HÜDA PAR İlçe Başkanlığı tarafından "Fırat her yere akar, Hilvan uzaktan bakar” temasıyla kitlesel basın açıklaması düzenledi.
Basın açıklamasına HÜDA PAR Şanlıurfa İl Başkanı Emin Özaslan, HÜDA PAR Hilvan İlçe Başkanı Mehmet Fatih Atakay, HÜDA PAR Siverek İlçe Başkanı Abdulrahim Sımak, Ziraat Odası Hilvan İlçe Başkanı Hikmet İpar, muhtarlar ve çiftçiler katıldı.
İzollu Bozan Bey Caddesi üzerinde bulunan HÜDA PAR Hilvan İlçe Başkanlığı önünde düzenlenen basın açıklamasını HÜDA PAR Hilvan İlçe Başkanı Atakay okudu.
"Hilvan’ımızın en büyük sorunu tarımsal sulamadır"
Hilvan’ın tarımsal sulama sorununa dikkat çeken Atakay, "Bugün Hilvan’ımızın en büyük sorunu tarımsal sulamadır. Yüz binlerce dönüm verimli arazimizin varlığına rağmen GAP’ın tamamlanmamasından dolayı çiftçilerimiz tarlalarından verim alamıyor. Bizim amacımız sadece üzüm yemektir, asla bağcıyla bir derdimiz yoktur. Bunun için birlik ve beraberlik içinde olmalı, sesimizi değil, sözümüzü yükseltmeliyiz. Haklı taleplerimizin yerine gelmesi için, şahsımızı değil, şehrimizin menfaatini öncelemeliyiz. Bize kader dedikleri şeyin aslında kader olmadığının farkına varmalıyız." ifadelerini kullandı.
"Memleketimizi de tamamen sahipsiz bıraktılar"
Sorunların çözümü noktasında herkesi duyarlı olmaya davet eden Atakay, "Sahipsiz bırakılan memleketimizin hak ettiği değere kavuşması, var olan sıkıntılarımızın son bulması için herkes, değil elini gerekirse tüm gövdesini taşın altına koymalıdır. Geri bırakılmış, kaderine terk edilmiş sahipsiz bir memleketin sakinleri olarak mazlumiyetimizi ve mağduriyetimizi başkaları gideremeyecektir. Çünkü zaten elinde imkân ve yetki bulunanlar, bizi sorun ve sıkıntılarımızla baş başa bıraktıkları gibi, memleketimizi de tamamen sahipsiz bıraktılar." şeklinde konuştu.
"Çiftçilerimiz, yanı başındaki Fırat'a rağmen mağdur oluyor"
Hilvan’ın belli başlı sorunlarına vurgu yapan Atakay, "200 bin dönüm arazisi, birçok köyü, bağı ve bahçesini yutan Fırat, Mardin’den önce Hilvan'a can suyu olurdu. Çiftçilerimiz, yanı başındaki Fırat'a rağmen binlerce lira masrafa girerek, kendi imkanlarıyla kuyu açmaz, kuyum kurur mu derdine düşmez ve yüksek elektrik faturalarıyla mağdur edilmezlerdi. İşsizlikten dolayı insanlarımız Doğu Anadolu'dan Ege'ye, Karadeniz'den Akdeniz'e, İç Anadolu’dan Marmara'ya dağılmak zorunda kalmazlardı. Zaten eğitimde son sıralarda olan ilimizin/ilçemizin öğrencileri, 2,5-3 ayını mevsimlik tarım işçisi olarak tarlalarda geçirmek zorunda kalmazdı. Belki de memleketimizin sahipsiz bırakıldığının en büyük kanıtı, vatandaşlarımızın onca sorun ve sıkıntılarının çözüleceğine dair olan inancını neredeyse tamamen yitirmesidir." dedi.
