Hayvanlarda enfeksiyöz hastalıkların tedavisinde ve gıda değeri olan çiftlik hayvanların büyümelerini sağlayan antibiyotiklerin gizli tehdit barındırdığını belirten uzmanlar, bu tür ilaçlardan uzak durulması gerektiğini ifade etti.
Hayvanlarda kullanılan ilaçlar konusunda vatandaşlara tavsiyelerde bulunan Maden belediyesi veteriner hekimi Emre Yalçın, uzmanlara danışılmadan ilaçların kullanılmaması gerektiği belirtti.
“Bu ilaçlar sahada çok kullanılıyor”
Antibiyotiklerin içinde kimsenin farkına varmadığı birçok gizli tehdit olduğunu belirten Yalçın, “Antibiyotikler enfeksiyöz hastalıkların tedavisinde ve gıda değeri olan çiftlik hayvanlarının büyümelerini ve verimlerini teşvik edici olarak geniş çapta kullanılmaktadırlar. Ülkemizde en yaygın şekilde kullanılan antibiyotikler başta penisilinler olarak bilinen β-laktamlar, tetrasiklinler, kloramfenikol, makrolidler, spektinomisin, linkozamid, sulfonamid, nitrofuran, nitroimidazol, trimethoprim, polimiksin, kinolon ve makrosiklik grubu ilaçlar belirtilen amaçlar için sahada en fazla kullanılan ilaçlardır” dedi.
“Bilinçsiz kullanım zararlıdır”
Bu ilaçların sahada uygun olmayan şekillerde ve bilinçsizce kullanımlarının birçok sıkıntılara sebep olduğunu ifade eden Yalçın, “Bu ilacalar antibiyotiklere karşı direnç gelişmekte temel besin maddesi olarak sıklıkla tükettiğimiz et, süt, yumurta, bal ve hayvanların yenilebilir diğer dokularında kalıntılar oluşmaktadır. Bu Antibiyotik kalıntıları insan sağlığı üzerinde olumsuz etkiler oluşturabilmektedir. Enrofloksasinin üyesi olduğu kinolon grubu antibiyotiklerin gıda patojenlerinde antibiyotik dirençliliğini arttırması, penisilinlerin kızarıklık, ürtiker ve ileri düzeyde bir anaflaktik şok oluşturması, kloramfenikolün geri dönüşüm kan anomalilerine yol açması ve nitrofuranın da özellikle teratojenik etkileri, aminoglikozidlerin nefrotoksisite özelliği ve sülfametazinin tiroid hiperplazisi şekillendirmesi gibi etkileri sayılabilmektedir Antibiyotikler, hayvanlarda özellikle böbrek ve karaciğer gibi yenilebilen iç organlar ile diğer organ ve kaslarda birikim yapmakta ve ciddi kalıntılara neden olmaktadır” sözlerini kullandı.
“Güvenilir ve kayıtlı markalar tercih edilmelidir”
Tehlikeleri en aza indirmek içinde dikkatli olunması uyarısında bulunan Yalçın, “Başta biz tüketiciler olmak üzere, üreticiler ve denetleyicilere bu konu hakkında ciddi görevler düşmektedir. Tüketiciler; tükettikleri gıda maddelerinde güvenilir ve kayıtlı olan markaları tercih etmeli, Üreticiler; bilmelidirler ki bilinçsizce ve gereksizce kullanılan her antibiyotik hastalığı tedavi etmekten ziyada geri dönüşü olmayan tehlikelere yol açabileceğini unutmamalıdır. Antibiyotiğin mecburi olarak kullanıldığı durumlarda et ve sütte arınma sürelerini dikkate almalarını öneriyoruz ortalama bir antibiyotiğin ette kalıntı süresi en az 28 gün sütte ise 7 gün tabi bu durum antibiyotiğin çeşidine göre değişmektedir” sözlerini kullandı. –İLKHA