiğini söyleyerek başından geçenleri şöyle anlattı: " Bende tamam görüşelim, onlarda Dörtyol'a geleceklerini söylediler. Bende işe gitmem gerektiğini söyledim ve telefonu kapattım. Beni tekrar arayıp, 'nerde olduğumu' sordular. Ben de 'şuan servis arabasıyla işe gittiğimi' söyledim, 'seni iş yerinde bekliyoruz' deyip kapattılar. Yaklaşık on beş dakika sonra iş yerine vardım. Vardığımda beni iş yerimin önünde bekliyor olarak polisleri gördüm."
'Ben İslam Cemaati'ne Bağlıyım'
Daha sonra polis kendisini kuytu bir yere götürdüğünü sözlerine ekleyen E.P,"Hangi Cemaate bağlı olduğumu sordular. Bende 'Müslümanların yanına gittiğimi ve namaza başladığımı' söyledim. 'Sende bunu istemiyoruz, senin hangi Cemaate ve tarikata bağlı olduğunu soruyoruz' Ben de, 'İslam Cemaatine gittiğimi' söyledim. Bana, 'Bizi yanlış anladığını ve senin nereye takıldığını öğrenmek istiyoruz' dediler. Bende, 'camiye takılıyorum' cevabını verdim. Onlarda senin nereye takıldığını ve kimlerle görüştüğünü bizler daha iyi biliriz dediler" ifadelerine yer verdi.
"Türkler Kürtlerin yanına gitmemesi lazım"
Polisin kendisine Kürtlerin yanında işinin ne olduğunu özellikle sorduğunu dile getiren E.P, "Bende Kur'anın sadece Kürtlere mi indiğini ve sadece onların mı İslam'ı yaşaması gerekir' diye sordum Polis de bana, 'yok senin onların arsında olmaman lazım, çünkü sen Türksün onlar ise Kürt'türler. Bunlar Hizbullah Cemaati ve İran Şiilerinin bir koludur. Senin gittiğin insanlar bu yapıya sahiptirler' dedi. Artık ben kendimi tutamayarak, onlara şunları söyledim: 'Ben geçmişte insanları rahatsız ederdim, gelen gidenle kavga çıkarırdım, çok berbat ve sapık hayatın içerisindeyken nerdeydiniz. Şimdi İslamla tanışmış ve namaza başlamışken bana gelip uyarılarda bulunuyorsunuz.' Daha sonra beni alttan alarak, 'bizlerde Müslüman'ız, namaz kılıyoruz' dediler. Ben de kendilerin 'tüm Müslümanları seviyorum ırk ayrımı yapmıyorum' diyerek ayrıldık"
'En yakın arkadaşlarıma muhbirlik teklifinde bulunmuşlar'
E.P, polisin aynı yaklaşım ve metot ile diğer arkadaşlarına da gittiğini sonradan öğrendiğini ifade ederek polisin bu şekilde yaklaştığı arkadaşlarının psikolojilerinin bozulduğuna dikkat çekerek, "Yakın arkadaşlarımı benden uzaklaştırmaya çalışmışlar ve benim 9,5 yıl yatarımın olduğunu samimi arkadaşlarıma iddia etmişler." dedi.
E.P. son olarak, yetkililere seslenerek, "İnsanlara İslam'ı ve Allah'ı anlatan STK'lara gitmek istiyorum. İslami STK'ların çalışmalarını baltalamak isteyen derin güçlere son verilmesini ve artık bu gibi insanları rahatsız etmemelerini tüm yetkililere buradan duyurmak istiyorum" ifadelerine yer verdi. (İLKHA)