Çin'de ortaya çıkan ve tüm dünyaya yayılan Covid-19 salgını nedeniyle bir mesaj yayımlayan Gümüş, krizin fırsata dönüştürülmesi gerektiğini belirterek, Allah'ı razı edecek davranışlarda bulunulması gerektiğini ifade etti.
Gümüş mesajında mümkün olduğunca evden çıkılmaması ve uzmanların takviyelerine uyulması gerektiğini hatırlatarak, bu süre zarfında bireysel veya aile olarak okuma, ibadet etme ve dua etme tavsiyesinde bulundu.
"Andolsun ki sizi biraz korku ve açlık; mallardan, canlardan ve ürünlerden biraz azaltma (fakirlik) ile deneriz. Sabredenleri müjdele! O sabredenler, kendilerine bir belâ geldiği zaman: Biz Allah’ın kullarıyız ve biz O’na döneceğiz, derler. İşte Rablerinden bağışlamalar ve rahmet hep onlaradır. Ve doğru yolu bulanlarda onlardır. (Bakara 155–157)" Ayet-i Kerimesinin hatırlatıldığı mesajda Gümüş, "Koronavirüs çok konuşuldu, çok yazıldı, halen dünyanın birinci gündemi olduğu için çok konuşuluyor ve çok yazılıyor. Bunun ne kadar devam edeceği ile ilgili kimse isabetli bir öngörüde bulunamıyor. Dolayısıyla konuşulmaya ve yazılmaya devam edilecek. Rabbim Müslümanları her türlü musibet, bela ve sıkıntılara karşı korusun. Virüs musibetinden en az zayiatla çıkarsın." dedi.
Herkesin sorumluluk bilinciyle hareket etmesi gerektiğini belirten Gümüş, "Kardeşlerimizin kendilerini korumalarıyla ilgili bir şey yazmayacağım. Bu konuda uzmanların ve bilim adamlarının tavsiyelerine –imkanları dahilinde– herkes uymalı ve bunu sorumluluk bilinciyle yapmalı. Kardeşlerimin günlük, haftalık ve aylık okuyacakları ve yapacaklarını teferruatlı olarak program şeklinde yazmaya gerek yoktur, zira nelerin yapılması gerektiğinin bilindiğine inanıyorum." şeklinde konuştu.
Gümüş mesajının devamında şu ifadeleri kullandı: "Benim değinmek istediğim konu; bu şart ve ortamı tüm zorluklarına rağmen fırsata dönüştürmek, istifade etmek, Rabbimizi ve müminleri razı edecek davranış içine girmektir. Bugün ve bu şartlarda kadın–erkek, küçük–büyük tek başımıza, ailece veya kardeşler olarak ne yapılabilir, Rabbimizi nasıl razı edebiliriz, Müslüman kardeşlerimizi nasıl razı edebiliriz şeklinde tefekkür ederek bunlar üzerinde hesap yapmak ve ortamdan, şartlardan istifade etmeye çalışmak olmalıdır.
Bireysel veya ailenin bütün fertleri olarak kültürel ve ameli olarak yapacaklarımız vardır. Bunu en güzel şekilde yerine getirmek için hiç kimsenin bahanesi kalmamıştır. Aile fertlerinin her birinin tek başına ve ailece okuma programı, tek başına veya ailece ameli programları olmalıdır. Yine bireysel olarak kendilerine, kardeşlerine ve bütün ümmete dua edecekler ve ailece kendilerine, kardeşlerine ve bütün ümmete dua edecekler. Rabbim tüm kardeşlerimizin dualarını ve ibadetlerini kabul etsin."
Sürecin iyi değerlendirilmesi gerektiğini belirten Gümüş, "Pek çok kardeşimiz, iş yoğunluğu nedeniyle eş, çocuk, anne, baba ve kardeşleriyle tatminkâr bir düzeyde şimdiye kadar ilgilenememişti. Zorunlu olarak eve kapanma uygulaması belki de bu yönüyle hepimiz için büyük bir fırsat doğurmuştur. Şu ana kadar ilgi gösteremediğimiz, yeterince dinleyip nasihat edemediğimiz ve aynı evde yaşamamıza rağmen dertlerinden ve sıkıntılarından haberdar olamadığımız aile fertleriyle ilgilenme fırsatı yakaladık. Bunu diğer tüm programlar gibi bir fırsat olarak kabul edip yoğunluktan veya başka sebeplerden doğan bu boşluğu doldurmamız gerekir. Tüm kardeşlerimiz özellikle bu noktada bu süreci iyi değerlendirsinler." ifadelerini kullandı.
Gümüş mesajının devamında iktisatlı davranılması gerektiğini uyarısında da bulunarak, "Hiç şüphe yok ki bu sıkıntılı sürecin uzaması durumunda sadece fertler değil, güçlü devletler bile ekonomik kriz yaşayacaktır. Bunu bugünden öngörüp o günler için iktisatlı davranmamız gerekir. Allah korusun çok uzarsa; ekmeğimizi bölüşüp tabağımızdaki yemeği paylaşmamızı gerektirecek şartlar oluşabilir. Rabbim bizleri ve bütün Müslümanları, taşıyamayacağımız yükle imtihan etmesin. Herkes büyük bir imtihan vermekle karşı karşıya kalabilir. Köylü, şehirli, esnaf, işçi, memur bütün kardeşlerimizin, bütün Müslümanların hazır olması gerekir. Bu süreçte belki bazı kardeşlerimizi, bazı yakınlarımızı kaybedebiliriz ama sürecin sonunda fert, aile ve topluluk olarak muhasebemizi yaptığımız zaman hamd etmeliyiz, şükretmeliyiz, güzel bir şekilde bu süreci atlattığımız noktasında vicdanen rahat olmalıyız." dedi.
"Bu bir imtihandır. Büyük bir imtihandır. Tüm insanlık için bir imtihandır." diyen Gümüş, son olarak şu ifadeleri kullandı: "Rabbimiz, belki de bu çağda tüm insanlığı, gözle görülemeyecek kadar küçük bir zerre ile kendine getirerek, düşünüp tefekkür etmesini takdir etmiştir. Ne kadar aciz varlıklar olduğumuzu bir kez daha hatırlatmayı takdir etmiştir. Tövbe ve istiğfar zamanıdır, Allah tüm Müslümanlara halis bir tövbe nasip etsin. Hepinizi Şafii olan Allah–u Teala’ya emanet ediyorum."
İLKHA