Van’da İslami faaliyetlerde bulunan STK’lar, her platformda din ve vicdan özgürlüğünün ifade edildiği bir ülkede, dini vecibelerin yerine getirilmesi ve ibadet özgürlüğünün bireylere tam anlamıyla sunulması gerektiğini belirtiler.
Konuyla ilgili İlke Haber Ajansı’na (İLKHA) değerlendirmelerde bulunan Diyanet-Sen Van Şube Başkanı Nurullah Arvas ile Van İmam Hatip Mezunları ve Mensupları Derneği (VİM-DER) Başkanı Emin Akan, velilere, eğitimcilere ve yetkililere uyarılarda bulunarak, her eğitim yuvasına en güzel şekilde mescit yapılmasının şart olduğunu söylediler.
“Eğitim binalarında mescitlerin açılmasını istiyoruz”
Sözlerine ODTÜ’de namaz kılan öğrencilere yönelik saldırıları kınayarak başlayan Diyanet-Sen Van Şube Başkanı Nurullah Arvas, eğitim binalarında fiziki ölçüde mescitlerin açılması taraftarı olduklarını söyledi.
Arvas, “Öncelikle ODTÜ’de namaz kılan öğrencilere saldırıyı lanetliyorum. Her platformda din ve vicdan özgürlüğünden söz ediyoruz ama geleceğimiz olan gençlerimizin eğitim gördüğü bir üniversitede sırf namaz kılıyor diye saldırılar oluyor. Bu nedenle ODTÜ rektörlüğünden ve YÖK’ten namaz kılan öğrencilere saldıranlar hakkında gerekli işlemlerin yapılmasını bekliyoruz. Müslüman öğrencilerin eğitim yuvalarında rahat ibadet edecek mescitlerin açılmasını istiyoruz. Bununla birlikte büyük üniversitelerde büyük mescitlerin ve ya camilerin açılmasını talep ediyoruz. Genel olarak üniversite kampüslerinde camilerimiz var ama idare binalarında camiye gitmeme durumları olabiliyor. Bir binada bir insanın nasıl yeme, içme ihtiyacını karşılıyorsa, bu sebepten ibadet ihtiyacını da karşılamalıdır. Dolayısıyla eğitim binalarında fiziki ölçüde mescitlerin açılması taraftarıyız.” dedi.
Mescitler nasıl olmalıdır?
Eğitim binalarında açılacak mescitlerin hijyen olması gerektiğine dikkat çeken Arvas, özellikle mescitlerin içinde kütüphane ve Kur’an’ın da olması gerektiğini vurgulayarak, şu şekilde konuştu
“Bazen şahit oluyoruz 5 metrekarelik alanlara mescit yapılıyor, gerçekten bu büyük bir sıkıntıdır. Mescit bir kez hijyen olmak zorundadır. Bugün binaların en alt katında, merdiven altlarında hatta rutubet kokan mescitler var. Bu noktada bayan öğrencilerinde rahatlıkla abdest alabileceği şadırvanlar yapılmalıdır. Yapılacak mescitlerin içinde kütüphane ve Kur’an da olmalıdır. Özellikle engelli kardeşlerimizin de dini vecibelerini yerine getirebileceği alanlar da olmalıdır. Nasıl ki bir toplantı salonu açılırken en güzel şekilde tasarlanıyor ise mescitlere de o şekilde önem verilerek açılmalıdır. Kısaca içine girmek isteyeceğiniz ve çıkmak istemeyeceğiniz bir mekân olmalıdır. Bu durumda yalnız öğrenciler için değil, oranın idarecisi, öğretmeni de namaz kılmak ister. Dolayısıyla nezih ve güzel ortamlarda rahatlıkla ibadet edilecek mescitlerin açılmasını talep ediyoruz.” İfadelerini kullandı.
Mescitlerin sayısı attırılmalı
Okullarda huzurun hâkim olması için, mescit sayılarının attırılması gerektiğinin altını çizen VİM-DER Başkanı Emin Akan ise “ODTÜ’de öğrencilere yönelik saldırı ders alınması gereken bir konu oldu. Bu durumda üniversiteler de dâhil tüm eğitim yuvalarında namaz kılan, Allah'a itaat eden öğrencilerin olması, o okulda huzurun hâkim olması demektir. Bundan dolayı okullardaki mescitlerin sayısını attırmak lazım ve buna bağlı eğitim yuvalarında mescitleri genişletmek gerekiyor. Bugün imam hatip lise ve ortaokullarda mescit sorunu yok ama diğer düz ve mesleki okullarda bu sorun vardır. İnşallah çalışmalarımız sayesinde bu okullardaki mescit sorunu da ortadan kalkacaktır.” dedi.
Okularda ibadet eden kız öğrencilerin rahatlıkla abdest almaları için gerekli yerlerin yapılmasını söyleyen Akan, “Kız öğrencilerin rahat abdest alması, okul yöneticilerine bağlı bir durumdur. Bizler bu konuda da okul idareleriyle mümkün olabildiğince abdest alınan lavaboların ayrı olması gerektiği yönünde görüştük. Bu noktada kız öğrencilerin abdest alma yerlerinin imam hatip liselerinde olduğu gibi tasarlanmasını istedik. Bu durum hem öğrenci velilerine hem de okul idaresine düşen büyük bir görevdir ve bunun mutlaka yerine getirilmesi lazım.” şeklinde ifade etti.
“Merdiven altı mescit geleneği terk edilmeli!”
Eğitim yuvalarında ibadet eden öğrencilerin, merdiven altı ve ya hizmetli odalarında namaz kılmak zorunda kalmasıyla öğrencilerin dikkatinin dağıldığını ve namazdan uzaklaştırdığını vurgulayan Akan, bu geleneğin bir an önce terk edilmesi gerektiğini söyledi.
Akan, “Bugün bir ders sınıfı, laboratuvar, spor odaları ne kadar önemli ise kütüphane ve mescit de o kadar önemlidir. Okul yönetimi özellikle merdiven altı mescit geleneğini bırakılması gerekiyor. İbadet eden öğrencilerin geçici merdiven altına tahta bırakarak namaz kılması ve yahut hizmetli odalarında namaz kılması hiç uygun değildir. Bu konuda bizler o şekilde namaz kılan öğrencilerin artık namaz kılmadıklarına da şahit olduk. Bu da gerçekten kabul edilemeyecek bir durumdur. Böyle olmaması için de başta öğrenci velileri, okul idareleri ve biz STK’ların da duyarlı olması gerekmektedir. İnşallah bunlar yerine getirildiği sürece namaz kılan öğrencilerin sayısı artacak ve o okulda özellikle gençler üzerinde oynanan oyunlar bozulacaktır. Eğitim yuvalarında mescidin olması o okul da bulunan öğrencilerin; uyuşturucu ve alkol gibi kötü alışkanlıklardan uzaklaştıracaktır. Bununla birlikte namaz kılan her bir öğrenci, bir öğrencinin namaz kılmasına da vesile olacaktır.” diye konuştu. (Yılmaz Sönmez- İLKHA)