Yapraklı sebzelerin en besleyici besinler olduğunu vurgulayan uzmanlar, bunlardan hayat kurtaran 7 sebzeyi beslenmenize kattığınızda hayatınızı daha sağlıklı bir şekilde sürdüreceğinizi belirtiyor.
Sevdiklerimiz ve kendimiz sağlık açısından daha kaliteli bir yaşam sürmek istiyorsak, bunun beslenmeyle doğrudan ilişkisi olduğunu söyleyen Diyetisyen Emre Uzun, bunu sağlayacak önemli altın kuralları paylaştı:
Hücre tahribatını engelleyen besinler var
Pazı, kara lahana, lahana ve diğer yapraklı sebzeler yiyebileceğiniz en besleyici besinlerdir. Bu sebzeler A,B,K ve diğer vitaminler, esansiyel minerallerden kalsiyum, demir, potasyum, magnezyum ve hücre tahribatını engelleyen, antioksidan açısından zengin besinlerdir. Bu besinleri beslenme düzeninizde ağırlıklı olarak tüketmeye başlarsanız, özellikle hücre tahribatını engelleyeceğinizi söyleyen Diyetisyen Emre Uzun, bugün insanoğlunun hayatındaki en önemli sağlık problemlerinin hücre deformasyonuyla ilgili olduğunu vurguluyor.
Damar sertleşmesine ve kalp hastalıklarına yeşil yapraklı sebzeler
Yeşil yapraklı sebzelerin öneminin altını çizen Diyetisyen Uzun, bu sebzelerin damar sertleşmesini engellediğini ve kalp hastalıklarıyla bağlantılı inflamasyonu azaltan doğal bileşik olan fitokimyasalları içerdiklerinin altını çiziyor.
Yeşil yapraklı sebzelerin vitamin, mineral, antioksidan ve fitokimyasalların etkisini arttıracak kombinasyonlar yaparak hücrelerin toksinlerden arınmasına yardımcı olduğunu belirten Diyetisyen Uzun, “Bu sebzeler, DNA’nın serbest radikaller tarafından zarar görmesini engellemeye ve böylece kanser hücrelerinin çoğalmasını ve oluşmasını engellemede yardımcıdır. Bu bağlamda hayatımıza daha çok yeşil yapraklı sebzelerden oluşan salatayı kattığımızda, doğallıkla gelişen bir korunma sağlayabiliriz.” dedi.
Türk toplumunda salata tüketme alışkanlığının çok fazla olmadığını söyleyen Uzun, işin sağlık boyutunu halka anlatmanın son derece önemli olduğunu vurguluyor.
Alzheimer riskine karşı yeşilin gücü
“Sebzelerin gücünü kullanmayı öğrenmemiz gerekir” diyen Diyetisyen Uzun, “Yeşil yapraklı bitkiler ayrıca vücut tarafından nitrit oksite çevrilen doğal nitrat kaynağıdır. Nitrit oksit insan metabolizması için vazgeçilmezdir. Gaz kan basıncını düşüren nitrit oksit, kan akışını destekler. Yaşınıza göre az nitrik oksit üretmektesiniz. 40 yaştan sonrasında bu seviye yarıya düşmektedir. Vücut mekanizmasının düzenli çalışabilmesi için daha çok nitratlı besin tüketmek gerekir. Yeşil yapraklı bitkiler mental berraklığı arttırmakta, depresyonu önlemekte ve Alzheimer gibi hastalıkların riskini azaltmaktadır. Öte yandan yeşil yapraklı bitkiler sindirimi hızlandırmakta ve kişiyi tok tutmaktadır. Kalorisi ve karbonhidrat içerikleri düşüktür böylece istenilen miktarda tüketilebilir.” ifadelerini kullandı.
İşte 7 mucize bitki
Diyetisyen Emre Uzun, hayat kurtaran 7 sebzeyi şu şekilde sıraladı:
1-Pazı kansere karşı
Bu bitki en bilindik iki antioksidan için kaynaktır: Syringic asit ve kaempferol. Bu bitki, önce karbonhidratları basit şekere dönüştüren enzimi inhibe ederek kan şekerini düzenlemede yardımcıdır. Kansere sebep olan toksinlerden diğer hücreleri korur, inflamasyonu azaltır, kalp hastalığı, diyabet ve diğer kronik hastalıkların riskini azaltır.
Yapacağınız sandviçlerin veya dürümlerin içine pazıyı ekeldiğimizde, kalori alımını korurken, antioksidan alımımızı arttırmış oluruz.