"Sıkıntılarımızın özetinin özeti bile değildir"
Açıklamasının devamında mevsimlik tarım işçilerin sorunlarına değinen Atakay, "300 dönüm arazisi olan çiftçimiz, 15-20 dönüm arazisi olanın yanında mevsimlik tarım işçisi olarak çalışırken, ahını işitmek için dokunmaya gerek var mı? Akranları sınava hazırlanırken, hatta sınava girerken, mevsimlik tarım işçisi olarak çalışan öğrenciden veya çaresiz anne-babasından ah işitmek için dokunmaya gerek var mı? Çiftçilerimizin, bol güneşe, suya ve uçsuz bucaksız verimli arazilere rağmen yanlış politikalar yüzünden istediği verim ve çeşitliliği elde edemediğinden dolayı isyan edişini duymak için dokunmaya gerek var mı? Esnafımızın, nüfusun yüzde 30-40'ının mevsimsel tarım işçisi olarak başka memleketlere gittiği 6-7 aylık zaman zarfında neredeyse hiç iş yapamayışı çek ve senetlerini ödemekte güçlük çektiğini duymak için dokunmaya gerek var mı? El hasıl şunu bir kez daha ifade edelim bunlar, sıkıntılarımızın özetinin özeti bile değildir. Ve bu sorunların büyük oranda çözülmesi için bir an önce yapılması gerekenler ivedilikle yapılmalı, vatandaşlarımızın ekonomik olarak rahat bir nefes alması sağlanmalıdır. " şeklinde konuştu.
"Sorunların büyük oranda çözümü ancak, GAP projesinin bitirilmesiyle mümkündür"
Açıklamanın sonunda taleplerini dile getiren Atakay, "Bu sorunların büyük oranda çözümü ancak, GAP projesinin bitirilmesiyle mümkündür. Bunun için daha önce verilen sözlerin tutulmasını ve bir an önce çalışmaların ivedilikle başlatılması gerektiğini düşünüyoruz. GAP projesi tamamlanana kadar devlet, çiftçi temsilcileri ve elektrik dağıtım şirketi arasında adil bir hakem olsun. Tarımsal sulamadan kaynaklı yüksek elektrik faturaları, elektrik kesintileri ve tarımsal desteklemelere haksız yere bloke konulması gibi çiftçilerimizi mağdur eden uygulamaların önüne geçilmelidir. GAP projesi tamamlanana kadar dışarıya giden mevsimlik tarım işçilerinin elektrik, temiz içme suyu, barınma, sağlık ve eğitim gibi temel haklarının karşılanması sağlanmalı, yaşam standartları iyileştirilmelidir. Devlet ile millet arasında ne kapı ne de başka bir engel olmamalıdır. Vatandaş sorun ve sıkıntılarını anlatmak ve sorunlarının çözümü için devlet kapısına gittiğinde, o kapıyı asla kapalı bulmamalıdır. Gereken ilgi ve alaka gösterilmeli, vatandaşa değerli olduğunu hissettirmelidir. Ayrıca sorunlarının çözümü için gereken ihtimam ve çaba gösterilmelidir." dedi.
"Kanal İstanbul’a para harcayan bir iktidar, Hilvan’a da su getirebilir"
Basın açıklamasının ardından HÜDA PAR Şanlıurfa İl Başkanı Emin Özaslan’da kısa bir konuşma yaptı. Mesele memleket ise parti farkı gözetmeksizin bir araya geldiklerini belirten Özaslan, "GAP başlatıldığında mevcut hükumet ‘çok yakında bitireceğiz’ demişlerdi. ‘Bir an önce bitireceğiz diye söz verdiğiniz’ proje 40 yıldır neden bitirilmedi? Şimdiki mevcut hükumette ‘5 yılda bu GAP’ı bitireceğiz’ dedi. Maalesef onlarda bitirmediler. Hilvan’dan sesleniyoruz; ‘Kanal İstanbul’a para harcayan bir iktidar, Kanal İstanbul’a para bulabilen bir irade Hilvan’a da su getirebilir. Kanal İstanbul’a harcadığınız paranın 10 da birini Hilvan’a harcayın ve Hilvan’a su gelsin. " şeklinde konuştu.