2-Gençleştirici Besin Sarımsak
Sarımsak, 33 çeşit kükürt bileşiği, 17 çeşit aminoasit, flavonoidler, çinko, magnezyum, kalsiyum, A vitamini , B ve C vitaminleri içermektedir.
Sarımsak içerdiği antioksidanlar ile sigaranın, kirlenmiş havanın ve çeşitli kimyasalların vücuda verdiği zararlı etkilerin giderilmesi ve vücutta biriken toksinlerin atılmasına yardımcıdır. Ayrıca kan yağlarını azaltan, kan pıhtılaşmasını önleyen, tansiyon düşüren, kan damarlarını koruyan antioksidan, antimikrobiyal, antiviral ve antiparazitiktir.
Son yapılan çalışmalarda sarımsağın genlerimizi etkilediği bulunmuştur. Bu özelliği ile epigenetik bir besin olan sarımsak, DNA diziliminde hücre yıkımını önleyerek, yaşlanmayı geciktirmektedir.
Doğal hayatta yaşanan stres, üzüntü ve hareketsizlik hücre yıkımını arttırmaktadır. Tüketilen sarımsakla bu yıkım azalmaktadır.
3- Brokoli diyabete karşı
Brokoli yüksek düzeyde, başta A ve C vitamini olmak üzere yüksek düzeylerde vitamin, lif, potasyum ve kalsiyum içerir. Yapısındaki sülforafen fito kimyasalları ile, yüksek kan şekerinin damar çeperleri ve doku hasarına yönelik yarattığı hasarları azaltabilir. Buna ek olarak diyabetin verdiği zararı azaltmada oldukça etkilidir.
Göz sağlığı için gerekli olan lutein ve zeaxantin yönünden zengindir. Brokolinin maküler dejenerasyon, katarakt gibi göz hastalıklarında olumlu etkisinin olabileceğine dair araştırmalar bulunmaktadır. Bu içeriği ile diyabetin ilerleyen safhalarında göze verdiği zararı azaltmada oldukça yararlı olacaktır.
Brokoliden en iyi faydayı almak istiyorsanız buharda hafif pişiriniz. Bu sebzeden maximum fayda sağlamak için çiğ olarak tercih edilmelidir.
4-Kolestrole kara lahana takviyesi
Diğer yeşil yapraklılar gibi kara lahana midenin asidini en iyi bağlayan sebzedir. Kara lahana, kolesterolün düşmesine ve kanserden bile korumaya yardımcıdır. Kara lahana ayrıca vücudun toksinlerden korunma sistemini de besleyici fito kimyasalları içerir. Yenmeden önce haşlanması ve sarımsak, limon suyu ile tüketilmesi uygundur.
5- Çin Lahanası kan hücrelerini artırır
Kas yapımında ve kan basıncının düşük kalmasında yardımcı, potasyum açısından zengin olan Çin lahanasını ülkemizde kolaylıkla bulabiliriz. Bu mucize sebzeyi sofralarımıza taşımamız gerekir. Çin lahanası beyaz kan hücrelerinin aktivitesini arttırarak, vücudun bağışıklık sistemini güçlendirmeye, toksinleri atmasına yardımcı ve A vitamini açısından da zengindir. Susam yağı, tavuk eti ve sebze ile karışık tüketilebilir.
6-Sebzelerin kralı lahana
Lahana, glukozinolat, kampferol gibi kansere karşı savaşan bileşikleri içeren, kalp rahatsızlıkları riskini azaltan, kan şekerini düşüren, kemikleri güçlendiren ve inflamasyonu önleyen baş sebzelerdendir. Adeta sebzelerin kralı lahanadır. Göz hastalıklarını engelleyen lahana, lutein ve zeaxanthin antioksidanları içerdiği için çok önemlidir. Doğranmış soğan ile zeytinyağında lahanayı soteleyerek ve sebze ekleyerek pişirmek, en sağlıklı pişirme şeklidir.
7- Tere ile 2 ayda kanser riskini yüzde 10 azaltın
Tere kürüyle mucizenin kapılarını aralayabilirsiniz. Bu sebze günlük K vitamini gereksinimini karşılıyor. K vitamini kanın pıhtılaşmasında, arter çevresinde plak oluşumunu engellemede, artirit ile ilgili kronik hastalıkları önlemede görevlidir. Her gün tere tüketilirse iki ay boyunca, kişi DNA tahribatını engelleyebilir, kanser riskini ve trigliserid seviyesini yüzde 10’a kadar düşürebilir.”
İLKHA